Son yıllarda sağlık alanında yapılan araştırmalar, kalıcı fonksiyon kaybına yol açabilecek çeşitli hastalıklar ve durumlar üzerine önemli bulgular ortaya koyuyor. Özellikle kas ve iskelet sistemi hastalıkları, sinirsel bozukluklar ve tedavi edilmeyen kronik rahatsızlıklar kalıcı hasarlara neden olabilir.
Haber Giriş Tarihi: 23.09.2024 14:16
Haber Güncellenme Tarihi: 23.09.2024 14:17
Kaynak:
Sercan USLUBAŞ
Kalıcı fonksiyon kaybının en yaygın nedenlerinden biri kas ve iskelet sistemi hastalıklarıdır. Özellikle osteoartrit, disk hernisi ve osteoporoz gibi rahatsızlıklar, tedavi edilmezse hareket kabiliyetini kısıtlayabilir ve uzun vadede kalıcı hasara neden olabilir. Birleşik Krallık'ta yapılan bir çalışmada, dünya genelinde 60 yaş üstü bireylerde osteoartritin en yaygın sakatlık nedenlerinden biri olduğu vurgulanmıştır. Tedavi edilmediği takdirde, bu tür hastalıklar kalıcı sakatlıklara ve fonksiyon kaybına yol açabilir.
Sinir sistemi üzerinde yapılan araştırmalar, kalıcı fonksiyon kaybının bir diğer önemli kaynağı olarak öne çıkmaktadır. Özellikle Multiple Skleroz (MS) ve Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS) gibi hastalıklar, sinir hücrelerinin fonksiyonunu kaybetmesi sonucunda ciddi nörolojik hasara yol açar. 2023 yılında Amerikan Nöroloji Derneği tarafından yayımlanan bir rapor, ALS hastalarının %70'inden fazlasının hastalığın ileri aşamalarında kalıcı fonksiyon kaybı yaşadığını ortaya koymuştur.
Diyabet, kalp hastalıkları ve böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıklar da kalıcı fonksiyon kaybına neden olabilir. Diyabet, özellikle kontrol altına alınmadığında periferik nöropati ve diyabetik ayak gibi ciddi komplikasyonlara yol açarak hastaların hareket kabiliyetini ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Yale Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, uzun süreli diyabetin, hastaların %25'inde geri dönülmez fonksiyon kaybına neden olduğunu ortaya koymuştur.
Kalıcı fonksiyon kaybının önlenmesinde erken teşhis ve tedavi büyük önem taşımaktadır. Araştırmalar, birçok durumda erken müdahale ile hastalığın ilerleyişinin durdurulabileceğini ve hasarın önlenebileceğini göstermektedir. Bununla birlikte, fizyoterapi ve rehabilitasyon yöntemleri de kalıcı hasar riskini azaltmada önemli rol oynar.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kalıcı fonksiyon kaybına neden olabilir!
Son yıllarda sağlık alanında yapılan araştırmalar, kalıcı fonksiyon kaybına yol açabilecek çeşitli hastalıklar ve durumlar üzerine önemli bulgular ortaya koyuyor. Özellikle kas ve iskelet sistemi hastalıkları, sinirsel bozukluklar ve tedavi edilmeyen kronik rahatsızlıklar kalıcı hasarlara neden olabilir.
Kalıcı fonksiyon kaybının en yaygın nedenlerinden biri kas ve iskelet sistemi hastalıklarıdır. Özellikle osteoartrit, disk hernisi ve osteoporoz gibi rahatsızlıklar, tedavi edilmezse hareket kabiliyetini kısıtlayabilir ve uzun vadede kalıcı hasara neden olabilir. Birleşik Krallık'ta yapılan bir çalışmada, dünya genelinde 60 yaş üstü bireylerde osteoartritin en yaygın sakatlık nedenlerinden biri olduğu vurgulanmıştır. Tedavi edilmediği takdirde, bu tür hastalıklar kalıcı sakatlıklara ve fonksiyon kaybına yol açabilir.
Sinir sistemi üzerinde yapılan araştırmalar, kalıcı fonksiyon kaybının bir diğer önemli kaynağı olarak öne çıkmaktadır. Özellikle Multiple Skleroz (MS) ve Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS) gibi hastalıklar, sinir hücrelerinin fonksiyonunu kaybetmesi sonucunda ciddi nörolojik hasara yol açar. 2023 yılında Amerikan Nöroloji Derneği tarafından yayımlanan bir rapor, ALS hastalarının %70'inden fazlasının hastalığın ileri aşamalarında kalıcı fonksiyon kaybı yaşadığını ortaya koymuştur.
Diyabet, kalp hastalıkları ve böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıklar da kalıcı fonksiyon kaybına neden olabilir. Diyabet, özellikle kontrol altına alınmadığında periferik nöropati ve diyabetik ayak gibi ciddi komplikasyonlara yol açarak hastaların hareket kabiliyetini ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Yale Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, uzun süreli diyabetin, hastaların %25'inde geri dönülmez fonksiyon kaybına neden olduğunu ortaya koymuştur.
Kalıcı fonksiyon kaybının önlenmesinde erken teşhis ve tedavi büyük önem taşımaktadır. Araştırmalar, birçok durumda erken müdahale ile hastalığın ilerleyişinin durdurulabileceğini ve hasarın önlenebileceğini göstermektedir. Bununla birlikte, fizyoterapi ve rehabilitasyon yöntemleri de kalıcı hasar riskini azaltmada önemli rol oynar.
(Sercan Uslubaş)
Kaynak: Sercan USLUBAŞ
En Çok Okunan Haberler