İhracat performansını son yıllarda artıran, 5 yıl içinde dünyada ilk 10'a girmeyi hedefleyen Türk savunma sanayisi, en yeni ürünlerden Bayraktar Akıncı Taarruzi İnsansız Hava Aracı'nın (TİHA) ilk ihracat sözleşmesini de imzaladı. Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, sektörün 2021 yılında sergilediği performansı AA muhabirine değerlendirdi.
TÜRK ÜRÜNLERİ 169 ÜLKEDE Sektörün son yıllarda ortaya koyduğu hızlı gelişime dikkati çeken Haluk Bayraktar, şu değerlendirmelerde bulundu: "Çok değil 15-20 yıl önce fason imalatçı görüntüsünde bir sektördük. Şimdi ise fikri ve sınai hakları kendisine ait zırhlı araçları, hava araçlarını, deniz platformlarını, mühimmatları, İHA ve SİHA’lar gibi sektörümüzün geliştirdiği katma değerli ürünleri, aralarında NATO ve Avrupa Birliği üyesi ülkelerin de olduğu dünyanın 169 ülkesine ihraç ediyoruz. Bu nedenle rotamızı ve hedefimizi millilik odağında oluşturmaya gayret ediyoruz. Geliştirilen ana platformlar kadar kritik alt sistemler ve bileşenlerde de milli üretim oranını artırmalıyız. İhracat lisansına tabi ürünler yerine yerlileşen ürünlerin sayısının artmasıyla birlikte sektörümüz büyüyecek ve genel ihracat verileri içindeki payı da artacak. Bu da ülkemizin refah düzeyine olumlu katkı sunacaktır."
ODAK İHRACAT, HEDEF İLK 10 Son 15 yılda sektör ihracatının dolar bazında katlanarak arttığını dile getiren Bayraktar, "2006'dan 2021'e savunma ve havacılık sektöründe ihracat hacmimiz dolar bazında yaklaşık 7 kat büyüdü. Bu gerçekten büyük bir başarı. Türkiye’nin savunma ve havacılık ihracatının toplamı dünya savunma ihracatının yüzde 1’i mertebesinde gerçekleşiyor. Halen bu alanda toplam ihracatın yüzde 75’ini ABD, Rusya, Fransa, Almanya ve Çin gerçekleştiriyor." dedi.
Sektörün ana hedefinin, dünya ölçeğinde pazar payını artırmak ve en çok ihracat yapan 10 ülke arasına girmek olduğunu belirten Bayraktar, "İhracat hacmi bu trendle gelişmeye devam ederse, 5 yıl içinde savunma ihracatındaki ilk 10 ülke arasında olacağız. Yüksek teknoloji ihracatının sağlayacağı kilogram başına katma değer tam bağımsız ve müreffeh bir Türkiye’nin öncelikleri arasında yer alıyor. Bugün savunma ithalatını yüzde 60 oranında azaltan Türkiye, sektörümüzde artan firma ve proje sayısını temel aldığımızda kısa ve orta vadede ihracat odaklı çalışmalarla önemli bir noktaya ulaşacak." ifadelerini kullandı.
Haluk Bayraktar, SAHA İstanbul olarak da 704 firmayla ana platform, alt sistem ve kritik bileşenleri milli olarak geliştirip üretmeye ve bunları ihraç etmeye çalıştıklarını söyledi. Bu maksatla kurulan teknik komiteler bünyesinde 6 UR-GE Projesi yürüttüklerini anlatan Bayraktar, "Bu kapsamda şimdiye kadar 76 firmamızın ürünlerine yurt dışında talep oluşturulmasına ve rekabetçiliğini artırması noktasında destek verdik. 2021’de 100'e yakın yabancı firmanın katıldığı ve bu yıl 25-28 Ekim tarihlerinde yapacağımız SAHA EXPO 2022 fuarımızla da yerli üreticinin yabancı firmalarla, askeri ve sivil alım heyetleri ile buluşmalarını sağlamaya devam edeceğiz." diye konuştu.
SİVİL ALANA TEKNOLOJİ TRANSFERİ Savunma ve havacılık sanayisinin, tüm dünyada internet, GPS ve tıp alanında hayatı kolaylaştıran birçok buluş ve teknolojinin insan yaşamına girmesine yol açtığını aktaran Bayraktar, bu sektörlerdeki gelişmenin yakın gelecekte teknolojik çözümlerin gündelik hayatta daha fazla yer alacağının habercisi olduğunu ifade etti. Bayraktar, "Örneğin bugün orman yangınlarının erken tespiti için kullanılan İHA’lar, yapılacak çalışmalarla ileride bu yangınların söndürülmesinde de etkin bir role sahip olabilir." dedi. Sektördeki nitelikli insan ihtiyacının karşılanmasına yönelik çalışmaları hakkında da bilgiler veren Bayraktar, savunma ve havacılığın yüksek teknoloji geliştirilen ve büyük projelerin yürütüldüğü alanlar olması sebebiyle, Türkiye’nin bu alanda çalışmayı arzulayanların elinde tutmasına da destek vereceğini söyledi.
Büyük hacimli yüksek teknoloji projelerinin yürütülmesinin, nitelikli insan kaynağının yetişmesi açısından çok önemli olduğunu dile getiren Bayraktar, şunları kaydetti: "Böylece insan kaynağı havuzumuzun kabiliyetleri günden güne artıyor. Bir diğer önemli nokta ise AR-GE projeleri ve tasarım süreçlerine ağırlık vermek. Türkiye bu alanda durmadan ilerliyor. Bugün 92 teknoloji bölgesi ile 1254 AR-GE ve 338 tasarım merkezinde proje üretiliyor. Bu merkezlerin sayısı ve buralarda istihdam edilen yetişmiş nitelikli personel sayısı arttıkça teknoloji geliştiren bir Türkiye olmaya daha da yaklaşacağız."