Aktivist Türk kızı Ayşenur Ezgi Eygi’yi İsrailli keskin nişancı öldürdü: Kendini Filistin davasına adamıştı…
Aktivist Türk kızı Ayşenur Ezgi Eygi’yi İsrailli keskin nişancı öldürdü: Kendini Filistin davasına adamıştı…
Filistin'de işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kenti Valisi Gassan Daglas, Türk aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrailli bir keskin nişancı tarafından öldürüldüğünün otopsi raporuyla kanıtlandığını belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Batı Şeria'daki işgal karşıtı sivil protestoya "barbarca müdahalesini" lanetlediğini bildirdi.
Haber Giriş Tarihi: 07.09.2024 21:18
Haber Güncellenme Tarihi: 07.09.2024 21:29
Kaynak:
AA
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria’da barışçıl gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açtı. Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Eygi, başından vurularak ağır yaralandı. Filistinlilere ait hastaneye kaldırılan Eygi, tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM) gönüllüsü insan hakları aktivistiydi. 2003'te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie de aynı harekete mensuptu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eygi’nin öldürülmesini lanetleyerek İsrail’in işlediği insanlığa karşı suçların hesabını hukuk önünde vermesi için her platformda çaba göstermeye devam edeceklerini belirtmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Batı Şeria'daki işgal karşıtı sivil protestoya "barbarca müdahalesini" lanetlediğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "İsrail'in Batı Şeria’daki işgal karşıtı sivil bir protestoya karşı yaptığı barbarca müdahaleyi lanetliyor, saldırıda hayatını kaybeden vatandaşımız Ayşenur Ezgi Eygi’ye Allah’tan rahmet niyaz ediyorum." ifadesini kullandı. Erdoğan, paylaşımında şunları kaydetti: "Türkiye olarak, İsrail'in neredeyse bir yıldır devam eden, çoluk çocuk, genç yaşlı demeden 41 bin insanı katlettiği bu işgal ve soykırım politikasının son bulması ve işlediği insanlığa karşı suçların hesabını hukuk önünde vermesi için her platformda çaba göstermeye devam edeceğiz."
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: “İŞLENEN BU CİNAYETİ LANETLİYORUZ”
Dışişleri Bakanlığı, Batı Şeria'da İsrail askerleri tarafından Türk vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'nin öldürülmesine ilişkin "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu hükümeti tarafından işlenen bu cinayeti lanetliyoruz." ifadesini kullandı. Bakanlık, Batı Şeria'da öldürülen Türk vatandaşı hakkında yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, "Batı Şeria’nın Nablus kentinde Ayşenur Ezgi Eygi adlı vatandaşımızın işgalci İsrail askerleri tarafından öldürüldüğü derin üzüntüyle öğrenilmiştir." ifadesine yer verildi.
Hayatını kaybeden Türk vatandaşına Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dilediğinde bulunulan açıklamada, şunlar kaydedildi: "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu hükümeti tarafından işlenen bu cinayeti lanetliyoruz. İsrail, Filistinlilerin yardımına koşan ve soykırıma karşı barışçıl mücadele veren herkesi yıldırmaya çalışmaktadır. Bu şiddet politikası sonuç vermeyecektir. İnsanlığa karşı suç işleyen İsrail makamları ve onları kayıtsız şartsız destekleyenler, uluslararası mahkemeler önünde mutlaka hesap vereceklerdir."
EYGİ'NİN DİDİM'DEKİ DEDE EVİNE TÜRK BAYRAKLARI ASILDI
Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi'nin Aydın'ın Didim ilçesinde yaşayan dedesinin evine Türk bayrakları asıldı. Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerlerinin ateş açması sonucu hayatını kaybetmesi, yakınlarının yaşadığı Aydın'ın Didim ilçesinde üzüntüyle karşılandı. Acı haberi alan yakınları, Eygi'nin 96 yaşındaki dedesi Şerif Eygi'nin evine geldi, taziyeleri kabul etti. Sağlığının olumsuz etkilenmesinden endişe etmeleri nedeniyle dede Eygi'ye acı haberi henüz vermeyen aile üyeleri, bu nedenle taziye çadırı kurmadı.
Evin bulunduğu binaya Türk bayrakları asan Ayşenur Ezgi Eygi'nin amcası Yılmaz Eygi, AA muhabirine açıklama yaptı. Kardeşi ve ailesinin 25 yıl önce ABD'ye taşındığını, Ayşenur'un o dönem henüz 1 yaşında olduğunu anlatan Eygi, yeğeninin akraba ziyaretleri için sık sık memleketine geldiğini anlattı. Yeğeninin en son 15 gün önce kendilerini Didim'de ziyaret ettiğini, Muğla ve Antalya'daki akrabalarına da gittikten sonra İstanbul'a döndüğünü aktaran Eygi, "Oradan da BM toplantısı için Ürdün'e geçeceğini söyledi. Filistin'e geçeceğini bize söylemedi. Belki de karşı çıkacağız diye söylemedi." dedi.
Yeğeninin dünyanın dört bir yanındaki zulümlere duyarlı bir insan olduğunu anlatan Eygi, şöyle konuştu: "O bizden çok çok farklı düşünen birisiydi insanlık açısından. Sadece burası değil geçmiş dönemde Myanmar'a da gitti orada Arakan'daki Müslümanlara yapılan katliam için. Geçen İtalya'ya gitti oradaki mülteciler için. Nerede bir ihtiyaç varsa oraya gönüllü olarak gidiyordu."
DİDİM'DE DEFNEDİLMESİ PLANLANIYOR
Eygi, yeğeninin ABD'de üniversiteden mezun olurken de Filistin bayrağı açtığını, akademik kariyer düşündüğünü ve BM'nin tüm toplantılarına da katıldığını ifade etti. Kardeşiyle dün telefonla görüştüğünü belirten Eygi, cenazenin Didim'de defnedilmesini planladıklarını söylediğini de aktardı.
EYGİ'NİN AİLESİ, ABD'DEN BAĞIMSIZ SORUŞTURMA TALEP ETTİ
Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi'nin ailesi, ABD Başkanı Joe Biden ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken'a bağımsız soruşturma yürütülmesi çağrısında bulundu. CNN'in haberine göre, Eygi'nin ailesi tarafından yapılan basın açıklamasında, Beyaz Saray'ın taziye dileklerinin memnuniyetle karşılandığı ancak İsrail'in Ayşenur'un ölümüne ilişkin yürüttüğü soruşturmanın "yeterli" olmadığı vurgulandı. Açıklamada, "Başkan Biden, Başkan Yardımcısı (Kamala) Harris ve Dışişleri Bakanı Blinken'ı bir ABD vatandaşının hukuksuz şekilde öldürülmesine ilişkin bağımsız soruşturma başlatmaya ve suçluların hesap vermesini sağlamaya çağırıyoruz." ifadesi yer aldı.
