Testi pozitif çıkanların sayısı arttıkça seviniyorlar. Ölen sayısı arttıkça da seviniyorlar. Memleketin, milletin başına ne bela gelse seviniyorlar. Papağan gibi aynı yalanları tekrarlıyorlar. Onlar bunu hep yapıyorlar. Ölümler arttıkça ağızları dolu dolu rakamları abarta abarta söylüyorlar.

Musibetin bulaştığı insan sayısı arttıkça bunlar daha da abartarak söylüyor. TTB sayıları katlıyor, bunların belediye başkanları ölen sayısını yüksek gösterme çabasında. Bir garip sevinç yaşıyorlar. Sayılar artarsa hükümet düşecek onlara göre. Sevinmelerinin nedeni de bu. (O hükümet seçimle geldi, giderse seçimle gider bre kakavanlar!)

Aniden yeni bir gelişme oldu. Türkiye ile pek ilgilenmeyen BBC, saat başı TTB’nin sözlerine dayandırarak, Türkiye’de vaka sayılarının fazlalığından bahsediyor. Bunların belediye başkanlarının yaptığı açıklamaları kaynak göstererek ölen sayısının çok daha yüksek olduğunu iddia ediyor.

Aynı BBC kendi memleketinde açıklanan sayıların en az beş kat fazla olduğunu söyleyen kedi bilim adamlarının tek kelimesini yayınlamıyor.

Amaç ne kadar bariz biçimde belli değil mi?

Almanya’da insanlar hastane koridorlarında ölümü bekliyor, bunlar hâlâ Türkiye ile uğraşıyor.

Daha da anlamadınız mı?

Memleketinin karşılaştığı her kötü durumdan medet umacak kadar alçak bu yaratıklar. Ölümlerden medet umacak kadar şerefsiz.

Adamların derdi Türkiye’nin kötü durumda olması. Birinin kalkıp da “Önlem alalım. Tedbirlere uyalım da bu illetten kurtulma yolunda adım atalım.” dediğini? Duyamazsınız çünkü dertleri o değil. Batsın bitsin istiyorlar bu memleket.

İşgalci Ermeni askerinin ölümüne üzülüp ağıtlar yakarlar, Türkiye’yi virüs sarsın diye beklerler. Bunların derdi zayıf düşsün bu memleket de Paganlar kontrolü ele alabilsin. Başka bir şey değil…

Kemal istisnadır ama. O kendisine söyletileni bilir. Ne fısıldandıysa papağan gibi onu tekrar eder.

Bakmayın siz çıkıp da “Aday olmayacağımı ne biliyorsunuz?” dediğine. Bir an gaza geldi de öyle çıktı o laflar ağzından. O anda bile “Adayım!” demedi, diyemedi. Zaten yarın çıkıp “Aday olacağım demedim ki.” demezse de namerdim.

O yüzden boşuna yorum yapmayın onun adaylığı üzerinden.

Dostları ne derse onu yapar Kemal.

Bir başka deyişle ona ne söyletilirse onu söyler.

Onun dostları bu memleketin de dostları mıdır acaba?

Mesela Biden dostu mudur bu memleketin?

Mesela o örgütler dostumuz mudur?

İyi düşünün. Çok ama çok iyi düşünün…