Borçlanma Tuzağına Dikkat!

Araştırmaya göre, bireylerin yüzde 65’i düzenli olarak borç içinde yaşadığını ifade ederken, bu grubun önemli bir kısmı sadece borcun asgari ödeme tutarını karşılayabiliyor. Ayrıca, kredi kartı borçlarını zamanında ödeyemeyen bireyler arasında gecikme faiz oranlarına yetişemeyenlerin sayısı da her geçen gün artıyor. Uzmanlar, bu durumun bir döngü haline gelerek tüketicileri "borçlanma tuzağı" olarak nitelendirilen bir sarmala sürüklediğini belirtti.

Araştırmayı yürüten ekonomi uzmanları, bu sarmalı tetikleyen en büyük etkenlerden birinin yanlış bütçe planlaması ve sorumsuz harcama alışkanlıkları olduğunun altını çizdi. Bunun yanında, bireylerin finansal okuryazarlığının düşük olması da borcu kontrol edilemez bir hale getiriyor. Örneğin, bireylerin büyük bir kısmı kredi kartı kullanımında faiz oranlarının çalışma prensiplerini ya da toplam borç maliyetlerini anlamadığı için gerçek ödeme güçlerini aşan harcamalar yapıyor.

Uzmanlar çözüm yolunda bazı önerilerde bulunuyor. İlk olarak, finansal bilinçlenme konusunda eğitimin arttırılması gerektiği vurgulanıyor. Bunun yanında, bireylerin gelir durumlarına uygun bir bütçe oluşturması ve lüks tüketim yerine ihtiyaçlara odaklanarak birikim yapmayı hedeflemesi öneriliyor. Ayrıca, bankaların daha şeffaf bir kredi yapısına geçerek tüketicilere ödeyebileceklerinden fazla borç vermemesi gerektiği belirtiliyor.

Ekonomik dengelerin sağlanması ve refah seviyesinin artması için borçlanma konusunda bireysel farkındalık olmazsa olmaz bir gereklilik haline gelmiş durumda. Herkesin üzerinde düşen sorumluluğu alarak harcamalarını gözden geçirmesi, yalnızca bireysel değil toplumsal düzeyde de olumlu sonuçlar doğuracaktır.

(Fatma Hatun Altıkardeş)