Dünyada 15 milyondan fazla kişi omurilik hasarıyla yaşıyor

 Omurilik hasarının en yaygın nedenleri arasında trafik kazaları, spor yaralanmaları, düşmeler ve şiddet olayları yer alıyor. Bunun yanı sıra tümörler, enfeksiyonlar ve dejeneratif hastalıklar da omuriliği etkileyebiliyor.
  Dünya genelinde, özellikle gelişmekte olan ülkelerde trafik kazaları omurilik hasarının başlıca sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor. WHO'nun verilerine göre, her yıl milyonlarca kişi trafik kazaları sonucu omurilik yaralanmalarıyla karşı karşıya kalıyor.
  Yüksek riskli sporlar, özellikle futbol, kayak, dalış gibi aktiviteler, omurilik hasarına neden olabiliyor. Spor yaralanmaları, genç nüfus arasında omurilik hasarının yaygın bir nedeni olarak biliniyor.
  Yaşlanmaya bağlı olarak gelişen omurilik dejenerasyonu, yaşlı bireylerde görülen bir diğer yaygın omurilik hasarı sebebidir. Özellikle omurga disklerinin aşınması ve omurga kanalı daralması, sinirlerin sıkışmasına neden olarak ciddi sorunlar yaratabiliyor.
Omurilik hasarının tam anlamıyla tedavi edilmesi, sinir hücrelerinin kendini yenileyememesi nedeniyle hala büyük bir zorluk teşkil ediyor. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, bu alanda umut verici gelişmelerin olduğunu gösteriyor.
  Kök hücrelerin omurilikte hasar gören sinir dokusunu onarma potansiyeli, araştırmacılar tarafından dikkatle inceleniyor. California Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmada, kök hücre tedavilerinin sinir hücrelerinin rejenerasyonunu hızlandırabileceği ve hareket kabiliyetini kısmen geri kazandırabileceği bulgulanmıştır. Ancak bu tedavi yöntemi hala deneme aşamasında ve yaygın kullanımı için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.
  Nöral protez teknolojisi, sinir sistemini yeniden aktive ederek hasarlı omurilik bölgelerinin üstesinden gelmeyi amaçlıyor. Lozan Politeknik Üniversitesi'nden araştırmacılar, omurilik hasarına uğrayan kişiler üzerinde denedikleri bir protez sistemi ile belirli hareket fonksiyonlarını geri kazandırmada başarı elde etti. Bu teknolojinin geliştirilmesiyle, omurilik hasarı olan kişilerin yaşam kalitesinde ciddi bir iyileşme sağlanabilir.
Omurilik hasarı yaşayan bireylerin yaşam kalitesini artırmada rehabilitasyon kritik bir rol oynuyor. Ancak bu süreç, hem fiziksel hem de psikolojik zorluklar içeriyor.
  Omurilik hasarı sonrası uygulanan fizik tedavi ve rehabilitasyon, hastaların kas gücünü yeniden kazanması, günlük aktivitelerine adapte olması ve bağımsızlıklarını geri kazanmalarında büyük önem taşıyor. Fiziksel rehabilitasyon merkezlerinin ve uzmanlarının sayısının arttırılması, bu hastaların daha etkin bir şekilde tedavi edilmesini sağlayabilir.
  Omurilik hasarı, bireylerin psikolojik sağlığını da derinden etkiliyor. Depresyon, anksiyete ve uyum sorunları, omurilik hasarı geçiren bireylerde yaygın olarak görülüyor. Psikolojik destek programları, bireylerin bu süreci daha rahat atlatmalarına yardımcı olabilir.
Dünya genelinde omurilik hasarına yönelik tedavi ve rehabilitasyon olanakları ülkeden ülkeye büyük farklılıklar gösteriyor. Gelişmiş ülkelerde bu alanda kapsamlı sağlık hizmetleri sunulurken, gelişmekte olan ülkelerde tedaviye erişim sınırlı olabiliyor.
  Amerika Birleşik Devletleri, omurilik hasarı tedavisinde dünya çapında en gelişmiş merkezlere sahip ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. Modern rehabilitasyon merkezleri ve gelişmiş cerrahi yöntemler, bu alanda ileri düzeyde hizmet veriyor.
  Gelişmekte olan ülkelerden Hindistan, omurilik hasarı tedavisinde ciddi zorluklar yaşıyor. Özellikle kırsal bölgelerde, hastaların uygun rehabilitasyon hizmetlerine erişimi sınırlı kalıyor. Ancak son yıllarda bu alanda çeşitli sağlık programlarıyla farkındalık artırılmaya çalışılıyor.

(Dilvin Altıkardeş)