SON DAKİKA
Hava Durumu

İhsas-ı Re’yim. (Kime oy vermem)

Yazının Giriş Tarihi: 09.11.2021 19:40
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.11.2021 19:40

Dededen, babadan kalma partili değilim. İlkokulda ve ortaokulda şehirde okuyan abimin ve komşu abilerimin ülkücü olması dolayısıyla ben de ülkücüydüm. Sonra İmam- Hatip Lisesi yıllarımda MTTB ye konferanslara gittim ve Milli Görüşçü oldum. Siyaset gerçek anlamda rahmetli Özal ile ilgimi çekmişti. Rahmetli Özal, neler yapacağını ve nasıl yapacağıbir çocuğun bile anlayabileceği yalınlıkta ve aççıkseççik bir şekilde anlatıyordu.

İktidar olduğunda da tüm engellemelere rağmen söylediklerini yapmaya gayret etmişti. Yapamadıklarını da niçin yapamadığını hem kendisi halkla paylaşıyor, hem de halk niye yapamadığını anlıyordu. Ve çözümün ne olduğunu halka söylüyor, halk da anlıyordu.

Bu tarz siyaseti Rahmetli Erbakan’da ve Tayyip Erdoğan’da gördüm. 

Bu arada da yetmez ama evetçi bir sol partide çok kısa süren bir siyaset tecrübem de oldu. (bkz. Çeyrek siyaset maceram) Tabii ki aççıkseççiklik arayan benim gibi birisi için fazlasıyla bulanıklık vardı. Zaten ilk fırsatta yıkım cephesine katıldılar…

Önümüzde seçim var. Ve kimisi Erdoğan’ın çevresinden kopan birçok siyasi parti var. Her biri benim oyumu alabilir. Bu partilerin neredeyse tamamı ne yapacaklarını ve nasıl yapacaklarını aççık ve seççik bir şekilde ortaya koyan partiler değillerdir.

Ama zararı yok. Ne yapacaklarını, nasıl yapacaklarını aççıkseççik ortaya koymasınlar. Belki rakipleri Erdal İnönü’nün kendisi ile birlikte götürdüğü projeleri gibi kopya çekerler.

Benim oyumu alabilmek için ne yapmaları ve yapmamaları gerektiği ile ilgili görüşlerimi net olarak sıralamak istiyorum.

1. “Dostlarımızla ülkeyi yöneteceğiz” gibi kısmen somut vaadlerde bulunuyorlar. Bu dostlarının kimlerden oluştuğunu muğlak bırakmasınlar. Bu dostları, AB, Avrupa, Soros, hatta PKK bile olabilir. Bu dostları ile neden yönetmeleri gerektiğinin temellendirmesini/ mantığını net bir şekilde açıklasınlar. Biz de anlayalım. Ve kime oy verdiğimizi bilelim. Hatta, ‘Bu çağda bağımsızlık ham hayaldir. Hiçbir devlet bağımsız değildir. Devletleri küresel şirketler yönetiyor. Ne diye Milli Devlet olmaya çalışalım. Genel Valilik neyimize yetmez. Ordumuzu Nato, Nato’yu ABD, ABD’yi de şirketler yönetiyor, deyiversinler, aha buraya yazıyorum. Oy vereceğim.

2. “Her şey güzel olacak” demesinler mümkünse. Her şeyin güzel olmasını istemiyorum. Her şey zor olacak. Biraz çile çekeceksiniz. Dünya cennet değil. Ülkemiz de cennet değil. Ama sizinle birlikte daha iyi şeyler yapacağız. Örneğin, şunları şunları sizin sabrınız, gayretiniz sayesinde yapmaya gayret edeceğiz. Karar vermek bizden, çalışmak (hem de çok çalışmak) sizden demeliler. Ya da neyi yapacaklar ye da yıkacaklar da her şeyin daha güzel olacağını bir bir anlatmalılar.

3. “Dolara boğacağım” gibi sözler vermemelilerdir. Dolara nasıl boğacaksın kardeşim? Ve neden boğacaksın? Dış ticaret açığını kapatacağım ve bunu şu şu şeyleri yaparak kapatacağım diyebilirsin. ‘Babacan’ı hazine bakanı yapacağım. Gavurlar doları verecek. Dolar ucuzlayacak. Memleket idhal malları cennetine dönecek. Evladlarımızayfonları daha ucuz alacaklar. Memleketten kaçmak zorunda kalmayacaklar. Gavur parası yiyeceğiz’ demelerini tercih ederim.

4. PKK ve HDP konusunda mümkünse lafı ağızlarında gevelemesinler. Biz red ve inkar politikaları, siyasi cinayetler, faili meçhuller konusunda en fazla kabahatli siyasi çizgiyiz. Bunu çözmek de bizim sorumluluğumuzdur. Bu politikalardan özür diliyoruz. HDP, PKK silahlı örgütünün ovadaki siyasi temsilcisidir. Şartlar değişti. HDP üzerinden bir barış yapacağız. Zehirse zehir içme pahasına bu sorunu çözeceğiz. Gerekirse de özerklik vereceğiz. Biz özerkiz de ne oluyor? Zaten hepimizi dostlarımız yönetecek. Ha Hasan ha Hüseyin. Bu açıklıkta dile getirsinler, oy vereceğim.

5. “KHK’ları derhal görevlerine iade edeceğiz” demek yerine, nasıl ki PKK ile barışmışsak, Fettö ile de barışacağız. Devletin el koyduğu bütün şirketlerini, okullarını, medyalarını onlara iade edeceğiz. Hepsini hapisten çıkaracağız. Çok emekleri var üzerimizde. Onlar da bizim gibi kapıkuludur. Ve bunda hiçbir beis de yoktur. Ekmek, Soros’un, Murdoch’un ağzında. Yapacak bir şey yok. 

6. ‘Ne yapmamız gerektiğini söylemeye gerek yok. Tek yapacağımız şey, Erdoğan’ı götürmek. Tek projemiz Erdoğan’dan kurtulmak’ diyorsanız –ki sanırım onu diyorsunuz—benim oyumu alamazsınız. Erdoğan, 18 yıldır yapabileceğini söylediğinden daha fazla çalıştı. Kimi şeyleri başaramadı evet. Ama rahmetli Özal gibi çalıştı. Buna şahid olduk. 2002 yılında, kıyısından köşesinden iliştiği (Siyasete bu kadar alan verilmişti) devleti, ‘kurumları ile çatışmayacağım’ dediği devleti her türlü vesayetten kurtarmayı inatlla başardı. Ona oy verenlerin bile beklemediği bir performans sergiledi. Ve Hala canla başla çalışmaktadır. Sonuç başarısız olur, olmaz ayrı konu. 

Ama ben sadece onun yaptıklarını yıkacağım diyerek soyut sallama yapan hiçbir faniye sümüğümü bile atmayacağım.

Ez cümle: Eldeki kuş daldaki -üstelik görmediğim- kuştan iyidir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.