Bugün manşet haberimizde CHP Büyükşehir Meclis Üyesi Avukat Ercan Korkmaz’ın adeta temiz siyaset üzerine bir feryadı var.

Parti ayrımı yapmadan Nilüfer’de rant ittifakının kurulduğunu bir siyasi isim ilk kez belki de açık açık konuşuyor Bursa’da.

Ve kendi partim tarafından bile istenmeyen adam ilan edilmek isteniyorum diyerek, temiz siyaset isteğinin nasıl bir defansla karşılaştığını da en çarpıcı haliyle aktarıyor topluma.

Siyaset, memlekete millete hizmet etmek için bir enstrüman. Ancak siyasiler zenginleşiyor.

Son dönemde kral çıplak lafını yakışmayan ağızlardan kinayeli bir şekilde duymuştuk ancak o ağzın kendinin kirli olması nedeniyle sözünün bir kıymeti yok.

Burada Bursa’nın kirli siyasetine bir başkaldırı var. Cesaretle siyasi ikbal kaygısı duymadan bir yükseliş var. Sayılarının artmasını diliyoruz. Bursa’da siyasetin üzerindeki vesayetin kalkması için atılan her adımın yapılan her hareketin destekçisi olmaya devam edeceğiz.

Bursa siyaseti ne yazık ki sürekli irtifa kaybediyor. Rant oyunlarının başında siyasi partilerin üst makamlarını işgal etmiş vesayetçilerin olması, cesaretle bunlara tavır koyması gerekenlerin ürkek davranması nedeniyle yaşanan bu çöküş yakın bir zamanda korkmayanların belki öne çıkacağı bir süreci de getirebilir.

Bu temennimiz tabi.

Mücadeleyi ve siyaseti mertçe yapmak yerine nüfuz kullanarak çevresine, ondan yana olanlara çıkar sağlayan vesayetçilerin de kozmetiklerinin dökülmesinde bireysel olarak da olsa temiz siyasetçilerin çıkışının büyük önemli var.

Haktan hukuktan adaletten dem vuran siyasette haktan hukuktan ve adaletten uzak anlayışla, kişisel çıkarların ön plana alındığı siyaset şekli artık toplumda çok da karşılık bulmuyor. Ciddiye alınmıyor. Ve kaypak bir yapının oluşmasının da önünü açıyor.

Bugün, gerçekten ideoloji ve inançla siyaset yapan, gerçekten millete ve memlekete hizmet aracı olarak siyaseti gören ve orada yer almaya çalışan insan sayısı oldukça az. Geri kalanların büyük kısmını kişisel çıkar, rant ve başkanının hakkına dikilen gözden başka bir amacının olmadığını görüyoruz.

Bursa siyasete artık bir karar vermeli. Bu düzenin böyle gitmeyeceğini artık anlamalı siyasetçiler. Toplum artık kimin neyi nasıl yaptığını anlıyor. Kendini kral zanneden siyasetçiler bugün bir başka partinin kapısında reddediliyor.

Bugün gerek genel siyasette gerekse yerel siyasette var olmak için her türlü siyasi manevrayı yapan sözde siyasi büyüklerin yaptıkları hukuksuzlukları kahvede sokakta hayatın içinde millet konuşuyor. Bugün konuşanlar yarın da gereğini yapacak cesareti bulurlar.

Öyle korkutarak, insanları tehdit ederek ya da nüfuz kullanarak insanları zor durumda bırakınca, elde edilebilecek tek şey daha çok nefret olur ki, bununda faturası gün gelir ağır olur.

Tekrar edelim.

Kendini yenilmez armada sanan, devletin kendi olduğunu düşünen, kendinden başka güç olmadığını zannedenlerin büyük yanıldığını yakın bir gelecekte göreceğiz.

Bugün Nilüfer’de göz göre göre milletin hakkının yenmesine göz yumanlar ya da milletin hakkını birbirlerine peşkeş çekenlere ses çıkarmamak temiz kalma şansını da ortadan kaldıran bir durum. Temiz kalmak isteyenin yolu bellidir.

Siyasi ikbal, rantsal ve ekonomik çıkarlar millete hizmet etmenin önündeki en büyük engel olarak duruyor muhakkak. Ama milletin de artık bu rezillikleri net olarak gördüğünü biliyoruz.

Vesayetçilere karşı, korku imparatorluğu kurmaya kalkanlara karşı, cesur sesler yükselmeye başladı. Yarın daha fazla yükselecek. Bugün susanların ise yarında yeri olmayacak.