Son yıllarda giderek yaygınlaşan e-sigara kullanımı, özellikle gençler arasında alarm verici bir seviyeye ulaştı. "Daha az zararlı" algısıyla pazarlanan bu ürünler, yapılan son araştırmalara göre ciddi sağlık risklerini de beraberinde getiriyor. Uzmanlar, e-sigaranın hem fiziksel hem de psikolojik bağımlılık yaratabileceği konusunda uyarıda bulunurken, gençleri bu tehlikelerden korumak için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Haber Giriş Tarihi: 06.05.2025 13:26
Haber Güncellenme Tarihi: 06.05.2025 13:27
Kaynak:
Dilvin ALTIKARDEŞ
Amerika’da yapılan geniş çaplı bir araştırmaya göre, 14-18 yaş arası gençlerin yüzde 30’u en az bir kez e-sigara kullandığını belirtti. Aynı çalışmada, düzenli kullanıcıların yüzde 50’sinde nefes darlığı, kuru öksürük ve göğüs ağrısı gibi semptomlar görüldüğü belirtildi. Araştırmacılar, özellikle genç yaş gruplarının e-sigaralarda bulunan tatlandırıcı kimyasallara ve nikotine karşı daha savunmasız olduğunun altını çizdi. Araştırmacılar ayrıca, bu ürünlerin uzun vadeli zararlarının henüz tam anlamıyla bilinmemesine rağmen, mevcut bulguların endişe verici düzeyde olduğunu ifade etti.
Türkiye'de de durum farklı değil. Türk Sağlık Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen bir araştırma, ülke genelinde e-sigara kullanım oranlarının son beş yılda yüzde 60 arttığını ortaya koydu. Uzmanlar, sosyal medya üzerinden yapılan tanıtımların ve aromalı ürünlerin cazip tasarımlarının gençleri hedef aldığını söylüyor.
Uzmanların üzerinde durduğu bir diğer konu ise psikolojik etkiler. Psikiyatristlere göre e-sigara kullanımı yalnızca fiziksel bağımlılık yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda stresle başa çıkma mekanizması gibi algılanarak zihinsel bir bağımlılığı da tetikliyor.
E-sigara kullanımının önüne geçmek adına yasal düzenlemeler de gündemde. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise üye ülkeleri, nikotin ürünlerinin reklam ve satış politikalarını sıkı şekilde kontrol altına almaya çağırıyor. Uzmanlar ise ailelerin, eğitimcilerin ve sağlık profesyonellerinin iş birliğiyle bu sorunun çözümünde kritik rol oynayacağına inanıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
E-sigara gençleri vurmaya devam ediyor
Son yıllarda giderek yaygınlaşan e-sigara kullanımı, özellikle gençler arasında alarm verici bir seviyeye ulaştı. "Daha az zararlı" algısıyla pazarlanan bu ürünler, yapılan son araştırmalara göre ciddi sağlık risklerini de beraberinde getiriyor. Uzmanlar, e-sigaranın hem fiziksel hem de psikolojik bağımlılık yaratabileceği konusunda uyarıda bulunurken, gençleri bu tehlikelerden korumak için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Amerika’da yapılan geniş çaplı bir araştırmaya göre, 14-18 yaş arası gençlerin yüzde 30’u en az bir kez e-sigara kullandığını belirtti. Aynı çalışmada, düzenli kullanıcıların yüzde 50’sinde nefes darlığı, kuru öksürük ve göğüs ağrısı gibi semptomlar görüldüğü belirtildi. Araştırmacılar, özellikle genç yaş gruplarının e-sigaralarda bulunan tatlandırıcı kimyasallara ve nikotine karşı daha savunmasız olduğunun altını çizdi. Araştırmacılar ayrıca, bu ürünlerin uzun vadeli zararlarının henüz tam anlamıyla bilinmemesine rağmen, mevcut bulguların endişe verici düzeyde olduğunu ifade etti.
Türkiye'de de durum farklı değil. Türk Sağlık Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen bir araştırma, ülke genelinde e-sigara kullanım oranlarının son beş yılda yüzde 60 arttığını ortaya koydu. Uzmanlar, sosyal medya üzerinden yapılan tanıtımların ve aromalı ürünlerin cazip tasarımlarının gençleri hedef aldığını söylüyor.
Uzmanların üzerinde durduğu bir diğer konu ise psikolojik etkiler. Psikiyatristlere göre e-sigara kullanımı yalnızca fiziksel bağımlılık yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda stresle başa çıkma mekanizması gibi algılanarak zihinsel bir bağımlılığı da tetikliyor.
E-sigara kullanımının önüne geçmek adına yasal düzenlemeler de gündemde. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise üye ülkeleri, nikotin ürünlerinin reklam ve satış politikalarını sıkı şekilde kontrol altına almaya çağırıyor. Uzmanlar ise ailelerin, eğitimcilerin ve sağlık profesyonellerinin iş birliğiyle bu sorunun çözümünde kritik rol oynayacağına inanıyor.
(Dilvin Altıkardeş)
Kaynak: Dilvin ALTIKARDEŞ
En Çok Okunan Haberler