Devlet Baba, ovamızdan çek elini!

Bursa Valisinin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu günlük 52,5 metreküp kapasiteli Yeşil Çevre Arıtma Tesisi, bölgeden gelen 95 bin metreküp atık suyun arıtılmasında kapasiteyi karşılayamamakla birlikte yeterli arıtmayı da sağlayamadığından Deliçay ve Bursa Ovasını en fazla kirleten tesis durumunda. Kimya Mühendisleri Odası’nın 2 yıldır açıkladığı raporlara karşılık tesisteki yetersizlik giderilmezken, kapasite artırımı da yılan hikayesine döndü.

Canan Güleç'in haberi

 

Gürsu- Kestel- Barakfaki bölgesindeki fabrikaların evsel ve endüstriyel atık sularının temizlenerek doğaya bırakılması için kurulan Yeşil Çevre Arıtma Tesisi, hem kapasitesinin hem de arıtma işle-minin yetersizliği nedeniyle Deliçay ve Bursa Ovası’na en fazla zararı veren tesis konumunda. Tesisin Yönetim Kurulu Başkanlığında ise Bursa Valisi Münir Karaloğlu bulunuyor. Vali Karaloğlu’nun yanında yönetim kurulunda görev alan ve bu çevre katliamına imza atan diğer isimler ise, BTSO Başkanı İbrahim Burkay, BUSKİ Genel Müdürü Yardımcısı Güngör Gülenç, Emin Akça (Akel Teskstil), Ali Sınıksaran (Aroma), Necip Ersudaş (Akbaşlar Tekstil), Arif Demirören (Hoşseven Isı Yalıtım), Cemail Vardar (Vardarlar Tekstil), Orhan Serbest (Derhan Tekstil). Yetersizlikler noktasında yönetim kurulu üzerinde etki kuramayan denetim kurulu ise şu isimlerden oluyor: BUGİAD Başkanı Ali Fuat Er, Ali Ay (İlay Tekstil) Osman Elibol (Drita Tekstil).

 

 

TÜBİTAK RAPORLARI TEHLİKEYİ GÖSTERİYOR

Günlük 52,5 bin metreküp kapasite ile çalışmakta olan Yeşil Çevre Arıtma Tesisi’nin, bölgenin kapasitesini karşılamadığı gibi yeterli arıtmayı da sağlayamadığı görülüyor. Tesisin çevreye verdiği zararı TÜBİTAK onaylı raporlarla açıklayan Kimya Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Ali Uluşahin, “Bizler elimizdeki raporları Bursa Valiliğine götü-rerek çözüm bekliyoruz ancak Vali tesisin yönetim kurulu başkanı” diyerek çözümsüzlüğe dikkat çekti. 2 yıldır Deliçay’da uygun değerlerin yakalanamadığına dikkat çeken Uluşahin şunları söyledi: “Kimyasal oksijen ihtiyacının çok yüksek seviyede olduğunu tespit ettik. Bu atık su alıcı ortamına yani Deliçay’a girdiği anda oksijenini tüketecek nitelikte su demek. Dolayısıyla akarsuyun içindeki oksijenin tükenmesi, içinde oksijenle deşarj etme özelliğini kaybetmesi, oksijensiz bakterilerin üremesi demek. Bu da bir süre sonra o akarsuya bataklık görünümü kazandıracaktır. Kentin doğusundaki atıkları temizlemesi gereken, çevre için yararlı olması gereken bir tesis, bu görevini yerine getiremiyor ve en büyük kapasitede kirleten tesis olarak karşımızda duruyor demek. Kapasite artırımı için 2 yıl içinde çalışmalar tamamlanacak deniyor ancak bize bu konuda bir proje sunulmuş ya da meslek odası olarak görüşümüz alınmış değil.”