Son yıllarda, dil ve konuşma terapisine olan ihtiyaç dünya genelinde hızla artıyor. Özellikle çocuklar arasında yaygın olarak gözlemlenen konuşma gecikmeleri ve dil bozuklukları, aileleri ve eğitimcileri endişelendiriyor. Türkiye'de de benzer bir artışın gözlendiği bu sorun, uzmanların dikkatini çekiyor ve konuya ilişkin çeşitli araştırmalar yapılıyor.
Haber Giriş Tarihi: 29.09.2024 16:29
Haber Güncellenme Tarihi: 29.09.2024 16:29
Kaynak:
Fatma Hatun ALTIKARDEŞ
Uzmanlar, dijital cihazların aşırı kullanımının ve çocukların sosyal etkileşimde bulunma sürelerinin azalmasının, dil gelişimini olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Özellikle erken çocukluk döneminde dil becerilerinin gelişmesi için yeterli etkileşim sağlanmadığında, konuşma gecikmeleri ve dil bozuklukları daha sık gözlemleniyor.
Türkiye'de yapılan son araştırmalardan biri, ülke genelinde konuşma gecikmesi yaşayan çocuk sayısında yüzde 30'luk bir artış olduğunu ortaya koyuyor. Bu araştırmaya göre, özellikle 3 ila 5 yaş arası çocuklar dil gelişiminde gerilik yaşıyor. Araştırmayı yürüten uzmanlar, konuşma bozukluklarının erken dönemde fark edilmemesinin sorunun ilerlemesine yol açtığını belirtiyor.
Hacettepe Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi Anabilim Dalı'nda yapılan bir çalışmada, 1000 çocuk üzerinde yapılan testler sonucunda, çocukların yüzde 20'sinde konuşma gecikmesi tespit edilmiştir. Bu oran, önceki yıllara kıyasla büyük bir artışı işaret ediyor.
Türkiye genelinde dil ve konuşma terapisine olan talep, sorunların artmasıyla birlikte yükselmiş durumda. Özel klinikler ve hastanelerde bu hizmeti sunan uzmanların sayısı artsa da, özellikle kırsal bölgelerde dil terapistine ulaşmak hala zorlayıcı olabiliyor. Sağlık Bakanlığı bu soruna çözüm üretmek adına, dil ve konuşma terapisi merkezlerinin sayısını artırmayı ve bu alanla ilgili farkındalık çalışmalarını genişletmeyi hedefliyor.
Dil ve konuşma terapistleri, ailelere çocuklarının dil gelişimini desteklemek adına önerilerde bulunuyor. Çocuklarla bol bol kitap okunması, günlük hayatta karşılıklı diyalog kurulması ve çocukların akranlarıyla sosyal etkileşimde bulunmalarının teşvik edilmesi, bu tavsiyeler arasında yer alıyor. Ayrıca, çocukta dil gelişimiyle ilgili bir gecikme veya bozukluk fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulması öneriliyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dil ve konuşma terapisi problemleri artıyor
Son yıllarda, dil ve konuşma terapisine olan ihtiyaç dünya genelinde hızla artıyor. Özellikle çocuklar arasında yaygın olarak gözlemlenen konuşma gecikmeleri ve dil bozuklukları, aileleri ve eğitimcileri endişelendiriyor. Türkiye'de de benzer bir artışın gözlendiği bu sorun, uzmanların dikkatini çekiyor ve konuya ilişkin çeşitli araştırmalar yapılıyor.
Uzmanlar, dijital cihazların aşırı kullanımının ve çocukların sosyal etkileşimde bulunma sürelerinin azalmasının, dil gelişimini olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Özellikle erken çocukluk döneminde dil becerilerinin gelişmesi için yeterli etkileşim sağlanmadığında, konuşma gecikmeleri ve dil bozuklukları daha sık gözlemleniyor.
Türkiye'de yapılan son araştırmalardan biri, ülke genelinde konuşma gecikmesi yaşayan çocuk sayısında yüzde 30'luk bir artış olduğunu ortaya koyuyor. Bu araştırmaya göre, özellikle 3 ila 5 yaş arası çocuklar dil gelişiminde gerilik yaşıyor. Araştırmayı yürüten uzmanlar, konuşma bozukluklarının erken dönemde fark edilmemesinin sorunun ilerlemesine yol açtığını belirtiyor.
Hacettepe Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi Anabilim Dalı'nda yapılan bir çalışmada, 1000 çocuk üzerinde yapılan testler sonucunda, çocukların yüzde 20'sinde konuşma gecikmesi tespit edilmiştir. Bu oran, önceki yıllara kıyasla büyük bir artışı işaret ediyor.
Türkiye genelinde dil ve konuşma terapisine olan talep, sorunların artmasıyla birlikte yükselmiş durumda. Özel klinikler ve hastanelerde bu hizmeti sunan uzmanların sayısı artsa da, özellikle kırsal bölgelerde dil terapistine ulaşmak hala zorlayıcı olabiliyor. Sağlık Bakanlığı bu soruna çözüm üretmek adına, dil ve konuşma terapisi merkezlerinin sayısını artırmayı ve bu alanla ilgili farkındalık çalışmalarını genişletmeyi hedefliyor.
Dil ve konuşma terapistleri, ailelere çocuklarının dil gelişimini desteklemek adına önerilerde bulunuyor. Çocuklarla bol bol kitap okunması, günlük hayatta karşılıklı diyalog kurulması ve çocukların akranlarıyla sosyal etkileşimde bulunmalarının teşvik edilmesi, bu tavsiyeler arasında yer alıyor. Ayrıca, çocukta dil gelişimiyle ilgili bir gecikme veya bozukluk fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulması öneriliyor.
(Fatma Hatun Altıkardeş)
Kaynak: Fatma Hatun ALTIKARDEŞ
En Çok Okunan Haberler