Selçuk Mutlu hakkındaki iddialar cevap bekliyor: Dudak uçuklatan servet

Şimdi artık Mudanya içerisinde kalan Güzelyalı’nın eski Belediye  Başkanı Selçuk Mutlu ve eşi Selda Seven Mutlu ile ilgili şikâyetler  mahkemeye taşındı. İddialar, çok büyük bir vurgunun söz  konusu olduğu yönünde.

Güzelyalı eski Belediye Başkanı Selçuk Mutlu ve eşi Selda Seven Mutlu’nun ‘görevi kötüye kullanma’ iddiasıyla şikâyetçi İsmail Turan tarafından 2010 yılında haklarında dava açılmıştı. Mahkeme süreci devam ederken Belediye Başkanı Selçuk Mutlu’nun görev süresinin sonunda külliyetli bir malvarlığına sahip olduğu ve bunu tamamen konumunu kullanarak elde ettiği iddia ediliyor. Özellikle şikâyetçi İsmail Turan tarafından ortaya çıkarılan belgeler ise tüyler ürpertecek cinsten.

Bu süreçte sabık Belediye Başkanı Selçuk Mutlu, eşi Selda Seven Mutlu ve şirketlerinin 280 bin metrekare arsa, konut ve araziye sahip olduklarını tapu kayıtlarıyla somutlaştıran müşteki, özellikle de kendisinden talep edilen parayı vermediği için Güzelyalı Belediyesi sınırları içerisindeki arsasının bir anda belediye meclisi marifetiyle plan tadilatı yapılarak vasfının nasıl değiştirildiğini belgeleriyle ortaya koyuyor.

Şikâyetler sadece İsmail Turan’la ilgili değil. Bu anlamda mahkemeye yansıyan iddialar özetle şöyle:
Planlama süreci devam ederken arsa sahiplerinden para istendiği, vermeyenlerin arsalarının yol ve yeşil alana dönüştürüldüğü, bunun üzerine talep edilen miktarı vermek zorunda kalan vatandaşların bahse konu yerlerinin eski haline dönüştürülmesi bir yana çok kat yapılmasına ve dolayısıyla da daha fazla kazanç elde edilmesine imkân sağlayacak düzenlemelerin gerçekleştirildiği iddia ediliyor.

Anılan süreçte müşteki, inşaatıyla ilgili olarak,Belediye başkanının eşi İnşaat Mühendisi Selda Seven Mutlu’nun projeleri kendisinin yapması şartının koşulduğunu yapılan pazarlıkla birlikte Selda Seven Mutlu tarafından yapılacak olan plan tadilatları için de ayrıca bir bedel ödenmesi gerektiğinin söylendiğini, bundan kimseye söz etmemesini istediğini ve elinde bu iddiaları kanıtlayan bir de ses kaydı bulunduğunu ve bunu mahkemeye ibraz ettiğini söyledi.

Söz konusu iddiaların hangi düzeyde doğru olduğu ise mahkeme safahatı sonrasında belli olacak.

Bu iddiaların doğruluğu düşünüldüğünde ise kamu görevinin kötüye kullanılması halinde nasıl bir adaletsizliğin ve bu adaletsizlikten kaynaklanan haksız kazancın husule geleceği ise gün gibi ortada.