
Pasif içicilik, sigara içmeyen bireylerin, sigara içenlerin etrafa yaydığı dumanı solumasıdır. Birçok araştırma, pasif içiciliğin, solunum yolu hastalıklarından kalp rahatsızlıklarına kadar pek çok sağlık sorununa yol açabileceğini göstermektedir. Son yapılan bir çalışmada ise, pasif içiciliğin inme (felç) riskini artırdığına dair yeni bulgular elde edilmiştir.
Amerikalı araştırmacıların yaptığı bir çalışma, sigara dumanına maruz kalan bireylerin, içici olmayan ancak dumanla temas etmeyen kişilere kıyasla inme geçirme olasılıklarının yüzde 30 daha fazla olduğunu göstermektedir. Uzmanlar, bu bulguyu, pasif içiciliğin damar sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratmasından kaynaklandığını belirtiyor. Sigara dumanındaki zararlı kimyasalların, damarların daralmasına ve pıhtılaşma riskinin artmasına neden olduğunu vurgulayan bilim insanları, bunun da inme riskini ciddi oranda artırdığını ifade ediyor.
İnme, beyin damarlarındaki tıkanıklık ya da kanama nedeniyle beynin bir kısmının oksijensiz kalması sonucu gelişen ciddi bir sağlık durumudur. Pasif içiciliğin bu durumu tetiklemesinin yanı sıra, kalp hastalıkları, akciğer kanseri, solunum yolu enfeksiyonları gibi pek çok başka sağlık sorununa da yol açabileceği bilinmektedir. Uzmanlar, sigara içmeyen bir kişi için bu tür zararlı etkilere neden olan faktörlerin başında pasif içiciliği gösteriyor.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, pasif içiciliğe bağlı sağlık problemleri dünya çapında her yıl milyonlarca ölüme sebep olmaktadır. Bunun yanında, pasif içiciliğe maruz kalan bireylerin solunum yolu hastalıkları, astım, bronşit gibi kronik rahatsızlıklarla karşılaşma olasılıkları da yüksektir.
Uzmanlar, pasif içiciliğin zararları konusunda toplumu bilinçlendirmenin büyük bir öneme sahip olduğunu belirtiyor. Sigara içilen ortamlardan uzak durmanın, pasif içiciliğin engellenmesi için en önemli adım olduğunu vurgulayan sağlık profesyonelleri, sigara içmeyen kişilerin bu tür ortamlarda kalmamalarını tavsiye ediyor. Ayrıca, sigara içmenin sadece sigara içen kişiyi değil, çevresindeki bireyleri de olumsuz etkilediği gerçeği göz önüne alındığında, sigara içilen alanların kısıtlanması ve sigara yasağının daha fazla yaygınlaştırılması gerektiği ifade ediliyor.
Günümüzde birçok ülkede kapalı alanlarda sigara içmek yasaklanmışken, bu uygulamanın daha yaygın hale getirilmesi, pasif içiciliği azaltmaya yönelik en etkili çözümlerden biri olarak öne çıkıyor. Pasif içiciliğin etkilerinden korunmak için ise bireylerin sigara içenlerle temaslarını sınırlamaları, sigara içen kişilerin dumanından uzak durmaları gerekmektedir.
(Fatma Hatun Altıkardeş)