
Uluslararası çapta gerçekleştirilen bu çalışma, kadınların iş gücüne katılım oranlarından eğitimdeki eşitsizliklere kadar çeşitli konuları ele aldı. Araştırma bulguları, özellikle düşük gelirli ülkelerde toplumsal cinsiyet farklarının hala geniş ölçekli bir sorun olduğunu ortaya koydu. Örneğin, kadınların iş gücüne katılım oranlarının erkeklere kıyasla yüzde 35 daha düşük olduğu ve bu durumun ekonomik kalkınmayı ciddi şekilde yavaşlattığı tespit edildi. Ayrıca, kız çocuklarının ilk ve ortaöğretimdeki okullaşma oranının bazı bölgelerde yüzde 20’ye kadar gerilediği de kritik bir veri olarak öne çıktı.
Araştırmada önerilen çözümler ise umut verici. Eğitimde fırsat eşitliğini artırmaya yönelik programların yaygınlaştırılması, cinsiyet temelli ayrımcılık ile mücadele eden politika tasarımlarının geliştirilmesi ve iş dünyasında kadınların lider pozisyonlara erişimini kolaylaştıracak teşvik mekanizmalarının oluşturulması gibi öneriler dikkat çekiyor. Bu adımların uygulanabilirliği ise özellikle hükümetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle mümkün gözüküyor. Araştırmacılar, toplumlarda bu dönüşümün gerçekleşmesi için bireysel farkındalığın artırılmasının da kritik olduğunu vurguluyor.
(Dilvin Altıkardeş)