Deniz kaplumbağaları, ekosistemin dengesini korumada kritik bir role sahip canlılar arasında yer alıyor. Ancak son yıllarda, türlerin yuvalama alanları artan tehditler nedeniyle ciddi bir baskı altında.
Yapılan güncel araştırmalara göre, doğal yaşam alanlarının daralması ve insan faaliyetlerinin olumsuz etkileri, kaplumbağa popülasyonlarını tehlikeye atıyor. Uzmanların hazırladığı bir rapora göre, kıyı şeritlerinde artan yapılaşma, yanlış avlanma teknikleri ve turizm faaliyetlerinin kontrolsüz şekilde yayılması, kaplumbağaların yuvalama alanlarının zarar görmesine yol açıyor. Özellikle sıcaklık değişimlerinin yuva kuluçka dönemlerini etkilediği, hatta bazı türlerde cinsiyet oranlarının bozulmasına neden olduğu bilimsel bulgularla ortaya konulmuş durumda. Sıcaklık artışı nedeniyle bazı yuvalardan çıkacak bireylerin çoğunun dişi olması, popülasyonda uzun vadede ciddi dengesizliklere yol açabilir.
Araştırmayı gerçekleştiren bilim insanları, kaplumbağaların başlıca yuvalama alanlarının risk altında olduğu bölgeleri haritaladı ve Antalya, Muğla gibi Türkiye’nin Akdeniz kıyılarında yer alan önemli üreme noktalarının kritik seviyeye ulaştığını kaydetti. Ayrıca plastik kirliliğinin bu bölgelerde dramatik boyutlara ulaştığı tespit edildi. Plastik atıkların hem yetişkin kaplumbağaların beslenmesini hem de yavruların hayatta kalma şansını olumsuz etkilediği bilgisi verildi. Deniz kaplumbağalarının korunmasını amaçlayan çeşitli gönüllü kuruluşlar ve araştırmacılar, önlemlerin artırılması gerektiği konusunda hemfikir. Yuvalama alanlarının sınır içerisinde tutulup koruma altına alınması, turizm faaliyetlerinin belirli çerçevelerle yönetilmesi ve üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getiren yerel halk bilinçlenmesinin sağlanması gibi acil tedbirlerin uygulanması öneriliyor.
(Ramazan Gültaş)