
Uzmanlara göre, yapılacak düzenlemeler vergi oranlarını belli sektörler için yeniden ele almayı içeriyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin üzerindeki vergi yükünün hafifletilmesi, piyasa dinamizmini artırabilir. Bunun yanı sıra, çevre dostu yatırımları teşvik etmek amacıyla karbon salınımını azaltmayı hedefleyen projelere yönelik vergi avantajlarının getirilebileceği belirtiliyor. Örneğin, yenilenebilir enerji projelerine yapılan yatırımlar için sağlanacak teşvikler, bu alandaki girişimleri cesaretlendirebilir.
Araştırma bulguları, Türkiye’deki mevcut vergi yapısının kapsamlı bir reforma ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor. Ekonomi Araştırma Enstitüsü tarafından yayımlanan son raporda, bireysel gelir vergisi oranlarının düşük gelirli haneleri olumsuz etkilediği ve bölgesel kalkınma eşitsizliklerini derinleştirdiği vurgulanıyor. Bununla beraber, dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının yüksek olması, ekonomik adalet prensiplerini sorgulatıyor. Raporda ayrıca, dijital ekonominin büyümesiyle birlikte büyük teknoloji şirketlerinin daha etkin bir şekilde vergilendirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
Bu kapsamda gündeme gelen muhtemel değişikliklerden biri de gelir adaletsizliğini gidermek için artan oranlı vergilendirme modelinin genişletilmesine yönelik öneriler. Bu sistem, yüksek gelir gruplarının üzerindeki vergi yükünü artırırken düşük gelir grubundaki vatandaşlar için daha dostane bir yapı sunma potansiyeli taşıyor.
Hükümet yetkililerinden yapılan açıklamalara göre, yeni düzenlemeler hayata geçirilmeden önce kapsamlı bir istişare süreci planlanıyor. İş dünyası temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin de dahil edildiği bu süreçte tüm tarafların görüş ve taleplerinin dikkate alınacağı ifade ediliyor. Böylece toplumun geniş kesimlerinde kabul görecek bir reform paketinin hazırlanması hedefleniyor.
(Özkan Güngörmez)