Olaya dair görüntülerde Eygi'nin İsrail ordusuna ait nişancının ateşlediği kurşunla öldürüldüğünün görüldüğü bildirilen açıklamada, "Ne olursa olsun, o mesafeden ne Ayşenur ne de bir başkası herhangi bir tehdit olarak algılanabilirdi. Ayşenur, acımasızca öldürüldü." ifadeleri kullanıldı. Eygi'nin merhametli, cesur ve son derece tutkulu insan hakları aktivisti olduğu vurgulanan açıklamada, üniversitelerdeki Filistin'e destek gösterileri sırasında Filistinlilere yönelik şiddete son verilmesi çağrısında bulunduğu belirtildi. Açıklamada, çok sevilen kız, kardeş, eş ve teyze olan Eygi'nin hayatının İsrail ordusu tarafından "gereksiz, hukuksuz ve şiddetli şekilde alındığı" kaydedildi.
AMERİKAN-İSLAM İLİŞKİLERİ KONSEYİNDEN ACİL ÇAĞRI
Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), ABD Adalet Bakanlığına işgal altındaki Batı Şeria'da Türk-Amerikan vatandaşı aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesinin derhal soruşturulması çağrısında bulundu. ABD’nin en büyük Müslüman sivil hakları savunucu örgütü Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), ABD Adalet Bakanlığına işgal altındaki Batı Şeria'da Türk-Amerikan vatandaşı aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesinin derhal soruşturulması çağrısında bulundu. ABD Adalet Bakanı Merrick Garland’a CAIR Hükümet İşleri Direktörü Robert McCaw imzalı mektup gönderildi.
Mektupta, “CAIR, Adalet Bakanlığını, FBI ve Dışişleri Bakanlığı ile koordinasyon halinde çalışarak Filistinli çiftçileri korumak için Uluslararası Dayanışma Hareketi'nde gönüllü çalışırken İsrail askerleri tarafından başından vurulduğu iddia edilen Ayşenur Ezgi Eygi'nin korkunç cinayetini derhal soruşturmaya ve kovuşturmaya çağırıyor.” ifadesine yer verildi.
ABD hükümetinin benzeri vakalarda defalarca yaptığı gibi olayın soruşturulmasını pasif şekilde İsrail’e bırakmaması gerektiği vurgulanan mektupta, “ABD, İsrail'in kendisini soruşturmasını bekleme bahanesini kabul etmeyi sürdüremez. Amerikan hayatlarının kaybı ve adaletin engellenmesi kabul edilemez. Hızlı ve şeffaf bir soruşturmadan daha azı, büyük bir adaletsizliktir. Adalet Bakanlığının derhal ve kararlı bir şekilde harekete geçmesini bekliyoruz." görüşü paylaşıldı.
Mektupta, Amerikalı Müslümanların ve sivil toplum örgütlerinin yıllardır Amerikalı yetkililerde İsrail tarafından öldürülen gazeteci Şirin Ebu Akile, Filistin-Amerikalı Ömer Esad ve aktivist Rachel Corrie gibi daha önce Amerikalılara karşı işlenen suçları ele almaları çağrısında bulunduğu vurgulanarak, “Adalet Bakanlığı, etnik kökenlerine bakılmaksızın tüm Amerikan vatandaşları için adaleti sağlamak amacıyla hızlı ve kararlı bir şekilde hareket etmelidir.” ifadesi kullanıldı. CAIR'den Eygi’nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesine ilişkin AA’ya yapılan ilk açıklamada, İsrail apartheid hükümeti şiddetle kınanmış, “Biden yönetimi, bir Amerikalı vatandaşın bu küstahça cinayetini kınamalı, sorumlu İsraillileri yargılamalı ve Netanyahu'nun ırkçı, katil hükümetine askeri yardım göndermeyi bırakmalıdır.” çağrısında bulunulmuştu.
ABD Müslüman Organizasyonlar Konseyi (USCMO), işgal altındaki Batı Şeria'da Türk-Amerikan vatandaşı aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesini kınayarak, ABD yetkililerine İsrail’e karşı “silah ambargosu uygulanması” çağrısı yaptı. USCMO Genel Sekreteri Usame Cemal, yaptığı yazılı açıklamada, Biden yönetimini ABD vatandaşlarını koruma konusunda samimiyetsizlikle suçladı. Cemal, Biden yönetiminin önceliğinin ABD'lilerin hayatından ziyade apartheid İsrail hükümetine koşulsuz silah ve finansman sağlamak olduğunu vurgulayarak, “Biden, Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve Kongre'nin seçilmiş her üyesi, kontrolden çıkan bu İsrail ideolojik insan imha hareketine karşı tam bir silah ambargosu uygulamak için derhal harekete geçmelidir.” çağrısında bulundu.
İsrail’in Gazze’de soykırıma devam ederken kutsal topraklarda Amerikalılara yönelik katliam yaptığını belirten Cemal, “Bu yönetim kendisinin ve bu milletin insanlığını kurtarmalı. Gazze, Batı Şeria ve Lübnan üzerinde İsraillilere uçuşa yasak bölgeler oluşturma dahil kesin bir ateşkes uygulaması ve Orta Doğu'da İsrail'in savaş çığırtkanlığı için dayatmada bulunmalıdır." ifadelerini paylaştı. Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM), İsrail'in, Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'yi kasıtlı hedef alarak öldürdüğünü bildirdi. Filistin halkının uğradığı baskıya karşı çıkmak için kurulan ISM'den Eygi'nin işgalci İsrail askerlerince öldürülmesine ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, ISM gönüllüsü Eygi'nin haftalık düzenlenen gösterilere gözlemci olarak katıldığı belirtildi.
İsrail ordusunun Eygi'yi kasıtlı hedef aldığı ve öldürdüğü kaydedilen açıklamada, aralarında çocukların da bulunduğu dua eden göstericilere İsrail ordusunun gerçek mühimmatla ateş açtığı bildirildi. Açıklamada, "Şehit kabul ettiğimiz Ayşenur, (Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı) Beyta beldesinde 2020'den bu yana öldürülen 18'inci gösterici." ifadesi kullanıldı. Açıklamada ifadelerine yer verilen ISM gönüllüsü ve görgü tanıklarından biri, gösterilerin barışçıl şekilde sürdüğü esnada Eygi'nin gösteri alanından biraz uzakta, zeytin ağacının yakınlarında dururken çatıda görünen bir keskin nişancı tarafından hedef alındığını belirtti. "Ordu, kasıtlı olarak Eygi'yi kafasından vurdu." ifadesini kullanan ISM gönüllüsü, ABD ve Avrupalı hükümetlerin İsrail'in cezalandırılmasını engelleyerek Gazze'de soykırıma ortak olduğunu kaydetti.
EYGİ, KENDİNİ FİLİSTİN'E DESTEĞE ADADI
Washington Üniversitesinde hem psikoloji hem de Orta Doğu Dilleri'nde çift dal yapan Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi, İsrail'in işgaline karşı Filistin'e destek vermek için gittiği Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürüldü. Bir süre ABD'nin Washington eyaletine bağlı Seattle kentinde yaşamını sürdüren Eygi, Washington Üniversitesinde çift dal yaptı. Eygi, 2024 Haziran'da ana dal Psikoloji bölümünün yanı sıra Orta Doğu Dilleri ve Kültür bölümünü tamamladı.
