SON DAKİKA
Hava Durumu

İlk Yoldaşım, Anam

Yazının Giriş Tarihi: 17.08.2022 20:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.08.2022 20:30

Uzun süredir yazmama nedenim, ilk yoldaşım Anamın yoğun bakımda oluşuydu. Ve pazar günü Anamın dünya sürgünü biterek Hakk’a uğurladık.

Hemen her yazımı anamla birlikte yaşayan kıymetli kardeşime gönderir Anama da yazımdan bahsederdim, anam da “iti köpeği yazacağına bir de bizi yaz” diye sitem ederdi. Ben şimdi bu sitemi vasiyet kabul ederek zamanınızı alacağım, hakkınızı helal edin.

Anam ilk yoldaşımdı benim, 9-10 yaşlarındaydım, babam uzunca bir süre çeşitli hastanelerde tedavi görüyordu ve evimiz derin bir yoksulluğun yanında kaygı yaşıyordu.

“Oğlum şu hükümete bir mektup yazalım derdimizi anlatalım” sözüyle başladı yoldaşlığımız. Anamın hükümet dediği maalesef darbeci Kenan Evren diktatörlüğüydü.

Okuma yazması olmayan (daha sonra kurslara giderek okuma yazma öğrendi) Anam ve henüz 9-10 yaşlarında olan ben baş başa vererek elbette el yazısıyla bir mektup yazdık, yoldaşımla ilk eylemimiz bu oldu.

Mektup daha Ankara’ya ulaşmadan bizden haberdar olan MSP il örgütü evimizi ziyaret ederek bize ilk yardım kolisini ulaştırmış açlığımızı biraz yatıştırmıştı ve bizim MSP ile hiçbir bağımız yoktu.

Hani şimdi lüks kafelerden tatil yörelerinden lüks telefon vasıtasıyla atılan “açız” tweetleri var ya, ben onlara çok gülüyorum, çünkü biz açlığı her hücremizde yaşıyorduk, biliyorduk.

Neyse, mektubumuza darbecilerden cevap gelmişti (şu an bile o kağıt gözlerimin önündedir) kısa cevabın son satırı, “Bulunduğunuz ilin Kızılay müdürlüğüne gidin” diyordu.

Biz de yoldaşımla beraber mektubumuza verilen cevabı da yanımıza alarak, gittik ve evimize her ay düzenli gıda yardımı almaya başladık. Annem utanıyordu ama ben yüzsüzlük yapıp her ay önce Kızılay binasına giderek Hüseyin abiyle pazarlık ederek yiyeceklerin çeşidi ve kilosunun yazdığı kağıdı alıyor, yürüyerek Muradiye’de bulunan Kızılay deposuna gidiyor Yoldaşımın “Oğlum unu ve makarnayı fazla yazdır” çağrısına uyarak fazlaca alıp eve dönüyordum. Dünyanın en mutlu evi olmasak da karnı doyan evi oluyorduk ama isyan etmiyordu Yoldaşım; namazını, orucunu hiç ihmal etmiyor bizi de teşvik ediyordu. Orucu belki bu yüzden hep sevdim, ilerde devrimci olduğumda bile gizli de olsa oruç tuttum.

Kirada oturunca eve sadece gıda girmesi sorunları çözmüyordu, Kürt sorunuyla işte bu süreçte tanıştık.

Biz hasbelkader Kürt değildik ama kira birkaç ay gecikince üst katta oturan rahmetli ev sahibimiz Ayşe Teyze “Kürtler kiramı ödemiyor” diye ayaklarını sert sert vurarak ve gür sesiyle mahalleye bağırıyor, bizler de sessizce korkarak alt dairede bekliyorduk. Ev dediğimiz iki oda (Bir odası tam rutubetli olduğu için biz o odaya rutubetli oda diyorduk) bir salon ve biz beş nüfustuk.

Bu toprakların has insanlarının Kürtlerin o yıllarda nasıl bir zulme uğradığını bu olayla anlamıştım, onlar da bizim gibi mazlumdu.

