SON DAKİKA
Hava Durumu

KİRALIK VİLLA Vs. KİRALIK BEYİN

Yazının Giriş Tarihi: 23.12.2020 19:18
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.12.2020 19:18

         Otellerin Yılbaşı programları yaptığını ve müşteri topladıklarını günler önce yazmıştım. Bu yazımda ayrıca Güney’deki turizm kasabalarında kiralık villa da kalmadığına dikkat çekmiş orada toplu kutlamalar yapılacağını da anlatmıştım. Çok şükür ki otellerin Yılbaşı balolarına karşı önlem gecikmedi. Şehir Medya’nın ardından bir iki TV kanalı ve gazete de aynı konuyu ele alan haberler yaptıysa da biz onlara çoktan “haberi atlatmıştık” yani onlardan önce yazıp probleme dikkat çekmiştik.

Ne yazık ki, villalarda toplanma tam olarak ele alınmadı. Bu konuda bir genelge yok henüz. Yazarınız burada canhıraş çığlıklar atıp tehlikeye dikkat çekerken yurtdışı turlarla ilgili bir karar da verilmedi daha. Mesela Bulgaristan’a, Ukrayna’ya gidip Covid19’u (belki de yeni mutantını bile) memlekete taşıma potansiyeli olanlarla ilgili bir karar alınmadı. İnsanlar özgürdür, istediklerini yapabilirler. İntihar etmek isteyene engel olmak güçtür. Ancak, bu özgürlük halk sağlığına tehdit eder hale geldiyse işte sınır da odur. Tam orada “DUR!” demek gerekir. Bu yüzden en azından bu turlara gidenler dönüşte karantina altına alınmak zorundadır. Bu devletin halk sağlığını koruma görevi sınırları dâhilindedir.

Aynı görev kapsamı içerisinde kiralık villalar da yer alır.

Bizim günler önce yazdığımızı bugün Hürriyet Gazetesi de haber yapmış. İyi de etmiş. Dansöz fiyatlarını bile vermişler. Bilmem televizyonlarda haber yapan oldu mu? Bu konuya da el atılması ve acilen harekete geçilmesi elzemdir.

O insanlar bir türlü gaflet ve dalalet içinde olabilir. Devletin bu gibi kişilere “dur” diyerek toplumu koruması bir mecburiyettir. Her ne kadar yapılması gereken gün gibi ortada olsa da, ne yapılacağı konusunu işin uzmanlarına bırakalım.

*****               *****               *****

Bugünlerde gündemde olan bir başka mevzu da Kemal Kılıçdaroğlu’nun sarf ettiği sözler. Güya asgari ücret üzerinden tribünlere oynuyor Kemal ve şöyle diyor;

“Asgari ücretin net vergisiz 3 bin 100 TL olması lazım. Asgari ücretten hangi vergiyi alacaksın? Zaten geçinemiyor. Sen asıl vergiyi uyuşturucu, organ ticareti yapandan alacaksın, kara para aklayandan alacaksın.”

Bu sözler büyük şaşkınlık uyandırdı. Kemikleşmiş CHP destekçileri bile iyi dinleyip ne anlama geldiğinin farkına varınca şaşırdı. Onlar, “Dil sürçmesidir canım.” diye geçiştirdi elbet ama diğer herkes tepkiliydi. Bu resmen uyuşturucu kaçakçısını, organ ticareti yapanı kanuni görme bakışıydı. Kimi “Deli saçması” olarak nitelendirdi, kimi ise gaflet, dalalet ve hatta…

Bence durum başka.

Belki bir tür gaflet bahse konu olabilir ama esasen mesele Kemal’in “yatkın, naif ve sömürülebilir” olmasından kaynaklanıyor. Malum çevrelerden biri (dâhili veya harici) buna “Bak şu lafları söyle.” diyerek bir şeyler dikte etti. Bizimki denileni tam anlayamadığından (olayın aslı çok ama çok başka bir şeyi ihsas ettirmekti.) yanlış ifade ederek bin çuval inciri berbat etti.

*****               *****               *****

Biliyorum başlığa takılıp “Bu da ne demek?” diyenleriniz olacak. Şöyle arz edeyim efendim;

Oradaki “Vs” bir kısaltmadır. Dünya çapında Latince “Versus” yani karşısında anlamında kullanılır. Uzun lafı kısaltmaya yarar.

Şimdi anladınız mı ne demek istediğimi?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.