"OLUMLU BİR ETKİ YARATMA TUTKUSUYLA HAREKET EDİYORUM"
Eygi, kendisi hakkında LinkedIn hesabında bilgi verirken yaptıklarını ve yapmak istediklerini şöyle anlatıyordu: "Toplum hizmetine derin bir bağlılıkla mentorluk, davranış terapisi ve pazarlama alanlarında güçlü bir temele sahibim. Çeşitli mesleki deneyimlerim arasında öğrencilere akademik başarı için rehberlik etmek, otizmli çocukları desteklemek için ABA (Uygulamalı Davranış Analizi) tekniklerini uygulamak ve hizmet sektöründe etkili pazarlama stratejileri oluşturmak yer alıyor. Gönüllü çalışmalarım, etkinlik koordinasyonundan yetersiz kaynaklara sahip topluluklarda rehabilitasyon desteği sunmaya kadar hem yerel hem de uluslararası alanda bir etki yaratmamı sağladı. Olumlu bir etki yaratma tutkusuyla hareket ediyorum ve sürekli olarak öğrenmek, büyümek ve anlamlı projelere katkıda bulunmak için fırsatlar arıyorum."
Hukuk firmasının yanı sıra bazı gıda şirketlerinde de çalışan Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere desteğiyle çıkan Uluslararası Dayanışma Hareketi (International Solidarity Movement, ISM) gönüllüsü oldu. Eygi, 3 Eylül'de Batı Şeria'nın Nablus kentindeki Beyta beldesinde işgalcilerin gasplarına karşı çıkmak için düzenlenen gösterilere gözlemci olarak katılmaya gitti. ISM, Eygi'nin, 6 Eylül'de Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı Beyta beldesinde düzenlenen bir gösteriye gözlemci olarak katıldığını, yakınlarda bir çatıda duran İsrailli keskin nişancı tarafından kasıtlı hedef alınarak öldürüldüğünü bildirdi.
İsminin açıklanmasını istemeyen bir ISM gönüllüsü arkadaşı Eygi için şunları söyledi: “Bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum. Kolay bir yolu yok. Keşke anlamlı bir şeyler söyleyebilseydim ama hıçkırıklarla ağlarken söyleyemiyorum.... Arkadaşım, yoldaşım ve Filistin'e seyahat ortağım az önce İsrail işgal güçleri tarafından başından vurularak öldürüldü. Huzur içinde yatsın. O artık bu mücadelede şehit olan pek çok kişiden biri." Görgü tanıkları, Eygi'nin gösteri alanının uzağında olduğunu, çatıda gördükleri keskin nişancı tarafından vurulduğunu kaydetti. Filistinlilere ait bir hastaneye kaldırılan Eygi, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
NAMI DİĞER "AYŞE"
Washington Üniversitesi Öğretim Görevlisi Lubna Alzaroo, Facebook hesabında Eygi'yi şöyle anlattı: “Bu (resimdeki) kadın Ayşenur Eygi, nam-ı diğer Ayşe. Bu sabah Nablus, Beyta'da Filistinli çiftçilerle dayanışma içindeyken İsrail askerleri tarafından (Ayşenur’un) öldürüldüğü haberiyle uyandım. Ayşe ile sadece bir kez karşılaştım. Renton'dan Bellevue'ye taşınmama yardım ettikleri için teşekkür etmek amacıyla kuzenlerimi ve arkadaşlarımı bir barbeküye davet etmiştim. Kuzenlerim benimle tanışabilmesi için Ayşe'yi de yanlarında getirmişti. Ayşe, Washington Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nden yeni mezun olmuştu, California'da ve başka yerlerde antropoloji alanında yüksek lisans yapmak için başvuruyordu. Ayşe tanıdığım en tatlı, en nazik ruhlardan biriydi. Brownie yapmış ve yanında getirmişti. Bir hafta boyunca o kekleri her yere götürdük, arkadaşlarımızla ve ailemizle paylaştık. Arapların ne kadar gürültücü olduklarına güldü, yaptığım yemekleri yedi, teyzemle sohbet etti, bana (Filistin eylemleri için kurulan) kamp konusunda ve Washington Üniversitesi yönetimiyle bu konuda pazarlık yapmanın zorluklarından bahsetti. Akşam olduğunda bir ara seccade istedi ve sonra evimin bir köşesinde namaz kıldı.
Bana o yaz için yaptığı planlardan bahsetti. Türkiye'deki geniş ailesini ve arkadaşlarını ve nihayet Filistin'i de ziyaret edeceği için de son derece heyecanlıydı. El Halil'deki ailemi ziyaret edeceğine, büyükannem ve anne-babamla tanışacağına söz verdi. Birbirimizin telefon numaralarını aldıktan sonra döndüğünde kahve içmek için buluşma sözü verdi ve sonra ayrıldı. Ayşe ile sadece bir kez görüştüm ve kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar yıkıldım. Ailesine ve arkadaşlarına başsağlığı diliyorum ve nur içinde yatsın."
EYGİ'Yİ ARKADAŞLARI ANLATTI
İsrail'in işgaline karşı Filistin'e destek vermek için gittiği Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'yi arkadaşları anlattı. Washington Üniversitesinde hem psikoloji hem de Orta Doğu dillerinde çift dal yapan, İsrail askerleri tarafından öldürülen Eygi'nin arkadaşları Nilan Aydın ve Saif Sharabati, AA muhabirine konuştu. Aydın, arkadaşı Eygi'nin yürekli bir insan olduğunu belirterek, sene boyunca akademik problemlerinde kendisine yardımcı ve destek olduğunu söyledi.
Gazze'de olaylar başladığı zaman bu konu hakkında birbirlerine endişelerini dile getirdiklerini aktaran Aydın, "Ona ne kadar üzüldüğümden bahsettim ve o da bana ne kadar üzgün olduğunu ve ne kadar kızgın olduğunu." diye konuştu. Aydın, "Çünkü insanlar, öğrenciler, profesörlerimiz, bir kısmı umursasa da bir kısmı bunu göz ardı ediyor, bunun hakkında konuşmuyor, bir soykırım oluyor ama herkes sessizce etrafımızda dolaşıyor ve ben bundan ne kadar rahatsızlık duyduğumdan bahsetmiştim." diyerek, Eygi'nin bu konuya öfkelendiğini anlattı.
Kendisinin de zaman zaman İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırına karşı protestolara katıldığını, arkadaşı Eygi'nin de bu protestolarda bulunduğunu ve çok kez Filistin için maddi yardımda bulunduğunu kaydetti. Aydın, "Bana oraya kadar gidip o insanlara yardımcı olmak istediğinden bahsediyordu. Ama bunu herkes söylüyor ve gerçekten yapacağını hiç düşünmemiştim." ifadesini kullandı. Arkadaşı Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmeden iki gün önce mesaj atmayı düşündüğünü ancak bunu ertelediğini dile getiren Aydın, arkadaşının Batı Şeria'da olduğunu bilmediğinin altını çizdi.
