Pandemi süreci, eğitim alanındaki mevcut eşitsizlikleri daha görünür hale getirdi. Özellikle kırsal bölgelerdeki öğrenciler, uzaktan eğitim sürecinde büyük engellerle karşı karşıya kaldı. Yapılan son araştırmalar, bu bölgelerde yaşayan öğrencilerin uzaktan eğitim sürecini başarıyla yürütebilmesi için hem teknik hem de sosyal anlamda ciddi desteğe ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.
Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından yakın zamanda yayımlanan bir araştırma, kırsal bölgelerdeki internet erişimi sorunlarının eğitimde kalıcı hasarlara yol açabileceğini vurguladı. Araştırmaya göre, katılımcı öğrencilerin yüzde 54'ü internet bağlantısının yetersiz olduğunu, yüzde 42'si ise bireysel çalışma ortamlarının uygun olmadığını belirtti. Teknolojiye erişimde yaşanan bu eşitsizlikler, öğrencilerin ders takibini zorlaştırırken başarı oranlarını da olumsuz etkiliyor.
Uzaktan eğitim sürecinde öğretmenler de ciddi zorluklarla karşılaşmış durumda. Araştırmaya göre, kırsal bölgelerde görev yapan öğretmenlerin yüzde 67'si çevrimiçi derslerde öğrencilere ulaşmada sıkıntı yaşadıklarını ifade ediyor. Bunun yanı sıra, ekipman eksikliği ve dijital pedagoji konusundaki sınırlı deneyim, öğretmenlerin verimli bir eğitim süreci yürütmesini engelliyor.
Eğitim uzmanları ise durumun giderek kronik bir hal alabileceğine dikkat çekiyor. Çözüm önerileri arasında kırsal bölgelere yönelik geniş çaplı internet altyapı yatırımları ve ailelere teknoloji desteği sağlanması en çok vurgulanan noktalar arasında yer alıyor. Bazı projeler aracılığıyla mobil öğrenme merkezleri oluşturulması ya da düşük maliyetli tabletlerin dağıtılması gibi adımlar da tartışılıyor.
Bu bağlamda Millî Eğitim Bakanlığı’nın konuya ilişkin attığı adımlar umut verici görülüyor. Bakanlık tarafından başlatılan "Eğitimde Fırsat Eşitliği" projesi kapsamında bugüne kadar toplam 500 bin tablet bilgisayar öğrencilere ulaştırıldı. Ancak uzmanlar, bu süreçte sürdürülebilirliği sağlamak adına yerel yönetimlerin de aktif rol oynaması gerektiğini savunuyor.
(Ayşe Candan)