Son yıllarda yaşanan doğal afetler, tarım sektörünün birçok alanını olumsuz etkilediği gibi, dünya çapında milyonlarca insanın günlük hayatında yer eden kahve üretimini de derinden etkiliyor. İklim değişikliği, artan fırtınalar, kuraklıklar ve aşırı yağışlar, kahve üreticisi ülkelerde ciddi verim kayıplarına neden oldu. Kahve severleri olası bir krizle karşı karşıya bırakırken, üretici ülkelerin ekonomilerine de büyük darbe vurdu.
Haber Giriş Tarihi: 24.09.2024 16:19
Haber Güncellenme Tarihi: 24.09.2024 16:20
Kaynak:
Sema Yüksel Güngörmez
Kahve üretimi, özellikle tropikal iklim koşullarına bağlı olan bir tarım faaliyetidir. Ancak küresel iklim değişikliği, kahve yetiştirilen bölgelerde hava koşullarını tahmin edilemez hale getirmiştir. Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) tarafından yayımlanan bir rapora göre, kahve üretimi yapan ülkelerde son 10 yılda sıcaklık artışları, düzensiz yağışlar ve beklenmedik doğal afetler nedeniyle üretim verimliliği %30'a kadar azalmıştır. Özellikle Brezilya, Kolombiya, Etiyopya ve Vietnam gibi başlıca kahve üreticisi ülkelerde kuraklık ve sel gibi aşırı hava olayları, mahsullerin büyük oranda zarar görmesine neden olmuştur.
Brezilya Kahve Enstitüsü (CIC), son iki yılda Brezilya'nın kahve üretiminin oranında düştüğünü rapor etti. 2021 yılında yaşanan şiddetli don ve kuraklık, Brezilya'nın Arabica kahve üretimini ciddi şekilde etkiledi. 2023'te de yine aşırı yağışların etkisiyle mahsuller zarar gördü. Verilere göre ülkede 2024 yılı için kahve üretiminde 'lik bir düşüş bekleniyor.
Dünya Kahve Üreticileri Birliği (WCO) tarafından yapılan bir araştırmada, küresel kahve üretiminin önümüzdeki 20 yıl içinde iklim değişikliği nedeniyle %50'ye kadar azalabileceği öngörülüyor. Özellikle düşük irtifalarda kahve üretimi yapan ülkeler, sıcaklık artışları nedeniyle daha az verimli hale geliyor. Raporda, 2050 yılına kadar kahve üretimi için uygun olan alanların %60 oranında daralabileceği belirtiliyor.
Buna ek olarak, Columbia Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma, özellikle Arabica kahvesi gibi yüksek kaliteli türlerin iklim değişikliğine daha hassas olduğunu ve üretiminin önümüzdeki on yıllarda büyük ölçüde azalabileceğini ortaya koydu. Çalışma, kahve üretim bölgelerinde sıcaklıkların 1°C’lik artışının bile üretimde %6-8 oranında bir düşüşe yol açabileceğini gösteriyor.
Doğal afetlerin kahve üretiminde neden olduğu zararlar sadece tarlalarla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda küresel tedarik zincirinde de aksamalara yol açıyor. Özellikle kahve çekirdeklerinin hasat edilmesi ve işlenmesi sırasında yaşanan gecikmeler, hem kaliteyi düşürüyor hem de fiyatların artmasına neden oluyor. Kahve fiyatlarındaki dalgalanma, küresel pazarda tüketicileri etkilerken, küçük ölçekli üreticilerin geçim kaynakları da tehlikeye giriyor.
Uluslararası Kahve Organizasyonu (ICO) verilerine göre, 2022 yılında küresel kahve fiyatları, doğal afetler nedeniyle %30 oranında artış gösterdi. Kahve çekirdeklerinin tedarikinde yaşanan aksaklıklar, özellikle büyük kahve zincirlerinin maliyetlerini yükseltti ve bu da tüketici fiyatlarına yansıdı. Uzmanlar, fiyatların önümüzdeki yıllarda daha da artabileceği konusunda uyarılarda bulunuyorlar.