Aydın, okul tarafından Eygi'nin durumuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadığına dikkati çekerek, "Çok değerli bir öğrencimiz hayatını kaybetti, katledildi. (Okul) İsrail'le alakalı açıklamalarında bir tık İsrail yanlısı açıklamalarla bulundu çoğunlukla." diye konuştu. Üniversitede Müslüman ve Yahudi öğrenciler arasında çatışmalar yaşandığını, Yahudi öğrencilerin Müslüman öğrencileri takip ettiğini belirten Aydın, şunları kaydetti: "(Okul açıklamalarında) İki taraftan da bahsetti, iki tarafı da tırnak içerisinde savundu ama hiçbir zaman Filistin'i desteklediği hakkında, İsrail'in bu katliamı yaptığı hakkında kesin bir açıklamada bulunmadı. Bulunmasını da öğrenciler olarak istiyoruz ama bizi dinleyip dinlemeyeceğini bilmiyoruz."
"FİLİSTİNLİLERİN TOPRAKLARINI SAVUNMASINDA ONLARLA DAYANIŞMA İÇİNDEYDİ"
Filistinli-Amerikalı Saif Sharabati de arkadaşı Eygi'yi "cesur", "dürüst" ve "akıllı" biri olarak tanımlayarak, kendisiyle ölümünden birkaç saat önce konuştuğunu aktardı. Sharabati, "Nablus'ta Filistinlilere destek vermek için düzenlenen gösterilere gitmek için hazırlanıyordu. Filistinlilerin topraklarını savunmasında onlarla dayanışma içindeydi." ifadelerini kullandı. Eygi'nin kendisine gergin olduğunu ancak iyi hissettiğini ve korkmadığını söylediğini anlatan Sharabati, onun çok cesur bir insan olduğunu vurguladı. Sharabati, Eygi'nin gelecek hafta Batı Şeria'nın güneyinde yer alan El-Halil kentinde Sharabati ailesini ziyaret etmeyi planladığını belirterek, "Ama bu asla olmadı çünkü Eygi öldürüldü." dedi. Eygi ile Seattle'daki bir üniversitede yapılan Filistin'e destek gösterilerinde tanıştığına işaret eden Sharabati, "Ayşe her şeyi kalbinden gelerek yapan, iyi kalpli ve dürüst bir insandı." diye konuştu. Sharabati, Eygi'ye dikkatli olmasını ve İsrail askerlerinin davranışlarını bilen yerel halkın yanında kalması gerektiğini söylediğini aktardı. Üzerinde Filistin haritası olan tişörtü kendine Eygi'nin verdiğini belirten Sharabati, "Filistin'i çok severdi. Her zaman Filistinlilerin ve İsrail işgaline karşı direnişlerinin yanında olmak istedi." görüşünü paylaştı. Sharabati, Eygi'yi asla unutmayacaklarını sözlerine ekledi.
İSRAİL'İN TÜRK AKTİVİST EYGİ'Yİ ÖLDÜRMESİ DAHA ÖNCEKİ BENZER CİNAYETLERİNİ GÜNDEME GETİRDİ
İsrail, bugüne kadar işgal altındaki Batı Şeria ve abluka altındaki Gazze Şeridi'nin yanı sıra uluslararası sularda Filistinlilere destek veren birçok uluslararası aktivisti öldürdü. İsrail, ABD ve İngiltere vatandaşları dahil farklı ülkeden aktivistleri öldürürken, sonuncusu dün Ayşenur Ezgi Eygi olmak üzere Türk aktivistler de İsrail şiddetinin kurbanı oldu. Son yirmi yılda İsrail'in Batı Şeria ve Gazze'de işgali ve şiddeti derinleştirmesi uluslararası toplumdan tepki çekerken, Filistinlilere destek veren çok sayıda insan hakları savunucusu İsrail saldırılarının hedefi haline geldi.
ABD'Lİ AKTİVİST RACHEL CORRİE
ABD'nin Washington kentinde 1979'da dünyaya gelen Rachel Corrie, Uluslararası Dayanışma Hareketi gönüllüsü bir insan hakları aktivistiydi. Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde, 16 Mart 2003'te aktivist olduğunu belli eden turuncu renkli ceketini giyerek, eline aldığı megafonla Filistinlilerin evlerinin yıkılmasına karşı çıktığı sırada İsrail Savunma Kuvvetlerine bağlı zırhlı bir buldozerle ezilerek öldürüldü. Yabancı bir aktivist olduğu için İsrail'in yıkım araçlarını durdurabileceğini düşünen Rachel, buldozerini önlemeye çalıştı, ancak İsrail buldozeri Corrie'yi ezerek ölümüne yol çatı. orrie'nin ölümüne ilişkin ailesinin 2005'te İsrail mahkemelerinde açtığı dava ise sonuçsuz kaldı.
ŞİRİN EBU AKİLE
Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli saha muhabiri 51 yaşındaki Filistin asıllı ABD vatandaşı Şirin Ebu Akile, İsrail güçlerinin 11 Mayıs 2022'de Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürüldü. Görevini yaptığı sırada ve üzerinde "basın" yazılı çelik yelek giydiği halde Ebu Akile'nin İsrail askerleri tarafından gerçek mermiyle vurularak öldürülmesi uluslararası kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
TOM HURNDALL
İngiliz foto muhabiri 22 yaşındaki Tom Hurndall, 13 Ocak 2004 tarihinde Gazze Şeridi'nde, İsrail ordusundan bir keskin nişancı tarafından başından vurularak öldürüldü. Gazze'de Filistinli bir kızı kurşunlardan korumaya çalışan Hurndall'ın trajik ölümü sevenlerini derinden etkilerken, annesi Jocelyn Hurndall oğlu için "Yıldızlarla Boy Ölçüşmek: Tom Hurndall'ın Hayatı ve Trajik Ölümü" adlı kitabı kaleme aldı.
JAMES HENRY MİLLER
İngiltereli kameraman, yapımcı ve yönetmen 34 yaşındaki James Henry Miller, 2003 yılında BBC için belgesel çekmek üzere geldiği Gazze'nin Refah bölgesinde İsrail kurşunlarına hedef oldu. Miller'ın elinde beyaz bayrak tuttuğu ve "basın" yazılı yeleği giydiği halde İsrail askerleri tarafından boynundan vurulduğu belirtildi.
MAVİ MARMARA ŞEHİTLERİ
İsrail, 31 Mayıs 2010'da Gazze'ye insani yardım götüren ve "Rotamız Filistin, Yükümüz Özgürlük" sloganıyla yola çıkan Mavi Marmara gemisine uluslararası sularda düzenlediği baskında 9 Türk vatandaşı hayatını kaybetti. Yaralananlardan biri de daha sonra yaşamını yitirdi. Hayatını kaybeden Ali Haydar Bengi, Cengiz Songür, Çetin Topçuoğlu, Necdet Yıldırım, Cevdet Kılıçlar, İbrahim Bilgen, Fahri Yaldız, Furkan Doğan, Cengiz Akyüz ve Uğur Süleyman Söylemez'in isimleri, Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde ve Gazze'de yaptırılan birçok kalıcı eserle yaşatılıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Aktivist Türk kızı Ayşenur Ezgi Eygi’yi İsrailli keskin nişancı öldürdü: Kendini Filistin davasına adamıştı…
Filistin'de işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kenti Valisi Gassan Daglas, Türk aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrailli bir keskin nişancı tarafından öldürüldüğünün otopsi raporuyla kanıtlandığını belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Batı Şeria'daki işgal karşıtı sivil protestoya "barbarca müdahalesini" lanetlediğini bildirdi.
