Son yıllarda e-ticaret sektörünün hızla büyümesiyle birlikte, tüketici alışkanlıkları da dönüşüm geçiriyor. Türkiye'de e-ticaret hacmi pandemi süreciyle beraber katlanarak artarken, bu büyümeyle paralel olarak çeşitli sorunlar da ortaya çıkmaya başladı. Özellikle ürün iadeleri, hem tüketiciler hem de satıcılar için önemli bir kriz hâline gelmiş durumda.
Haber Giriş Tarihi: 16.08.2025 12:48
Haber Güncellenme Tarihi: 16.08.2025 12:49
Kaynak:
Özkan GÜNGÖRMEZ
Türkiye E-Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) tarafından yapılan araştırmaya göre, 2022'de toplam e-ticaret işlemlerinin %30'una yakını ürün iadesiyle sonuçlandı. Bu oran, sektörün hızla büyümesine karşın altyapısal hazırlıkların yeterince tamamlanmadığını gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre, iade taleplerinin başlıca sebebi, tüketicinin beklediği kaliteyi karşılamayan ürünler ve yanlış gönderimler olarak öne çıkıyor. Ancak tüketicilerin cayma hakkını kullanma oranı da ciddi şekilde yükselmiş durumda: Her beş alışverişten birinde alıcılar, üründen herhangi bir sorun olmasa dahi iade yoluna gidiyor.
E-ticaret platformlarının sıklıkla şikayet ettiği diğer bir konu ise, iade sürecindeki lojistik maliyetler. Uzmanların hesaplamalarına göre, her bir ürün iadesi hem satıcı hem de platform için yeniden ambalajlama, depolama ve nakliye gibi ek giderleri beraberinde getiriyor. Bu durum, özellikle kârlılığın düşük olduğu sektörlerde ciddi bir yük oluşturuyor. Ayrıca geri gönderilen ürünlerin büyük bir kısmının yeniden satılamaması veya zarar görmüş olması, işletmelerde stok yönetimini zorlaştırıyor.
Öte yandan, tüketiciler açısından bakıldığında, sık tekrar eden iade süreçleri güven kaybına ve memnuniyetsizliğe yol açabiliyor. Tüketici bazlı yapılan bir anketin sonuçlarına göre katılımcıların %45'i, "beklenenden farklı bir ürünle karşılaştıklarını" dile getirirken %39'u, görsel ve açıklama uyuşmazlığından şikayetçi olduğunu belirtiyor. Bunun yanı sıra genişleyen e-ticaret pazarında dolandırıcılık vakalarının artış göstermesi de iadelerin gerekçelerinden biri olarak ortaya çıkıyor.
Bu sorunun çözümü adına çeşitli öneriler geliştiriliyor. Uzmanlar, firmaların daha transparan ürün tanıtımları yapması gerektiğini vurguluyor. Ürün tanıtım görsellerinin gerçeği yansıtması ve açık bilgi sunulması hem tüketici beklentilerini daha iyi yönetebilir hem de iade oranını azaltabilir. Ayrıca kargo firmalarıyla etkin bir entegrasyon sağlanarak iade lojistiğinin daha verimli hale getirilmesi de çözüm önerileri arasında yer alıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
E-Ticarette İade Krizi
Son yıllarda e-ticaret sektörünün hızla büyümesiyle birlikte, tüketici alışkanlıkları da dönüşüm geçiriyor. Türkiye'de e-ticaret hacmi pandemi süreciyle beraber katlanarak artarken, bu büyümeyle paralel olarak çeşitli sorunlar da ortaya çıkmaya başladı. Özellikle ürün iadeleri, hem tüketiciler hem de satıcılar için önemli bir kriz hâline gelmiş durumda.
Türkiye E-Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) tarafından yapılan araştırmaya göre, 2022'de toplam e-ticaret işlemlerinin %30'una yakını ürün iadesiyle sonuçlandı. Bu oran, sektörün hızla büyümesine karşın altyapısal hazırlıkların yeterince tamamlanmadığını gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre, iade taleplerinin başlıca sebebi, tüketicinin beklediği kaliteyi karşılamayan ürünler ve yanlış gönderimler olarak öne çıkıyor. Ancak tüketicilerin cayma hakkını kullanma oranı da ciddi şekilde yükselmiş durumda: Her beş alışverişten birinde alıcılar, üründen herhangi bir sorun olmasa dahi iade yoluna gidiyor.
E-ticaret platformlarının sıklıkla şikayet ettiği diğer bir konu ise, iade sürecindeki lojistik maliyetler. Uzmanların hesaplamalarına göre, her bir ürün iadesi hem satıcı hem de platform için yeniden ambalajlama, depolama ve nakliye gibi ek giderleri beraberinde getiriyor. Bu durum, özellikle kârlılığın düşük olduğu sektörlerde ciddi bir yük oluşturuyor. Ayrıca geri gönderilen ürünlerin büyük bir kısmının yeniden satılamaması veya zarar görmüş olması, işletmelerde stok yönetimini zorlaştırıyor.
Öte yandan, tüketiciler açısından bakıldığında, sık tekrar eden iade süreçleri güven kaybına ve memnuniyetsizliğe yol açabiliyor. Tüketici bazlı yapılan bir anketin sonuçlarına göre katılımcıların %45'i, "beklenenden farklı bir ürünle karşılaştıklarını" dile getirirken %39'u, görsel ve açıklama uyuşmazlığından şikayetçi olduğunu belirtiyor. Bunun yanı sıra genişleyen e-ticaret pazarında dolandırıcılık vakalarının artış göstermesi de iadelerin gerekçelerinden biri olarak ortaya çıkıyor.
Bu sorunun çözümü adına çeşitli öneriler geliştiriliyor. Uzmanlar, firmaların daha transparan ürün tanıtımları yapması gerektiğini vurguluyor. Ürün tanıtım görsellerinin gerçeği yansıtması ve açık bilgi sunulması hem tüketici beklentilerini daha iyi yönetebilir hem de iade oranını azaltabilir. Ayrıca kargo firmalarıyla etkin bir entegrasyon sağlanarak iade lojistiğinin daha verimli hale getirilmesi de çözüm önerileri arasında yer alıyor.
(Özkan Güngörmez)
Kaynak: Özkan GÜNGÖRMEZ
En Çok Okunan Haberler