Bipolar affektif bozukluk, depresyon atağına neden olabiliyor!

Bipolar affektif bozukluk, kişinin ruh hali, enerji seviyesi ve günlük aktiviteleri üzerinde büyük etkiler yaratan, kronik bir zihinsel sağlık durumudur. Hastalık genellikle mani (aşırı enerjik ve mutlu olma hali) ve depresyon (yoğun üzüntü ve ilgisizlik hali) olmak üzere iki ana dönemle karakterize edilir. Bu ataklar arasında hastalar, genellikle normal ruh haline dönebilir, ancak bu süreç her zaman öngörülebilir değildir.

Son yıllarda bipolar bozukluk üzerine yapılan araştırmalar, bu hastalığın hem biyolojik hem de çevresel faktörlerden etkilendiğini göstermektedir. Amerika'da yapılan geniş çaplı bir çalışmada, bipolar bozukluğun genetik yatkınlıkla güçlü bir ilişkisi olduğu ve ailede bu hastalığın bulunmasının risk faktörünü artırdığı belirlenmiştir. Bu araştırmada, hastaların %80'inin aile geçmişinde bipolar bozukluk veya başka bir ruhsal sağlık sorunu olduğu tespit edilmiştir.

Bir diğer araştırmada ise, bipolar bozukluğa sahip bireylerde beynin bazı bölgelerinin kimyasal dengesizlik yaşadığı, bu durumun da mani ve depresyon ataklarını tetiklediği gözlemlenmiştir. Araştırmacılar, bu dengesizliklerin nörotransmitterlerin (beyindeki kimyasal mesajcılar) işleyişinde bozulmalara neden olduğunu ve bunun da ruh halindeki ani değişimlere yol açtığını belirtmektedir.

(Ayşe Candan)