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria’da barışçıl gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açtı. Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Eygi, başından vurularak ağır yaralandı. Filistinlilere ait hastaneye kaldırılan Eygi, tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM) gönüllüsü insan hakları aktivistiydi. 2003'te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie de aynı harekete mensuptu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eygi’nin öldürülmesini lanetleyerek İsrail’in işlediği insanlığa karşı suçların hesabını hukuk önünde vermesi için her platformda çaba göstermeye devam edeceklerini belirtmişti.
ERDOĞAN: “İSRAİL’İN BARBARCA MÜDAHALESİNİ LANETLİYORUM”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Batı Şeria'daki işgal karşıtı sivil protestoya "barbarca müdahalesini" lanetlediğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "İsrail'in Batı Şeria’daki işgal karşıtı sivil bir protestoya karşı yaptığı barbarca müdahaleyi lanetliyor, saldırıda hayatını kaybeden vatandaşımız Ayşenur Ezgi Eygi’ye Allah’tan rahmet niyaz ediyorum." ifadesini kullandı. Erdoğan, paylaşımında şunları kaydetti: "Türkiye olarak, İsrail'in neredeyse bir yıldır devam eden, çoluk çocuk, genç yaşlı demeden 41 bin insanı katlettiği bu işgal ve soykırım politikasının son bulması ve işlediği insanlığa karşı suçların hesabını hukuk önünde vermesi için her platformda çaba göstermeye devam edeceğiz."
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: “İŞLENEN BU CİNAYETİ LANETLİYORUZ”
Dışişleri Bakanlığı, Batı Şeria'da İsrail askerleri tarafından Türk vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'nin öldürülmesine ilişkin "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu hükümeti tarafından işlenen bu cinayeti lanetliyoruz." ifadesini kullandı. Bakanlık, Batı Şeria'da öldürülen Türk vatandaşı hakkında yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, "Batı Şeria’nın Nablus kentinde Ayşenur Ezgi Eygi adlı vatandaşımızın işgalci İsrail askerleri tarafından öldürüldüğü derin üzüntüyle öğrenilmiştir." ifadesine yer verildi.
Hayatını kaybeden Türk vatandaşına Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dilediğinde bulunulan açıklamada, şunlar kaydedildi: "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu hükümeti tarafından işlenen bu cinayeti lanetliyoruz. İsrail, Filistinlilerin yardımına koşan ve soykırıma karşı barışçıl mücadele veren herkesi yıldırmaya çalışmaktadır. Bu şiddet politikası sonuç vermeyecektir. İnsanlığa karşı suç işleyen İsrail makamları ve onları kayıtsız şartsız destekleyenler, uluslararası mahkemeler önünde mutlaka hesap vereceklerdir."
EYGİ'NİN DİDİM'DEKİ DEDE EVİNE TÜRK BAYRAKLARI ASILDI
Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi'nin Aydın'ın Didim ilçesinde yaşayan dedesinin evine Türk bayrakları asıldı. Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerlerinin ateş açması sonucu hayatını kaybetmesi, yakınlarının yaşadığı Aydın'ın Didim ilçesinde üzüntüyle karşılandı. Acı haberi alan yakınları, Eygi'nin 96 yaşındaki dedesi Şerif Eygi'nin evine geldi, taziyeleri kabul etti. Sağlığının olumsuz etkilenmesinden endişe etmeleri nedeniyle dede Eygi'ye acı haberi henüz vermeyen aile üyeleri, bu nedenle taziye çadırı kurmadı.
Evin bulunduğu binaya Türk bayrakları asan Ayşenur Ezgi Eygi'nin amcası Yılmaz Eygi, AA muhabirine açıklama yaptı. Kardeşi ve ailesinin 25 yıl önce ABD'ye taşındığını, Ayşenur'un o dönem henüz 1 yaşında olduğunu anlatan Eygi, yeğeninin akraba ziyaretleri için sık sık memleketine geldiğini anlattı. Yeğeninin en son 15 gün önce kendilerini Didim'de ziyaret ettiğini, Muğla ve Antalya'daki akrabalarına da gittikten sonra İstanbul'a döndüğünü aktaran Eygi, "Oradan da BM toplantısı için Ürdün'e geçeceğini söyledi. Filistin'e geçeceğini bize söylemedi. Belki de karşı çıkacağız diye söylemedi." dedi.
Yeğeninin dünyanın dört bir yanındaki zulümlere duyarlı bir insan olduğunu anlatan Eygi, şöyle konuştu: "O bizden çok çok farklı düşünen birisiydi insanlık açısından. Sadece burası değil geçmiş dönemde Myanmar'a da gitti orada Arakan'daki Müslümanlara yapılan katliam için. Geçen İtalya'ya gitti oradaki mülteciler için. Nerede bir ihtiyaç varsa oraya gönüllü olarak gidiyordu."
DİDİM'DE DEFNEDİLMESİ PLANLANIYOR
Eygi, yeğeninin ABD'de üniversiteden mezun olurken de Filistin bayrağı açtığını, akademik kariyer düşündüğünü ve BM'nin tüm toplantılarına da katıldığını ifade etti. Kardeşiyle dün telefonla görüştüğünü belirten Eygi, cenazenin Didim'de defnedilmesini planladıklarını söylediğini de aktardı.
EYGİ'NİN AİLESİ, ABD'DEN BAĞIMSIZ SORUŞTURMA TALEP ETTİ
Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi'nin ailesi, ABD Başkanı Joe Biden ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken'a bağımsız soruşturma yürütülmesi çağrısında bulundu. CNN'in haberine göre, Eygi'nin ailesi tarafından yapılan basın açıklamasında, Beyaz Saray'ın taziye dileklerinin memnuniyetle karşılandığı ancak İsrail'in Ayşenur'un ölümüne ilişkin yürüttüğü soruşturmanın "yeterli" olmadığı vurgulandı. Açıklamada, "Başkan Biden, Başkan Yardımcısı (Kamala) Harris ve Dışişleri Bakanı Blinken'ı bir ABD vatandaşının hukuksuz şekilde öldürülmesine ilişkin bağımsız soruşturma başlatmaya ve suçluların hesap vermesini sağlamaya çağırıyoruz." ifadesi yer aldı.
