D vitamini değeriniz 50’nin altına düşmesin

D vitamini eksikliği, dünya genelinde yaygın bir sağlık sorunu olarak kabul ediliyor. Yapılan araştırmalara göre, dünya nüfusunun %40'ından fazlasının D vitamini düzeyi yetersiz. Özellikle kış aylarında güneş ışığından yeterince faydalanamayan bireylerde eksiklik oranları daha yüksek. Harvard Tıp Fakültesi tarafından yürütülen bir çalışmada, D vitamini seviyesinin 50 ng/ml'nin altına düştüğü durumlarda, bağışıklık sisteminin zayıfladığı ve enfeksiyonlara karşı savunmasız hale geldiği gözlemlendi.

D vitamini, kalsiyum ve fosfor gibi minerallerin emilimini artırarak kemik sağlığını destekler. Yale Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada, D vitamini seviyeleri düşük olan bireylerde kemik erimesi (osteoporoz) riskinin %30 oranında arttığı tespit edilmiştir. Özellikle ileri yaş gruplarında, D vitamini eksikliğinin kemik kırıklarına ve ciddi kemik hastalıklarına yol açabileceği vurgulanıyor. Bu nedenle, kemik sağlığını korumak için D vitamini seviyesinin 50 ng/ml’nin altına düşmemesi tavsiye ediliyor.

Bağışıklık sistemi üzerindeki etkileriyle de bilinen D vitamini, özellikle kış aylarında artan soğuk algınlığı, grip ve diğer enfeksiyonlara karşı koruyucu bir kalkan görevi görür. İtalya'da yapılan geniş kapsamlı bir çalışmada, D vitamini eksikliği olan bireylerde solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskinin %60 oranında arttığı belirlendi. Uzmanlar, D vitamini seviyesinin yeterli düzeyde tutulmasının bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve vücudun hastalıklara karşı daha dirençli hale geldiğini ifade ediyor.

D vitamini eksikliğinin, ruh sağlığı üzerinde de olumsuz etkileri bulunuyor. Johns Hopkins Üniversitesi'nin gerçekleştirdiği bir araştırmada, D vitamini düzeyi düşük olan bireylerde depresyon ve anksiyete riskinin yüksek olduğu ortaya çıktı. Araştırmacılar, D vitamini eksikliğinin beyinde serotonin seviyesini azalttığını ve bunun da ruh hali üzerinde olumsuz etkilere yol açtığını belirtiyor. Bu nedenle, psikolojik sağlığın korunması için D vitamini seviyesinin düzenli olarak izlenmesi ve gerektiğinde takviye alınması önemlidir.

(Fatma Hatun Altıkardeş)