Bertolt Brech'in ünlü şiiri vardır. Rahmetli Cem Karaca da fi tarihinde şarkı yapmıştı. Şöyle hatırlayalım;

Gardiyanları ve yargıçları ve savcıları
Hepsi halka karşıdır
Kanunları, yönetmelikleri, bütün kararları
Hepsi halka karşıdır
Dergileri, gazeteleri, bütün yayınları
Hepsi halka karşıdır.

Bunların hiçbiri onları kurtaramayacak
Durduramayacaklar halkın coşkun akan selini.

Panzerleri, kelepçeleri, bütün silahları
Hepsi halka karşıdır
Zindanları, tutukevleri, işkenceevleri
Hepsi halka karşıdır
Borsaları ve şirketleri ve iktidarları
Hepsi halka karşıdır.

Bunların hiçbiri onları kurtaramayacak
Durduramayacaklar halkın coşkun akan selini.

Benzer bir durum var memlekette. Bunların hepsi halka ve onun lideri Sayın Başkanımıza karşı.
Avrupa, Amerika ve onların bizdeki emir kulları el ele vermiş Sayın Başkanımızı göndermeye çalışıyor. Her türlü şeytani oyun sahnede ve aklımıza gelen ya da gelmeyen daha neler yapılacak…
Bağımsız adaylar da belli oldu.
Muharrem İnce yeterli oyu aldı. Sinan Ogan da öyle.
Amaç seçimi ikinci tura bıraktırabilmek.
Bu arada Kemal bir panik yaptı ki sormayın gitsin. Kamuoyu araştırmalarını bekliyor. Muharrem İnce’nin yüksek oy alma şansı varsa gidip görüşecek ve onu kendi lehine çekilmeye “ikna” edecek.
Muharrem de kuzu kuzu Kemal’i bekliyor. Kemal çıkıp “Gel bakalım Muharrem. Al sana Cumhurbaşkanı yardımcılığı benim lehime çekil bakalım.” Diyecek. Onun hayali bu. Ama bir bakanlığa falan da tav olabilir. Ne gelirse artık, “bereket versin”
Açık açık bunu söylüyor zavallı.

Bakın Abdülkadir Selvi’nin yayınladığı görüşmesinde geçen diyalog şu;
A.Kadir Selvi - Kemal Bey ziyaretinize gelirse, çekilmenizi müzakere etmek isterse tavrınız ne olur?  

M. İnce - Milli Yol, Bağımsız Türkiye’ye gitmişse bize de gelecektir. Bekliyorum. Buyursun.

A.Kadir Selvi - Size cumhurbaşkanı yardımcılığı ya da bakanlık önerilirse tavrınız ne olur?

M. İnce - Bana bir teklif falan yok. Kemal Bey gelirse konuşurum. Ama gazetecilerin yazdığı haberler üzerinden konuşmam. Ben müzakereye açığım.

Dahası var mı?

Adam çıkıp demiyor, diyemiyor ki “Görüşürüm. Bu siyasi nezaket gereğidir ama ben adaylıktan çekilmem. Kurduğum partinin üyelerini iyot gibi açıkta bırakmam.”

Kendi siyasi kariyerini bitirecek haberi yok zavallının. Onun derdi Kemal’in onu adamdan sayması. Bu arada ne koparırsa da kar…
Birileri ona gerçeği göstermezse olacağı bu…
Sinan Ogan da ayrı mesele. Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamayacağını bile bile aday olup seçime girmenin tek bir amacı var. İkinci tura bıraktırabilmek. Yani o da oyunun bir parçası.Mantıklı düşünse Sayın Bu yeter ama asıl amaç ikinci tur.
Es kaza seçim ikinci tura kalırsa tek vücut yüklenecekler Sayın Başkanımıza karşı…
Bu arada ekonomik olanları dahil ama bunlarla sınırlı olmamak üzere her türlü saldırı devam edecek.
Daha rezil, daha şeytani saldırılar da gelecektir.
Ne var ki, vatandaş yine Sayın Başkanımızı seçecektir.
Seçimlerden sonra bakın kimlerin ipliği pazara çıkacak…
Dediydi dersiniz!