Olaya dair görüntülerde Eygi'nin İsrail ordusuna ait nişancının ateşlediği kurşunla öldürüldüğünün görüldüğü bildirilen açıklamada, "Ne olursa olsun, o mesafeden ne Ayşenur ne de bir başkası herhangi bir tehdit olarak algılanabilirdi. Ayşenur, acımasızca öldürüldü." ifadeleri kullanıldı. Eygi'nin merhametli, cesur ve son derece tutkulu insan hakları aktivisti olduğu vurgulanan açıklamada, üniversitelerdeki Filistin'e destek gösterileri sırasında Filistinlilere yönelik şiddete son verilmesi çağrısında bulunduğu belirtildi. Açıklamada, çok sevilen kız, kardeş, eş ve teyze olan Eygi'nin hayatının İsrail ordusu tarafından "gereksiz, hukuksuz ve şiddetli şekilde alındığı" kaydedildi.
AMERİKAN-İSLAM İLİŞKİLERİ KONSEYİNDEN ACİL ÇAĞRI
Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), ABD Adalet Bakanlığına işgal altındaki Batı Şeria'da Türk-Amerikan vatandaşı aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesinin derhal soruşturulması çağrısında bulundu. ABD’nin en büyük Müslüman sivil hakları savunucu örgütü Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), ABD Adalet Bakanlığına işgal altındaki Batı Şeria'da Türk-Amerikan vatandaşı aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesinin derhal soruşturulması çağrısında bulundu. ABD Adalet Bakanı Merrick Garland’a CAIR Hükümet İşleri Direktörü Robert McCaw imzalı mektup gönderildi.
Mektupta, “CAIR, Adalet Bakanlığını, FBI ve Dışişleri Bakanlığı ile koordinasyon halinde çalışarak Filistinli çiftçileri korumak için Uluslararası Dayanışma Hareketi'nde gönüllü çalışırken İsrail askerleri tarafından başından vurulduğu iddia edilen Ayşenur Ezgi Eygi'nin korkunç cinayetini derhal soruşturmaya ve kovuşturmaya çağırıyor.” ifadesine yer verildi.
ABD hükümetinin benzeri vakalarda defalarca yaptığı gibi olayın soruşturulmasını pasif şekilde İsrail’e bırakmaması gerektiği vurgulanan mektupta, “ABD, İsrail'in kendisini soruşturmasını bekleme bahanesini kabul etmeyi sürdüremez. Amerikan hayatlarının kaybı ve adaletin engellenmesi kabul edilemez. Hızlı ve şeffaf bir soruşturmadan daha azı, büyük bir adaletsizliktir. Adalet Bakanlığının derhal ve kararlı bir şekilde harekete geçmesini bekliyoruz." görüşü paylaşıldı.
Mektupta, Amerikalı Müslümanların ve sivil toplum örgütlerinin yıllardır Amerikalı yetkililerde İsrail tarafından öldürülen gazeteci Şirin Ebu Akile, Filistin-Amerikalı Ömer Esad ve aktivist Rachel Corrie gibi daha önce Amerikalılara karşı işlenen suçları ele almaları çağrısında bulunduğu vurgulanarak, “Adalet Bakanlığı, etnik kökenlerine bakılmaksızın tüm Amerikan vatandaşları için adaleti sağlamak amacıyla hızlı ve kararlı bir şekilde hareket etmelidir.” ifadesi kullanıldı. CAIR'den Eygi’nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesine ilişkin AA’ya yapılan ilk açıklamada, İsrail apartheid hükümeti şiddetle kınanmış, “Biden yönetimi, bir Amerikalı vatandaşın bu küstahça cinayetini kınamalı, sorumlu İsraillileri yargılamalı ve Netanyahu'nun ırkçı, katil hükümetine askeri yardım göndermeyi bırakmalıdır.” çağrısında bulunulmuştu.
ABD Müslüman Organizasyonlar Konseyi (USCMO), işgal altındaki Batı Şeria'da Türk-Amerikan vatandaşı aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmesini kınayarak, ABD yetkililerine İsrail’e karşı “silah ambargosu uygulanması” çağrısı yaptı. USCMO Genel Sekreteri Usame Cemal, yaptığı yazılı açıklamada, Biden yönetimini ABD vatandaşlarını koruma konusunda samimiyetsizlikle suçladı. Cemal, Biden yönetiminin önceliğinin ABD'lilerin hayatından ziyade apartheid İsrail hükümetine koşulsuz silah ve finansman sağlamak olduğunu vurgulayarak, “Biden, Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve Kongre'nin seçilmiş her üyesi, kontrolden çıkan bu İsrail ideolojik insan imha hareketine karşı tam bir silah ambargosu uygulamak için derhal harekete geçmelidir.” çağrısında bulundu.
İsrail’in Gazze’de soykırıma devam ederken kutsal topraklarda Amerikalılara yönelik katliam yaptığını belirten Cemal, “Bu yönetim kendisinin ve bu milletin insanlığını kurtarmalı. Gazze, Batı Şeria ve Lübnan üzerinde İsraillilere uçuşa yasak bölgeler oluşturma dahil kesin bir ateşkes uygulaması ve Orta Doğu'da İsrail'in savaş çığırtkanlığı için dayatmada bulunmalıdır." ifadelerini paylaştı. Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM), İsrail'in, Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'yi kasıtlı hedef alarak öldürdüğünü bildirdi. Filistin halkının uğradığı baskıya karşı çıkmak için kurulan ISM'den Eygi'nin işgalci İsrail askerlerince öldürülmesine ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, ISM gönüllüsü Eygi'nin haftalık düzenlenen gösterilere gözlemci olarak katıldığı belirtildi.
İsrail ordusunun Eygi'yi kasıtlı hedef aldığı ve öldürdüğü kaydedilen açıklamada, aralarında çocukların da bulunduğu dua eden göstericilere İsrail ordusunun gerçek mühimmatla ateş açtığı bildirildi. Açıklamada, "Şehit kabul ettiğimiz Ayşenur, (Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı) Beyta beldesinde 2020'den bu yana öldürülen 18'inci gösterici." ifadesi kullanıldı. Açıklamada ifadelerine yer verilen ISM gönüllüsü ve görgü tanıklarından biri, gösterilerin barışçıl şekilde sürdüğü esnada Eygi'nin gösteri alanından biraz uzakta, zeytin ağacının yakınlarında dururken çatıda görünen bir keskin nişancı tarafından hedef alındığını belirtti. "Ordu, kasıtlı olarak Eygi'yi kafasından vurdu." ifadesini kullanan ISM gönüllüsü, ABD ve Avrupalı hükümetlerin İsrail'in cezalandırılmasını engelleyerek Gazze'de soykırıma ortak olduğunu kaydetti.
EYGİ, KENDİNİ FİLİSTİN'E DESTEĞE ADADI
Washington Üniversitesinde hem psikoloji hem de Orta Doğu Dilleri'nde çift dal yapan Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi, İsrail'in işgaline karşı Filistin'e destek vermek için gittiği Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürüldü. Bir süre ABD'nin Washington eyaletine bağlı Seattle kentinde yaşamını sürdüren Eygi, Washington Üniversitesinde çift dal yaptı. Eygi, 2024 Haziran'da ana dal Psikoloji bölümünün yanı sıra Orta Doğu Dilleri ve Kültür bölümünü tamamladı.
