Dünyanın dört bir yanında gençlik politikaları, zamanın ruhuna ve toplumsal ihtiyaçlara yanıt verecek biçimde sürekli bir dönüşüm içinde. Genç nüfusun dinamik yapısı, onların ilgilerini, beklentilerini ve ihtiyaçlarını belirli aralıklarla yeniden değerlendirmeyi zorunlu kılıyor. Güncel araştırmalar, gençlerin değişen bakış açılarını ve sorunlarını anlamada önemli bir rehber görevi görüyor.
Haber Giriş Tarihi: 23.05.2025 14:27
Haber Güncellenme Tarihi: 23.05.2025 14:28
Kaynak:
Sema Yüksel Güngörmez
Son yıllardaki araştırmalara göre, gençler sadece kariyer olanakları ve eğitimle değil; aynı zamanda çevre sorunları, eşitlik, sosyal adalet ve dijital haklarla daha yakından ilgileniyor. Örneğin, 2023 yılında yapılan kapsamlı bir çalışma gençlerin yüzde 70'inin çevresel sürdürülebilirliği ciddi bir endişe olarak gördüğünü ortaya koydu. Bu da hükümetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının gençlere yönelik çevre bilinçlendirme programlarına ağırlık vermesine neden oldu. Aynı araştırma, gençlerin yalnızca tüketim alışkanlıklarında değil, yaşam tarzlarında da daha sürdürülebilir bir yaklaşımı benimsediğini ortaya çıkardı.
Bir başka dikkat çekici bulgu ise gençlerin toplumsal eşitlik üzerine olan hassasiyetiyle ilgili. Araştırmalar, farklı sosyal gruplardan gelen gençlerin cinsiyet eşitliği, LGBTI+ hakları ve etnik farklılıklara yönelik önyargıları kırma konusunda politikaların daha kapsayıcı olmasını talep ettiğini gösteriyor. Bu doğrultuda, özellikle Avrupa ülkelerinde gençlik politikalarında daha çok çeşitliliği destekleyici adımlar atılmaya başlandı.
Türkiye’ye baktığımızda ise gençlerin en büyük öncelikleri arasında işsizlikle mücadele ve kaliteli eğitime erişim yer alıyor. TÜİK'in yayınladığı son verilere göre 15-24 yaş arasındaki gençlerin istihdam oranı tüm çabalara rağmen hâlâ istenen seviyede değil. Bu durum, gençlik politikalarının yeniden şekillendirilmesi gerektiğine işaret ediyor. Özellikle teknoloji alanında hızla büyüyen girişimler ve inovasyon merkezleri, gençler için umut vaat eden yeni istihdam alanları oluşturuyor.
Yine dijitalleşmenin gençlerin yaşamında giderek daha büyük bir yer tutması, siyasetten eğitime kadar birçok alanda politika belirleyicilerin bu değişime ayak uydurmasını gerektiriyor. Gençler arasında sosyal medya, bilgi paylaşımı ve etkili iletişim için hayati bir araç olarak görülürken, aynı zamanda dijital haklar ve güvenlik konularına dair artan bir bilinç söz konusu. Bu durum, internetin özgürleştiren yanı kadar kontrol mekanizmalarının potansiyel zararına da dikkat çekilmesini sağlıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Gençlik politikalarında değişim
Dünyanın dört bir yanında gençlik politikaları, zamanın ruhuna ve toplumsal ihtiyaçlara yanıt verecek biçimde sürekli bir dönüşüm içinde. Genç nüfusun dinamik yapısı, onların ilgilerini, beklentilerini ve ihtiyaçlarını belirli aralıklarla yeniden değerlendirmeyi zorunlu kılıyor. Güncel araştırmalar, gençlerin değişen bakış açılarını ve sorunlarını anlamada önemli bir rehber görevi görüyor.
Son yıllardaki araştırmalara göre, gençler sadece kariyer olanakları ve eğitimle değil; aynı zamanda çevre sorunları, eşitlik, sosyal adalet ve dijital haklarla daha yakından ilgileniyor. Örneğin, 2023 yılında yapılan kapsamlı bir çalışma gençlerin yüzde 70'inin çevresel sürdürülebilirliği ciddi bir endişe olarak gördüğünü ortaya koydu. Bu da hükümetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının gençlere yönelik çevre bilinçlendirme programlarına ağırlık vermesine neden oldu. Aynı araştırma, gençlerin yalnızca tüketim alışkanlıklarında değil, yaşam tarzlarında da daha sürdürülebilir bir yaklaşımı benimsediğini ortaya çıkardı.
Bir başka dikkat çekici bulgu ise gençlerin toplumsal eşitlik üzerine olan hassasiyetiyle ilgili. Araştırmalar, farklı sosyal gruplardan gelen gençlerin cinsiyet eşitliği, LGBTI+ hakları ve etnik farklılıklara yönelik önyargıları kırma konusunda politikaların daha kapsayıcı olmasını talep ettiğini gösteriyor. Bu doğrultuda, özellikle Avrupa ülkelerinde gençlik politikalarında daha çok çeşitliliği destekleyici adımlar atılmaya başlandı.
Türkiye’ye baktığımızda ise gençlerin en büyük öncelikleri arasında işsizlikle mücadele ve kaliteli eğitime erişim yer alıyor. TÜİK'in yayınladığı son verilere göre 15-24 yaş arasındaki gençlerin istihdam oranı tüm çabalara rağmen hâlâ istenen seviyede değil. Bu durum, gençlik politikalarının yeniden şekillendirilmesi gerektiğine işaret ediyor. Özellikle teknoloji alanında hızla büyüyen girişimler ve inovasyon merkezleri, gençler için umut vaat eden yeni istihdam alanları oluşturuyor.
Yine dijitalleşmenin gençlerin yaşamında giderek daha büyük bir yer tutması, siyasetten eğitime kadar birçok alanda politika belirleyicilerin bu değişime ayak uydurmasını gerektiriyor. Gençler arasında sosyal medya, bilgi paylaşımı ve etkili iletişim için hayati bir araç olarak görülürken, aynı zamanda dijital haklar ve güvenlik konularına dair artan bir bilinç söz konusu. Bu durum, internetin özgürleştiren yanı kadar kontrol mekanizmalarının potansiyel zararına da dikkat çekilmesini sağlıyor.
(Sema Yüksel Güngörmez)
Kaynak: Sema Yüksel Güngörmez
En Çok Okunan Haberler