Türkiye, kahve kültürü açısından önemli bir ülke olmasına rağmen, kahve üretiminde büyük bir paya sahip değil. Ancak Türkiye, küresel kahve ticaretinde önemli bir tüketici ülke konumunda. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’de kişi başına düşen kahve tüketimi son 10 yılda iki katına çıktı. Kahveye olan bu talep, küresel kahve krizinin Türkiye pazarına da etkilerini hissettireceğini gösteriyor.
2024'ün ilk çeyreğinde kahve ithalatında yaşanan zorluklar, Türkiye’de kahve fiyatlarının %20 oranında artmasına neden oldu. Tüketicilerin kahve zincirlerinde ve marketlerde kahve fiyatlarındaki artışı hissettiği bu dönemde, uzmanlar fiyatların daha da artabileceğini belirtiyor.
Kahve üreticileri, iklim değişikliği ve doğal afetlerin olumsuz etkilerine karşı çözüm arayışlarına girmiş durumda. Yüksek rakımlı bölgelerde kahve üretimine yönelme, daha dayanıklı kahve türlerinin geliştirilmesi ve su yönetimi stratejilerinin iyileştirilmesi gibi önlemler, üreticilerin adaptasyon sağlamaya çalıştığı başlıca yöntemler arasında yer alıyor.
Örneğin, Kolombiya’da hükümet destekli bir proje, çiftçilere iklim değişikliğine dayanıklı kahve fidanları sağlayarak, üretimdeki kayıpları azaltmayı hedefliyor. Kolombiya Kahve Üreticileri Federasyonu bu proje sayesinde üretimde oranında bir artış beklediklerini açıkladı. Bunun yanı sıra, teknolojinin daha etkin kullanılması ve daha iyi erken uyarı sistemlerinin devreye alınması da kahve üreticilerinin gelecekteki riskleri en aza indirme çabalarının bir parçası.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doğal afetler kahve üretimini de vurdu
Son yıllarda yaşanan doğal afetler, tarım sektörünün birçok alanını olumsuz etkilediği gibi, dünya çapında milyonlarca insanın günlük hayatında yer eden kahve üretimini de derinden etkiliyor. İklim değişikliği, artan fırtınalar, kuraklıklar ve aşırı yağışlar, kahve üreticisi ülkelerde ciddi verim kayıplarına neden oldu. Kahve severleri olası bir krizle karşı karşıya bırakırken, üretici ülkelerin ekonomilerine de büyük darbe vurdu.
Kahve üretimi, özellikle tropikal iklim koşullarına bağlı olan bir tarım faaliyetidir. Ancak küresel iklim değişikliği, kahve yetiştirilen bölgelerde hava koşullarını tahmin edilemez hale getirmiştir. Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) tarafından yayımlanan bir rapora göre, kahve üretimi yapan ülkelerde son 10 yılda sıcaklık artışları, düzensiz yağışlar ve beklenmedik doğal afetler nedeniyle üretim verimliliği %30'a kadar azalmıştır. Özellikle Brezilya, Kolombiya, Etiyopya ve Vietnam gibi başlıca kahve üreticisi ülkelerde kuraklık ve sel gibi aşırı hava olayları, mahsullerin büyük oranda zarar görmesine neden olmuştur.
Brezilya Kahve Enstitüsü (CIC), son iki yılda Brezilya'nın kahve üretiminin oranında düştüğünü rapor etti. 2021 yılında yaşanan şiddetli don ve kuraklık, Brezilya'nın Arabica kahve üretimini ciddi şekilde etkiledi. 2023'te de yine aşırı yağışların etkisiyle mahsuller zarar gördü. Verilere göre ülkede 2024 yılı için kahve üretiminde 'lik bir düşüş bekleniyor.
