Denizler alarm veriyor, asit seviyesi kritik eşiği aştı
Denizler alarm veriyor, asit seviyesi kritik eşiği aştı
Denizler, insan faaliyetleri ve küresel ısınmanın etkisiyle giderek daha büyük bir tehlike ile karşı karşıya. Son yapılan araştırmalara göre, denizlerin asit seviyesi kritik eşiği aşmış durumda. Bu endişe verici gelişme, sadece su altı ekosistemlerini değil, aynı zamanda bu ekosistemlere bağlı olan milyarlarca insanı da doğrudan etkileyebilir.
Haber Giriş Tarihi: 27.06.2025 15:25
Haber Güncellenme Tarihi: 27.06.2025 15:25
Kaynak:
Sema Yüksel Güngörmez
Bilim insanları, denizlerdeki asitlenme sürecinin başlıca sebebini atmosfere salınan karbondioksitin (CO2) bir kısmının okyanuslar tarafından emilmesi olarak açıklıyor. Karbondioksit, su ile kimyasal reaksiyona girerek karbonik asit oluşturuyor ve bu durum deniz suyunun pH seviyesini düşürüyor. Yapılan ölçümlere göre, sanayi devriminden bu yana deniz suyu pH seviyeleri yaklaşık %30 oranında azalmış durumda.
Denizlerdeki asit seviyesindeki artışın en dikkat çeken etkilerinden biri mercan resifleri üzerinde görülüyor. Mercanlar, yüksek asit seviyesi nedeniyle kalsiyum karbonat salgılamakta zorlanıyor ve bu da resiflerin hızla yok olmasına yol açıyor. Resif kaybı, sayısız deniz canlısını barındıran doğal yaşam alanlarını tehdit ettiği gibi balıkçılık sektörüne de büyük bir darbe vurabilir.
Deniz kabukluları ve plankton gibi bazı diğer deniz organizmaları da bu değişimden büyük ölçüde etkileniyor. Deniz ekosisteminin yapı taşı olarak görülen planktonların zarar görmesi domino etkisi yaratarak pek çok türün besin zincirini bozabilir. Bilim insanları, bu değişikliklerin okyanuslardaki biyolojik çeşitliliği tehdit ettiğini ve birçok canlının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurguluyor.
Araştırmalar denizlerdeki asitlenmenin aynı zamanda ekonomik sonuçlar doğurabileceği konusunda da uyarıda bulunuyor. Deniz ürünleri sektörü, özellikle balıkçılık ve kabuklu deniz canlılarının üretimini kapsayan alanlarda ciddi kayıplar yaşayabilir. Bunun yanı sıra sahil turizmi de ekolojik dengenin bozulmasından doğrudan etkilenebilir.
Bilim insanları, denizlerin bu kritik eşikten daha fazla etkilenmemesi için acil önlemler alınması gerektiğini belirtiyor. Atmosferdeki karbon salınımını azaltacak politikaların uygulanması ve yenilenebilir enerjiye geçişin hızlandırılması öneriler arasında yer alıyor. Ayrıca, deniz alanlarının korunması için oluşturulacak özel bölgeler ve toplumsal farkındalık kampanyaları, asitlenme sürecini durduracak çözümler arasında gösteriliyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Denizler alarm veriyor, asit seviyesi kritik eşiği aştı
Denizler, insan faaliyetleri ve küresel ısınmanın etkisiyle giderek daha büyük bir tehlike ile karşı karşıya. Son yapılan araştırmalara göre, denizlerin asit seviyesi kritik eşiği aşmış durumda. Bu endişe verici gelişme, sadece su altı ekosistemlerini değil, aynı zamanda bu ekosistemlere bağlı olan milyarlarca insanı da doğrudan etkileyebilir.
Bilim insanları, denizlerdeki asitlenme sürecinin başlıca sebebini atmosfere salınan karbondioksitin (CO2) bir kısmının okyanuslar tarafından emilmesi olarak açıklıyor. Karbondioksit, su ile kimyasal reaksiyona girerek karbonik asit oluşturuyor ve bu durum deniz suyunun pH seviyesini düşürüyor. Yapılan ölçümlere göre, sanayi devriminden bu yana deniz suyu pH seviyeleri yaklaşık %30 oranında azalmış durumda.
Denizlerdeki asit seviyesindeki artışın en dikkat çeken etkilerinden biri mercan resifleri üzerinde görülüyor. Mercanlar, yüksek asit seviyesi nedeniyle kalsiyum karbonat salgılamakta zorlanıyor ve bu da resiflerin hızla yok olmasına yol açıyor. Resif kaybı, sayısız deniz canlısını barındıran doğal yaşam alanlarını tehdit ettiği gibi balıkçılık sektörüne de büyük bir darbe vurabilir.
Deniz kabukluları ve plankton gibi bazı diğer deniz organizmaları da bu değişimden büyük ölçüde etkileniyor. Deniz ekosisteminin yapı taşı olarak görülen planktonların zarar görmesi domino etkisi yaratarak pek çok türün besin zincirini bozabilir. Bilim insanları, bu değişikliklerin okyanuslardaki biyolojik çeşitliliği tehdit ettiğini ve birçok canlının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurguluyor.
Araştırmalar denizlerdeki asitlenmenin aynı zamanda ekonomik sonuçlar doğurabileceği konusunda da uyarıda bulunuyor. Deniz ürünleri sektörü, özellikle balıkçılık ve kabuklu deniz canlılarının üretimini kapsayan alanlarda ciddi kayıplar yaşayabilir. Bunun yanı sıra sahil turizmi de ekolojik dengenin bozulmasından doğrudan etkilenebilir.
Bilim insanları, denizlerin bu kritik eşikten daha fazla etkilenmemesi için acil önlemler alınması gerektiğini belirtiyor. Atmosferdeki karbon salınımını azaltacak politikaların uygulanması ve yenilenebilir enerjiye geçişin hızlandırılması öneriler arasında yer alıyor. Ayrıca, deniz alanlarının korunması için oluşturulacak özel bölgeler ve toplumsal farkındalık kampanyaları, asitlenme sürecini durduracak çözümler arasında gösteriliyor.
(Sema Yüksel Güngörmez)
Kaynak: Sema Yüksel Güngörmez
En Çok Okunan Haberler