"OLUMLU BİR ETKİ YARATMA TUTKUSUYLA HAREKET EDİYORUM"
Eygi, kendisi hakkında LinkedIn hesabında bilgi verirken yaptıklarını ve yapmak istediklerini şöyle anlatıyordu: "Toplum hizmetine derin bir bağlılıkla mentorluk, davranış terapisi ve pazarlama alanlarında güçlü bir temele sahibim. Çeşitli mesleki deneyimlerim arasında öğrencilere akademik başarı için rehberlik etmek, otizmli çocukları desteklemek için ABA (Uygulamalı Davranış Analizi) tekniklerini uygulamak ve hizmet sektöründe etkili pazarlama stratejileri oluşturmak yer alıyor. Gönüllü çalışmalarım, etkinlik koordinasyonundan yetersiz kaynaklara sahip topluluklarda rehabilitasyon desteği sunmaya kadar hem yerel hem de uluslararası alanda bir etki yaratmamı sağladı. Olumlu bir etki yaratma tutkusuyla hareket ediyorum ve sürekli olarak öğrenmek, büyümek ve anlamlı projelere katkıda bulunmak için fırsatlar arıyorum."
Hukuk firmasının yanı sıra bazı gıda şirketlerinde de çalışan Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere desteğiyle çıkan Uluslararası Dayanışma Hareketi (International Solidarity Movement, ISM) gönüllüsü oldu. Eygi, 3 Eylül'de Batı Şeria'nın Nablus kentindeki Beyta beldesinde işgalcilerin gasplarına karşı çıkmak için düzenlenen gösterilere gözlemci olarak katılmaya gitti. ISM, Eygi'nin, 6 Eylül'de Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı Beyta beldesinde düzenlenen bir gösteriye gözlemci olarak katıldığını, yakınlarda bir çatıda duran İsrailli keskin nişancı tarafından kasıtlı hedef alınarak öldürüldüğünü bildirdi.
İsminin açıklanmasını istemeyen bir ISM gönüllüsü arkadaşı Eygi için şunları söyledi: “Bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum. Kolay bir yolu yok. Keşke anlamlı bir şeyler söyleyebilseydim ama hıçkırıklarla ağlarken söyleyemiyorum.... Arkadaşım, yoldaşım ve Filistin'e seyahat ortağım az önce İsrail işgal güçleri tarafından başından vurularak öldürüldü. Huzur içinde yatsın. O artık bu mücadelede şehit olan pek çok kişiden biri." Görgü tanıkları, Eygi'nin gösteri alanının uzağında olduğunu, çatıda gördükleri keskin nişancı tarafından vurulduğunu kaydetti. Filistinlilere ait bir hastaneye kaldırılan Eygi, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
NAMI DİĞER "AYŞE"
Washington Üniversitesi Öğretim Görevlisi Lubna Alzaroo, Facebook hesabında Eygi'yi şöyle anlattı: “Bu (resimdeki) kadın Ayşenur Eygi, nam-ı diğer Ayşe. Bu sabah Nablus, Beyta'da Filistinli çiftçilerle dayanışma içindeyken İsrail askerleri tarafından (Ayşenur’un) öldürüldüğü haberiyle uyandım. Ayşe ile sadece bir kez karşılaştım. Renton'dan Bellevue'ye taşınmama yardım ettikleri için teşekkür etmek amacıyla kuzenlerimi ve arkadaşlarımı bir barbeküye davet etmiştim. Kuzenlerim benimle tanışabilmesi için Ayşe'yi de yanlarında getirmişti. Ayşe, Washington Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nden yeni mezun olmuştu, California'da ve başka yerlerde antropoloji alanında yüksek lisans yapmak için başvuruyordu. Ayşe tanıdığım en tatlı, en nazik ruhlardan biriydi. Brownie yapmış ve yanında getirmişti. Bir hafta boyunca o kekleri her yere götürdük, arkadaşlarımızla ve ailemizle paylaştık. Arapların ne kadar gürültücü olduklarına güldü, yaptığım yemekleri yedi, teyzemle sohbet etti, bana (Filistin eylemleri için kurulan) kamp konusunda ve Washington Üniversitesi yönetimiyle bu konuda pazarlık yapmanın zorluklarından bahsetti. Akşam olduğunda bir ara seccade istedi ve sonra evimin bir köşesinde namaz kıldı.
Bana o yaz için yaptığı planlardan bahsetti. Türkiye'deki geniş ailesini ve arkadaşlarını ve nihayet Filistin'i de ziyaret edeceği için de son derece heyecanlıydı. El Halil'deki ailemi ziyaret edeceğine, büyükannem ve anne-babamla tanışacağına söz verdi. Birbirimizin telefon numaralarını aldıktan sonra döndüğünde kahve içmek için buluşma sözü verdi ve sonra ayrıldı. Ayşe ile sadece bir kez görüştüm ve kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar yıkıldım. Ailesine ve arkadaşlarına başsağlığı diliyorum ve nur içinde yatsın."
EYGİ'Yİ ARKADAŞLARI ANLATTI
İsrail'in işgaline karşı Filistin'e destek vermek için gittiği Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'yi arkadaşları anlattı. Washington Üniversitesinde hem psikoloji hem de Orta Doğu dillerinde çift dal yapan, İsrail askerleri tarafından öldürülen Eygi'nin arkadaşları Nilan Aydın ve Saif Sharabati, AA muhabirine konuştu. Aydın, arkadaşı Eygi'nin yürekli bir insan olduğunu belirterek, sene boyunca akademik problemlerinde kendisine yardımcı ve destek olduğunu söyledi.
Gazze'de olaylar başladığı zaman bu konu hakkında birbirlerine endişelerini dile getirdiklerini aktaran Aydın, "Ona ne kadar üzüldüğümden bahsettim ve o da bana ne kadar üzgün olduğunu ve ne kadar kızgın olduğunu." diye konuştu. Aydın, "Çünkü insanlar, öğrenciler, profesörlerimiz, bir kısmı umursasa da bir kısmı bunu göz ardı ediyor, bunun hakkında konuşmuyor, bir soykırım oluyor ama herkes sessizce etrafımızda dolaşıyor ve ben bundan ne kadar rahatsızlık duyduğumdan bahsetmiştim." diyerek, Eygi'nin bu konuya öfkelendiğini anlattı.
Kendisinin de zaman zaman İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırına karşı protestolara katıldığını, arkadaşı Eygi'nin de bu protestolarda bulunduğunu ve çok kez Filistin için maddi yardımda bulunduğunu kaydetti. Aydın, "Bana oraya kadar gidip o insanlara yardımcı olmak istediğinden bahsediyordu. Ama bunu herkes söylüyor ve gerçekten yapacağını hiç düşünmemiştim." ifadesini kullandı. Arkadaşı Eygi'nin İsrail askerleri tarafından öldürülmeden iki gün önce mesaj atmayı düşündüğünü ancak bunu ertelediğini dile getiren Aydın, arkadaşının Batı Şeria'da olduğunu bilmediğinin altını çizdi.
