Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Antalya Siyaset Akademisi'nde konuştu...
Haber Giriş Tarihi: 06.04.2012 12:03
Haber Güncellenme Tarihi: 06.04.2012 13:03
Kaynak:
Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Antalya Siyaset Akademisi'nde konuştu...
Antalya'da Siyaset Akademisi'nde konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bugün sadece 12 Eylül darbesini yapan iki yaşlı insan yargılanmıyor. 27 Mayıs'lardan, 28 Şubat'lardan da hesap soruluyor. Bugüne kadar cuntacılık yapan, darbecilik yapan, müdahaleyi aklından geçiren, hükümetler düşüren ve milletin iradesine karşı zart zurt darbe peşinde koşanlar, darbeci zihniyet yargılanıyor" dedi.
YERİNE PARTİLİ KADINI OTURTTU
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Antalya'da Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde AK Parti Ar-Ge Başkanlığı'nın düzenlediği Siyaset Akademisi'ne katıldı. 'Lider Ülke Türkiye' konulu programının açılış konuşmasını yapan Arınç, konuşma için kürsüye çıktığı sırada kendisini ayakta dinleyen Sibel Çelen'i işaret ederek "Anayasa değişti hanımefendi. Artık kadınlara pozitif ayrımcılık var. Erkekler ayakta kalabilir ama kadınların oturmasını arzu ediyorum" dedi. Arınç'ın, Çelen'in boşalan koltuğa oturmak istememesi üzerine "Benim yerime geçmek istemez misiniz? Temelli değil canım. O zaman benim yerime bir arkadaş geçsin, hangi babayiğit varsa" sözleri ise salonda kahkahalarla karşılandı. Sibel Çelen de bu sözler üzerine Arınç'ın koltuğuna oturdu.
"O ŞARKI EN AZ 5 PUAN GETİRDİ"
Konuşmasına toplantının açılış müziğini eleştirerek başlayan Başbakan Yardımcısı Arınç, "Burada bir eksiklik var. Son seçimlerde hepimizin gönlünde yer eden (Aynı dağın yeliyiz biz, aynı sazın teliyiz biz) burada çalınmalıydı. O müzik eminim bu seçimlerde bize 5 puan ekledi. AK Parti il teşkilatının dikkatini çekiyorum. Lagada lügada müzikle olmaz bu işler. O parçayı bazı partililerin cep telefonunda duyduğum zaman 'aman kapatma' diyorum. İnsanın ruhunu okşayan, gönül teline dokunan, gözyaşı dökmesine neden olan bu kadar başarılı bir müzik yapılmamıştı" dedi. Arınç'ın bu sözleri üzerine salonda bulunanlar cep telefonlarından? Aynı dağın yeliyiz biz, aynı sazın teliyiz biz' şarkısını açtı. Şarkıyı bir süre dinleyen Arınç, organizasyonun notunu kırdığını söyledi.
"ZORUNLU EMEKLİLİK DÖNEMİ"
Konuşmasında üniversite öğrencisiyken başlayan siyaset hayatında emekliliğinin geldiğini anlatanBülent Arınç şunları söyledi: "Partimizin tüzüğüne göre mecburi emeklilik dönemi geldi ama bundan da mutlu oluyorum. Geçmiş seçimlerde aday olmamayı gönlümden geçirirken zaruretler sebebiyle 'Durmak yok yola devam' dedik. En son 2007 seçimlerinde meclis başkanlığından ayrılırken 'Bu işe de bir nokta koymak lazım. Hamdolsun parti de çok güçlü, artık bize ihtiyaç duyulmuyor' diye düşünmüştüm. Eğer bize Nisan ayında cumhurbaşkanını seçme imkanını tanısalardı bu kararımı gerçekleştirecektim ama meclise cumhurbaşkanımızı seçtirmediler. Çok engeller çıkarttılar. Bu engellerden siyasi olanlarını hepsinin üstesinden geldik. Ama hokkabazlıkla baş edemedik. 367 diye bir ucube çıkardılar. Bu ucube Anayasa Mahkemesi tarafından kabul edilince cumhurbaşkanımızı seçemedik. 27 Nisan gecesi ?size cumhurbaşkanı seçtirmek istemiyoruz' diyenlere 28 Nisan sabahı 'Haddini bil otur oturduğun yerde' dedik. Bunu diyebildiğimiz için için bugün yüzde 50 oy alabildik."