Yoldaşım “tam bir mücadele kadınıydı” bu ifade cenazemize katılan çocukluk arkadaşıma ait, meğer biz her şeyi gizli gizli yaşadığımızı sanırken tüm mahalle bunu biliyor ama yüzümüze söylememek gibi çok güzel bir yöntemi uyguluyormuş, bunu cenazede anladım.

Yoldaşım tam bir mücadele kadınıydı, Kapalı Çarşıda çeyizcileri gezerek evde yapabileceğimiz işler alıyorduk, sehpa pazarlıyorduk, çelik tencere pazarlıyorduk, pijama pazarlıyorduk, yoldaşım ve ben.

Abime ve kardeşime haksızlık olmasın onlarda çeşitli işlerde çalışıyor, eve para getiriyordu.

Yoldaşım okuma yazma bilmediğini çaktırmamak için “Gözlüklerim yanımda yok oğlum yazsın siparişleri, senetleri” diyordu.

İşlerimiz iyiydi kirayı ödeyip makbul kiracı ve Türk oluyor, karnımızı doyurup ısınıyorduk.

Isınacak odun kömür olmadığında gece çıkarak yakacak bir şeyler topluyorduk, yoldaşım mahalleden bir teyzenin evine temizliğe gidiyor o teyze de bize bir yerlerden marangoz artıkları filan getirtiyordu, karne aldığımızda mangalda köfteyle bizi tanıştırıp yanında gazoz ikram ediyordu.

Yıllar geçince babam kanser oluyor, SSK emeklisi olmasına rağmen, uzun kuyruklarda it muamelesi görüyorduk, çok pahalı ilaçları almak, babamı ameliyat ettirmek için inanılmaz paralar gerekiyordu.

Borç harç buluyor tedaviyi yaptırıyorduk. O dönemler devrimci olmayı seçmiştim, eşitlik bana çok cazip geliyordu.

Mitinglerde “Parasız sağlık” sloganı atıldığında sesim çok yüksek çıkıyordu, eve dönüp yoldaşımla konuştuğumda “Ana, Devrim yaptığımızda en güzel hastanelere gideceksin ve tek kuruş harcamayacaksın” diyordum. Yoldaşım Anam “İnşallah oğlum” diyordu.

Babamı 2001 yılında Hakk’a uğurladık

Acıbadem hastanesinin o muhteşem binası yapılırken Anamla hastanenin önünden geçerken “Yapsınlar, daha büyük yapsınlar devrim olduğunda buraları kamulaştıracağız” demiştim Anama, Yoldaşıma söz vermiştim.

Birkaç yıl önce Annem de Kanser oldu tedavisini çok lüks bir hastanede beş kuruş para harcamadan yaptırdık. Çünkü Devrim olmuş mazlumlar iktidarı almıştı.

Son süreçte Yoldaşım Anam, Covıd belasına yakalandı yine son derece lüks bir hastanenin yoğun bakım sevisinde 17 gün yoğun bir tedavi gördü. Annem Hakk’a ulaştığında o lüks hastanenin vezne bölümüne ödeme yapmaya gittiğimde sıfır tutarlı bir makbuza imza attım.

Ve ağlayarak içimden şu sloganı attım “Başardık Anam, o lüks hastaneler kamulaştırıldı rahat uyu Anam”

Anamla Yoldaşımla hikayemiz çok daha uzun elbette, anam çok daha ayrıntıyı yazmamı da istiyordu ama ben bunu başka türlü yapacağıma söz veriyorum.

Zamanınızı aldığım için helallik istiyorum ama bu benim için Anama borcumdu, yazmak zorundaydım.

Hastaneye giderek Anamın tedavisinde görev yapan tüm sağlık çalışanlarından helallik aldım. Ülkenin mazlumlarına bu devrimi yaşatan büyük lider Recep Tayyip Erdoğan hakkını bize helal etsin, kendisine sonsuz şükranlarımı sunuyorum, Hak davası son nefesime kadar davamdır.

Annemin ruhuna Fatiha isteyerek ve hayatın zalimlerle mücadele için çok kısa olduğunu, dolayısıyla her saniye mazlumun hakkı için mücadele etmenin yaşamak olduğunu hatırlatarak yazımı bitiriyorum.

Selam ve Saygıyla

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.