Aydın, okul tarafından Eygi'nin durumuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadığına dikkati çekerek, "Çok değerli bir öğrencimiz hayatını kaybetti, katledildi. (Okul) İsrail'le alakalı açıklamalarında bir tık İsrail yanlısı açıklamalarla bulundu çoğunlukla." diye konuştu. Üniversitede Müslüman ve Yahudi öğrenciler arasında çatışmalar yaşandığını, Yahudi öğrencilerin Müslüman öğrencileri takip ettiğini belirten Aydın, şunları kaydetti: "(Okul açıklamalarında) İki taraftan da bahsetti, iki tarafı da tırnak içerisinde savundu ama hiçbir zaman Filistin'i desteklediği hakkında, İsrail'in bu katliamı yaptığı hakkında kesin bir açıklamada bulunmadı. Bulunmasını da öğrenciler olarak istiyoruz ama bizi dinleyip dinlemeyeceğini bilmiyoruz."
"FİLİSTİNLİLERİN TOPRAKLARINI SAVUNMASINDA ONLARLA DAYANIŞMA İÇİNDEYDİ"
Filistinli-Amerikalı Saif Sharabati de arkadaşı Eygi'yi "cesur", "dürüst" ve "akıllı" biri olarak tanımlayarak, kendisiyle ölümünden birkaç saat önce konuştuğunu aktardı. Sharabati, "Nablus'ta Filistinlilere destek vermek için düzenlenen gösterilere gitmek için hazırlanıyordu. Filistinlilerin topraklarını savunmasında onlarla dayanışma içindeydi." ifadelerini kullandı. Eygi'nin kendisine gergin olduğunu ancak iyi hissettiğini ve korkmadığını söylediğini anlatan Sharabati, onun çok cesur bir insan olduğunu vurguladı. Sharabati, Eygi'nin gelecek hafta Batı Şeria'nın güneyinde yer alan El-Halil kentinde Sharabati ailesini ziyaret etmeyi planladığını belirterek, "Ama bu asla olmadı çünkü Eygi öldürüldü." dedi. Eygi ile Seattle'daki bir üniversitede yapılan Filistin'e destek gösterilerinde tanıştığına işaret eden Sharabati, "Ayşe her şeyi kalbinden gelerek yapan, iyi kalpli ve dürüst bir insandı." diye konuştu. Sharabati, Eygi'ye dikkatli olmasını ve İsrail askerlerinin davranışlarını bilen yerel halkın yanında kalması gerektiğini söylediğini aktardı. Üzerinde Filistin haritası olan tişörtü kendine Eygi'nin verdiğini belirten Sharabati, "Filistin'i çok severdi. Her zaman Filistinlilerin ve İsrail işgaline karşı direnişlerinin yanında olmak istedi." görüşünü paylaştı. Sharabati, Eygi'yi asla unutmayacaklarını sözlerine ekledi.
İSRAİL'İN TÜRK AKTİVİST EYGİ'Yİ ÖLDÜRMESİ DAHA ÖNCEKİ BENZER CİNAYETLERİNİ GÜNDEME GETİRDİ
İsrail, bugüne kadar işgal altındaki Batı Şeria ve abluka altındaki Gazze Şeridi'nin yanı sıra uluslararası sularda Filistinlilere destek veren birçok uluslararası aktivisti öldürdü. İsrail, ABD ve İngiltere vatandaşları dahil farklı ülkeden aktivistleri öldürürken, sonuncusu dün Ayşenur Ezgi Eygi olmak üzere Türk aktivistler de İsrail şiddetinin kurbanı oldu. Son yirmi yılda İsrail'in Batı Şeria ve Gazze'de işgali ve şiddeti derinleştirmesi uluslararası toplumdan tepki çekerken, Filistinlilere destek veren çok sayıda insan hakları savunucusu İsrail saldırılarının hedefi haline geldi.
ABD'Lİ AKTİVİST RACHEL CORRİE
ABD'nin Washington kentinde 1979'da dünyaya gelen Rachel Corrie, Uluslararası Dayanışma Hareketi gönüllüsü bir insan hakları aktivistiydi. Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde, 16 Mart 2003'te aktivist olduğunu belli eden turuncu renkli ceketini giyerek, eline aldığı megafonla Filistinlilerin evlerinin yıkılmasına karşı çıktığı sırada İsrail Savunma Kuvvetlerine bağlı zırhlı bir buldozerle ezilerek öldürüldü. Yabancı bir aktivist olduğu için İsrail'in yıkım araçlarını durdurabileceğini düşünen Rachel, buldozerini önlemeye çalıştı, ancak İsrail buldozeri Corrie'yi ezerek ölümüne yol çatı. orrie'nin ölümüne ilişkin ailesinin 2005'te İsrail mahkemelerinde açtığı dava ise sonuçsuz kaldı.
ŞİRİN EBU AKİLE
Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli saha muhabiri 51 yaşındaki Filistin asıllı ABD vatandaşı Şirin Ebu Akile, İsrail güçlerinin 11 Mayıs 2022'de Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürüldü. Görevini yaptığı sırada ve üzerinde "basın" yazılı çelik yelek giydiği halde Ebu Akile'nin İsrail askerleri tarafından gerçek mermiyle vurularak öldürülmesi uluslararası kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
TOM HURNDALL
İngiliz foto muhabiri 22 yaşındaki Tom Hurndall, 13 Ocak 2004 tarihinde Gazze Şeridi'nde, İsrail ordusundan bir keskin nişancı tarafından başından vurularak öldürüldü. Gazze'de Filistinli bir kızı kurşunlardan korumaya çalışan Hurndall'ın trajik ölümü sevenlerini derinden etkilerken, annesi Jocelyn Hurndall oğlu için "Yıldızlarla Boy Ölçüşmek: Tom Hurndall'ın Hayatı ve Trajik Ölümü" adlı kitabı kaleme aldı.
JAMES HENRY MİLLER
İngiltereli kameraman, yapımcı ve yönetmen 34 yaşındaki James Henry Miller, 2003 yılında BBC için belgesel çekmek üzere geldiği Gazze'nin Refah bölgesinde İsrail kurşunlarına hedef oldu. Miller'ın elinde beyaz bayrak tuttuğu ve "basın" yazılı yeleği giydiği halde İsrail askerleri tarafından boynundan vurulduğu belirtildi.
MAVİ MARMARA ŞEHİTLERİ
İsrail, 31 Mayıs 2010'da Gazze'ye insani yardım götüren ve "Rotamız Filistin, Yükümüz Özgürlük" sloganıyla yola çıkan Mavi Marmara gemisine uluslararası sularda düzenlediği baskında 9 Türk vatandaşı hayatını kaybetti. Yaralananlardan biri de daha sonra yaşamını yitirdi. Hayatını kaybeden Ali Haydar Bengi, Cengiz Songür, Çetin Topçuoğlu, Necdet Yıldırım, Cevdet Kılıçlar, İbrahim Bilgen, Fahri Yaldız, Furkan Doğan, Cengiz Akyüz ve Uğur Süleyman Söylemez'in isimleri, Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde ve Gazze'de yaptırılan birçok kalıcı eserle yaşatılıyor.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler