Dolar ve euro tarihi zirvede

Ekonomi uzmanlarına göre döviz kurlarındaki bu yükselişte küresel ekonomik konjonktür büyük bir rol oynuyor. ABD Merkez Bankası'nın (FED) faiz artırımları, gelişmekte olan ülkeler üzerindeki sermaye akışlarını olumsuz etkiliyor. Bunun yanı sıra Avrupa Merkez Bankası'nın Euro Bölgesi'ndeki enflasyonu kontrol altına almak amacıyla sert sıkılaşma politikaları uyguladığı bir dönemde, global yatırımcılar güvenli liman olarak gördükleri dolara ve euroya yöneliyor.

Ülke içerisinde mevcut makroekonomik koşullar da bu durum üzerinde etkili. Uzman görüşlerine göre, yüksek enflasyon, dış ticaret açığı ve artan enerji maliyetleri gibi nedenler Türk lirasında değer kaybını hızlandırıyor. Tüm bunlara ek olarak, politika kararlarının etkileri de piyasalarda yakından izleniyor.

Döviz kurlarındaki bu tür ani yükselişler sadece finans dünyasında değil, günlük hayatın pek çok alanında hissediliyor. İthal ürün fiyatlarının artışı, temel tüketim mallarına zam olarak yansırken; iş dünyasında özellikle ihracat odaklı şirketlerin maliyet planlamalarını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor.

Araştırma bulguları gösteriyor ki, son aylarda birçok küçük ve orta ölçekli işletme, artan döviz maliyetleri nedeniyle finansal dar boğazla karşı karşıya. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) yayınladığı son veriler de ekonomik kırılganlığın geniş kesimlere yansıdığını ortaya koyuyor. Öte yandan, turizm gibi döviz gelirine odaklı sektörlerin bu durumdan daha olumlu bir şekilde etkilendiği görülüyor.

Uzmanlar uyarıyor! Döviz kurundaki bu dalgalanmaların sadece kısa vadeli değil, uzun vadeli etkileri de dikkate alınmalı. Hedeflenen ekonomik iyileşmenin sağlanması için piyasayı rahatlatacak sürdürülebilir politikaların hayata geçirilmesi gerektiği sıklıkla vurgulanıyor.

(Özkan Güngörmez)