Havayolları 2026′da rekor 41 milyar dolar net kar bekliyor

2026 yılı havacılık sektörü için dönüm noktası olmaya hazırlanıyor. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği'nden (IATA) alınan güncel verilere göre, 2026 yılında sektördeki toplam net kârın 41 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Pandemi etkilerinin büyük ölçüde geride bırakıldığı bu dönemde, artan seyahat talepleri, teknolojiye yapılan yatırımlar ve büyüyen hava kargo taşımacılığı bu rekor beklentisinde belirleyici rol oynuyor.

Haber Giriş Tarihi: 14.12.2025 17:12
Haber Güncellenme Tarihi: 14.12.2025 17:12

Yapılan analizlere göre, küresel ekonomideki toparlanma ve seyahat alışkanlıklarının yeniden hareketlenmesi, havacılık sektörünün gelirlerinde önemli bir sıçrama yaratacak. 2023'te yaşanan yüzde 95’lik kapasiteli uçuş düzenine geri dönüş ise endüstrinin kriz sonrası güçlü bir şekilde toparlandığını gözler önüne seriyor. Sadece yolcu taşımacılığıyla değil, aynı zamanda e-ticaretin büyümesine paralel olarak hava kargo taşımacılığındaki artış da gelirlerde önemli bir katkı sağlıyor.

Birçok hava yolu şirketi, pandemi sonrası dönemde maliyetlerini düşürerek kârlılıklarını artırmaya odaklandı. Yakıt kullanımında daha verimli uçakların filolara katılması ve operasyonların dijitalleşme süreçleriyle optimize edilmesi, hem çevresel hem ekonomik anlamda ciddi avantajlar sağladı. Gelişmekte olan ülkelerdeki düşük maliyetli havayolu şirketlerinin büyüyen pazar payları da 2026 için öngörülen bu rekor net kâr beklentisini destekleyen unsurlar arasında yer alıyor.

Öte yandan, sektörün karşı karşıya kaldığı bazı riskler de bulunuyor. Özellikle jeopolitik gerilimler, hammadde ve enerji fiyatlarındaki oynaklık gibi faktörlerin önümüzdeki üç yıl içinde maliyetler üzerinde baskı yaratabileceği belirtiliyor. Bunun yanı sıra, sürdürülebilirlik konusunda artan baskılar nedeniyle sektörün karbon salınımını azaltmaya yönelik yaptığı yatırımların uzun vadede kazandırması beklenirken kısa vadeli mali yük getirisi olabileceği uzmanlar tarafından sıkça vurgulanıyor.

Türkiye özelinde bakıldığında ise havacılık sektörü hızla büyümeye devam ediyor. Yeni havalimanı yatırımları ve artan transit uçuş kapasitesiyle Türkiye’nin bölgesel bir hava yolu merkezi olma hedefi doğrultusunda ilerlediği görülüyor. Özellikle İstanbul Havalimanı’nın global bağlantı ağını genişletme çalışmaları ve Türkiye merkezli hava yolu şirketlerinin filosunda gerçekleştirdiği genişlemeler, ülkemizin bu pazarda daha güçlü bir konuma gelmesini sağlamakta.

Uzmanlar, 2026’da gerçekleşmesi öngörülen bu yüksek kârlılık seviyesinin hem yolcular hem de yatırımcılar açısından olumlu etkiler yaratacağını belirtiyor. Ancak sürdürülebilir büyüme için havayollarının çevresel hassasiyetlerini artırarak inovatif çözümlere daha fazla öncelik vermesi gerektiğinin de altını çiziyorlar. Havacılık sektörü, sadece bir taşımacılık aracı değil; turizmden ticarete, hatta lojistik sektörüne kadar birçok farklı alanda ekonomiyi canlandıran stratejik bir role sahip olmaya devam edecek gibi görünüyor.

(Ramazan Gültaş)