"KOLAY MI ARTIK DARBEYİ AKLA GETİRMEK?"
Konuşmasında 12 Eylül davasına da değinen Arınç sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bugün sadece 12 Eylül darbesini yapan iki yaşlı insan yargılanmıyor. 27 Mayıs'lardan, 28 Şubat'lardan da hesap soruluyor. O iki yaşlı insanın şahsında, bugüne kadar cuntacılık yapan, darbecilik yapan, müdahaleyi aklından geçiren, kaşını kaldıran, iki satırlık yazı yazan, hükümetler düşüren ve milletin iradesine karşı 'Sen cahilsin, sen bunları bilmezsin. Bu ülkeyi de ancak biz yönetiriz' diye iki de bir zart zurt darbeler peşinde koşanlar yargılanıyor. Bu irade, bu düşünce yargılanıyor. Kolay mı bundan sonra bunu aklına getirmek. Sonuna kadar milletin iradesine ve demokrasiye sahip çıktık."
DEMİREL TAKLİDİ GÜLDÜRDÜ
Arınç'ın 12 Eylül davasıyla ilgili konuşurken yaptığı Süleyman Demirel taklidi ise kahkahayla karşılandı. Başbakan Yardımcısı Arınç şöyle konuştu, "Öyle şapkasını alıp kaçan, sonra da 'Niye şapkanı alıp gittin?' diyenlere 'Ne yapacaktım ya. Şapkamı da bırakacaktım' diyor. Adam şapkasını bırakmamakla övünüyor. Sonra diyor ki onlara bırakmadım, şapkayı hiç olmazsa kaçırdım. Bizim bırakacak şapkamız yoktu. Bir de bizim niyetimiz de yok. Biz çok şükür milletin emanetine sahip çıktık. Şimdi 12 Eylül'de 'Sen niye müdahil değilsin' diye sormuşlar. 'Millet beni cumhurbaşkanı yaptı, benim hesabım bitti' demiş. Biz niye ayaktayız ve niye birileri artık siyasetten çekilse daha iyi olacak noktasına geldik" diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Arınç: 'Zart zurt darbe yapmak yok'
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Antalya Siyaset Akademisi'nde konuştu...
Antalya'da Siyaset Akademisi'nde konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bugün sadece 12 Eylül darbesini yapan iki yaşlı insan yargılanmıyor. 27 Mayıs'lardan, 28 Şubat'lardan da hesap soruluyor. Bugüne kadar cuntacılık yapan, darbecilik yapan, müdahaleyi aklından geçiren, hükümetler düşüren ve milletin iradesine karşı zart zurt darbe peşinde koşanlar, darbeci zihniyet yargılanıyor" dedi.
YERİNE PARTİLİ KADINI OTURTTU
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Antalya'da Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde AK Parti Ar-Ge Başkanlığı'nın düzenlediği Siyaset Akademisi'ne katıldı. 'Lider Ülke Türkiye' konulu programının açılış konuşmasını yapan Arınç, konuşma için kürsüye çıktığı sırada kendisini ayakta dinleyen Sibel Çelen'i işaret ederek "Anayasa değişti hanımefendi. Artık kadınlara pozitif ayrımcılık var. Erkekler ayakta kalabilir ama kadınların oturmasını arzu ediyorum" dedi. Arınç'ın, Çelen'in boşalan koltuğa oturmak istememesi üzerine "Benim yerime geçmek istemez misiniz? Temelli değil canım. O zaman benim yerime bir arkadaş geçsin, hangi babayiğit varsa" sözleri ise salonda kahkahalarla karşılandı. Sibel Çelen de bu sözler üzerine Arınç'ın koltuğuna oturdu.
