SON DAKİKA
Hava Durumu

Bursa’yı geleceğin risklerinden arındırma vakti!

Yazının Giriş Tarihi: 24.02.2023 21:48
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.02.2023 21:48

Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizle ilgili çalışmalar bir yandan devam ederken, milletimiz ve devletimiz el birliği ile hem şehirlerimizi hem depremzede insanlarımızı sarıp sarmalıyor.


Ancak hayatta akıp gidiyor.

Bizler de deprem bölgesi gündemine ek olarak Bursa'ya dönüyoruz doğal olarak deprem gündemiyle.
Ne yazık ki Bursa özellikle 80’li ve 90’lı yıllarda çok hırpalanmış bir şehir. Dahası son yıllarda imar barışı uygulamaları ve bunun oluşturduğu yeni beklentilerle de bu tahribat devam etti. Üstüne bir de önceki dönemde kentsel dönüşüm adı altında 0.50 emsal uygulamasının kötüye kullanımıyla mum dikilmiş oldu. Çok şükür Büyükşehir Belediyesi bu dönemki yönetimi o rezilliklere bir set çekti de en azından devamında aynı skandal olaylara imza atılmamış oldu. Kentsel dönüşüm faciasına döneceğiz. Ancak artık kara bitti ve deniz göründü. Özellikle Büyükşehir Belediyesi'nin bir takım çalışmaları var ancak artık toplumsal uzlaşmayı sağlamakla başlayacağımız yeni bir döneme giriyoruz. Bundan sonra bizzat devletin ve ilgili kurumların işi ele aldığı bir yapıdan başka çare yok. 


Bunun ilk örneklerinden birini dün Büyükşehir Belediye Başkanı açıkladı. “2023 yılı içerisinde Bursa genelinde devam eden ve hedeflenen toplam 870.000 metrekare proje alanında; 1968 bina-7592 bağımsız bölümü yıkarak, 11.250 adet konutun inşaatına başlayacağız” Önemli bir adım ve toplumun da destek olması gereken bir adım. Sürdürülmesi gerekiyor.


Bursa'nın hızlı ve ayağı yere basan adımlarla dönüşümü 5 yıl gibi bir zamanda yapılabilir. Bunu farazi söylemiyorum. Daha kısa zaman önce Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı rakamları kamuoyuyla paylaştı. Bursa’da 17 Organize Sanayi Bölgesi’nin kapladığı alan 5 bin hektar.  Düzensiz sanayi alanı 2280 hektar, konut dışı kentsel çalışma alanları bin 443 hektar, küçük sanayi alanlarının ise 705 hektar.


Düzensiz ve şehrin içindeki irili ufaklı sanayi kuruluşlarını (ki bunların yoğunluğu Kestel, Gürsu, Yıldırım ve Osmangazi bölgesinde) 30 milyon metrekarenin üzerinde bir alan kentsel dönüşüm için hazır edilmiş oluyor. Yapılması gereken bunları belirlenecek ya da belirlenmiş sanayi bölgelerine taşımak.


Bu da bir irade.

Kent içinde kimya gibi boyahane gibi olası bir depremde bir de devasa yangınların çıkmasına neden olabilecek kimyasal tesislerde var. Üstelik yoğun bir şekilde varlıklarını sürdürüyor. Bunların yüzde 30’unun dilekçe vererek gösterilen sanayi bölgesine taşınmak istediklerini ilettiklerini biliyoruz. Evet bu firmalara yer gösterilerek ve yerlerini kamuya terk etmek kaydı şartıyla hızlıca kentin dışına alınmaları gerekiyor.


Hemen ardından da Bursa'nın yeniden imarı için ulaşacak bu muazzam alanda dönüşümü hızlıca yapıp, bir kısmını da rezerv konut olarak kullanarak kenti 5 yılda yepyeni ve güvenli bir şehir yapmak mümkün. Bugün arazisi adı var olup kendisi olmayan sanayi bölgeleri var örneğin. O bölgelerin hızlı bir şekilde inşa edilerek taşınması yerinde bir adım olur. Öyle yoğunluğu artırmaya da gerek olmadan belirlenecek bölgelerde şehir içinden terk edecek sanayi kuruluşlarına tahsis yapılmak suretiyle yapılacak çalışma, diğer kaygıları da varsa ortadan kaldırır.


Büyükşehir Belediyesi, Bursa Valiliği, BTSO, meslek odaları, esnaf odaları, kurum kuruluş temsilcileri kim varsa kısa sürede bir arama konferansı düzenleyip, buna Ankara’yı da belki dahil ederek Bursa'yı geleceğin risklerinden arındırmanın vaktidir.


Kentsel dönüşüme tekrar dönersek. Bugün ne yazık ki Bursa'da kentsel dönüşüm bir dönem önce yapılan hatalar nedeniyle rantsal dönüşüm olarak anlaşılıyor. Tek katlı fabrika arazilerinin olduğu yere 0.50 emsal 43 kat inşaatlar gördü Bursa. Yeni binaların yıkılarak kentsel dönüşüme sokulduğunu gördü Bursa.

Oysa kentsel dönüşüm imtiyazı kendi evini yıkıp yapamayacak garip gurabanın gece kondular dönüşsün diye ortaya konulmuştu.


Kent yöneticilerinin doğru olup olmadığı zaten böyle bir süreçte anlaşılıyor. O dönem doğru ellerde olmadığı ortada Bursa’nın. Bu dönem çok şükür o sıkıntılar giderildi ama akıllarda kalan rant sistemi nedeniyle olması gereken dönüşümler olamıyor.


Örneğin Akpınar’da bugünden tezi yok boşaltılması ve yıkılması gereken binalarda binlerce insan yaşıyor ve kötü örnekler ortada olduğu için onlara da en fazla faydayı sağlamanın peşinde canlarını tehlikeye atıyor. Devlet gerekirse bu bölgenin tamamını kamulaştırarak bir an önce ve öncelikle dönüşümü sağlamalı örneğin. Böyle bir çok mahalle var ve vakit kaybetmeye zamanımız yok.


Tabi Bursa’yı bu duruma getirenlerden de keşke hesap sorulabilse ya da halen hayatta olan o zararlılar çıkıp en azından Bursa’dan bir özür dileyip yanlış yaptıklarını ifade ederek oluşan olumsuz havayı değiştirmek için mücadele verseler.  

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.