Dünya Kahve Üreticileri Birliği (WCO) tarafından yapılan bir araştırmada, küresel kahve üretiminin önümüzdeki 20 yıl içinde iklim değişikliği nedeniyle %50'ye kadar azalabileceği öngörülüyor. Özellikle düşük irtifalarda kahve üretimi yapan ülkeler, sıcaklık artışları nedeniyle daha az verimli hale geliyor. Raporda, 2050 yılına kadar kahve üretimi için uygun olan alanların %60 oranında daralabileceği belirtiliyor.
Buna ek olarak, Columbia Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma, özellikle Arabica kahvesi gibi yüksek kaliteli türlerin iklim değişikliğine daha hassas olduğunu ve üretiminin önümüzdeki on yıllarda büyük ölçüde azalabileceğini ortaya koydu. Çalışma, kahve üretim bölgelerinde sıcaklıkların 1°C’lik artışının bile üretimde %6-8 oranında bir düşüşe yol açabileceğini gösteriyor.
Doğal afetlerin kahve üretiminde neden olduğu zararlar sadece tarlalarla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda küresel tedarik zincirinde de aksamalara yol açıyor. Özellikle kahve çekirdeklerinin hasat edilmesi ve işlenmesi sırasında yaşanan gecikmeler, hem kaliteyi düşürüyor hem de fiyatların artmasına neden oluyor. Kahve fiyatlarındaki dalgalanma, küresel pazarda tüketicileri etkilerken, küçük ölçekli üreticilerin geçim kaynakları da tehlikeye giriyor.
Uluslararası Kahve Organizasyonu (ICO) verilerine göre, 2022 yılında küresel kahve fiyatları, doğal afetler nedeniyle %30 oranında artış gösterdi. Kahve çekirdeklerinin tedarikinde yaşanan aksaklıklar, özellikle büyük kahve zincirlerinin maliyetlerini yükseltti ve bu da tüketici fiyatlarına yansıdı. Uzmanlar, fiyatların önümüzdeki yıllarda daha da artabileceği konusunda uyarılarda bulunuyorlar.
Türkiye, kahve kültürü açısından önemli bir ülke olmasına rağmen, kahve üretiminde büyük bir paya sahip değil. Ancak Türkiye, küresel kahve ticaretinde önemli bir tüketici ülke konumunda. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’de kişi başına düşen kahve tüketimi son 10 yılda iki katına çıktı. Kahveye olan bu talep, küresel kahve krizinin Türkiye pazarına da etkilerini hissettireceğini gösteriyor.
2024'ün ilk çeyreğinde kahve ithalatında yaşanan zorluklar, Türkiye’de kahve fiyatlarının %20 oranında artmasına neden oldu. Tüketicilerin kahve zincirlerinde ve marketlerde kahve fiyatlarındaki artışı hissettiği bu dönemde, uzmanlar fiyatların daha da artabileceğini belirtiyor.
Kahve üreticileri, iklim değişikliği ve doğal afetlerin olumsuz etkilerine karşı çözüm arayışlarına girmiş durumda. Yüksek rakımlı bölgelerde kahve üretimine yönelme, daha dayanıklı kahve türlerinin geliştirilmesi ve su yönetimi stratejilerinin iyileştirilmesi gibi önlemler, üreticilerin adaptasyon sağlamaya çalıştığı başlıca yöntemler arasında yer alıyor.
Örneğin, Kolombiya’da hükümet destekli bir proje, çiftçilere iklim değişikliğine dayanıklı kahve fidanları sağlayarak, üretimdeki kayıpları azaltmayı hedefliyor. Kolombiya Kahve Üreticileri Federasyonu bu proje sayesinde üretimde oranında bir artış beklediklerini açıkladı. Bunun yanı sıra, teknolojinin daha etkin kullanılması ve daha iyi erken uyarı sistemlerinin devreye alınması da kahve üreticilerinin gelecekteki riskleri en aza indirme çabalarının bir parçası.
(Sema Yüksel Güngörmez)
Kaynak: Sema Yüksel Güngörmez
En Çok Okunan Haberler