"O ŞARKI EN AZ 5 PUAN GETİRDİ"
Konuşmasına toplantının açılış müziğini eleştirerek başlayan Başbakan Yardımcısı Arınç, "Burada bir eksiklik var. Son seçimlerde hepimizin gönlünde yer eden (Aynı dağın yeliyiz biz, aynı sazın teliyiz biz) burada çalınmalıydı. O müzik eminim bu seçimlerde bize 5 puan ekledi. AK Parti il teşkilatının dikkatini çekiyorum. Lagada lügada müzikle olmaz bu işler. O parçayı bazı partililerin cep telefonunda duyduğum zaman 'aman kapatma' diyorum. İnsanın ruhunu okşayan, gönül teline dokunan, gözyaşı dökmesine neden olan bu kadar başarılı bir müzik yapılmamıştı" dedi. Arınç'ın bu sözleri üzerine salonda bulunanlar cep telefonlarından? Aynı dağın yeliyiz biz, aynı sazın teliyiz biz' şarkısını açtı. Şarkıyı bir süre dinleyen Arınç, organizasyonun notunu kırdığını söyledi.
"ZORUNLU EMEKLİLİK DÖNEMİ"
Konuşmasında üniversite öğrencisiyken başlayan siyaset hayatında emekliliğinin geldiğini anlatanBülent Arınç şunları söyledi: "Partimizin tüzüğüne göre mecburi emeklilik dönemi geldi ama bundan da mutlu oluyorum. Geçmiş seçimlerde aday olmamayı gönlümden geçirirken zaruretler sebebiyle 'Durmak yok yola devam' dedik. En son 2007 seçimlerinde meclis başkanlığından ayrılırken 'Bu işe de bir nokta koymak lazım. Hamdolsun parti de çok güçlü, artık bize ihtiyaç duyulmuyor' diye düşünmüştüm. Eğer bize Nisan ayında cumhurbaşkanını seçme imkanını tanısalardı bu kararımı gerçekleştirecektim ama meclise cumhurbaşkanımızı seçtirmediler. Çok engeller çıkarttılar. Bu engellerden siyasi olanlarını hepsinin üstesinden geldik. Ama hokkabazlıkla baş edemedik. 367 diye bir ucube çıkardılar. Bu ucube Anayasa Mahkemesi tarafından kabul edilince cumhurbaşkanımızı seçemedik. 27 Nisan gecesi ?size cumhurbaşkanı seçtirmek istemiyoruz' diyenlere 28 Nisan sabahı 'Haddini bil otur oturduğun yerde' dedik. Bunu diyebildiğimiz için için bugün yüzde 50 oy alabildik."
"KOLAY MI ARTIK DARBEYİ AKLA GETİRMEK?"
Konuşmasında 12 Eylül davasına da değinen Arınç sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bugün sadece 12 Eylül darbesini yapan iki yaşlı insan yargılanmıyor. 27 Mayıs'lardan, 28 Şubat'lardan da hesap soruluyor. O iki yaşlı insanın şahsında, bugüne kadar cuntacılık yapan, darbecilik yapan, müdahaleyi aklından geçiren, kaşını kaldıran, iki satırlık yazı yazan, hükümetler düşüren ve milletin iradesine karşı 'Sen cahilsin, sen bunları bilmezsin. Bu ülkeyi de ancak biz yönetiriz' diye iki de bir zart zurt darbeler peşinde koşanlar yargılanıyor. Bu irade, bu düşünce yargılanıyor. Kolay mı bundan sonra bunu aklına getirmek. Sonuna kadar milletin iradesine ve demokrasiye sahip çıktık."
DEMİREL TAKLİDİ GÜLDÜRDÜ
Arınç'ın 12 Eylül davasıyla ilgili konuşurken yaptığı Süleyman Demirel taklidi ise kahkahayla karşılandı. Başbakan Yardımcısı Arınç şöyle konuştu, "Öyle şapkasını alıp kaçan, sonra da 'Niye şapkanı alıp gittin?' diyenlere 'Ne yapacaktım ya. Şapkamı da bırakacaktım' diyor. Adam şapkasını bırakmamakla övünüyor. Sonra diyor ki onlara bırakmadım, şapkayı hiç olmazsa kaçırdım. Bizim bırakacak şapkamız yoktu. Bir de bizim niyetimiz de yok. Biz çok şükür milletin emanetine sahip çıktık. Şimdi 12 Eylül'de 'Sen niye müdahil değilsin' diye sormuşlar. 'Millet beni cumhurbaşkanı yaptı, benim hesabım bitti' demiş. Biz niye ayaktayız ve niye birileri artık siyasetten çekilse daha iyi olacak noktasına geldik" diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler