Türkiye, Avrupa Birliği ülkeleri ile karşılaştırıldığında kalp krizi sonrası ölümlerde en yüksek orana sahip ülke olarak öne çıkıyor.
Haber Giriş Tarihi: 29.01.2025 15:15
Haber Güncellenme Tarihi: 29.01.2025 15:16
Kaynak:
Sema Yüksel Güngörmez
Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin (ESC) yayınladığı son rapora göre, Türkiye’de kalp krizi geçiren hastaların ilk 30 gün içinde ölüm oranı AB ortalamasının üzerinde seyrediyor. Uzmanlar, bu durumun başlıca nedenleri arasında yaşam tarzı, geç müdahale ve sağlık hizmetlerine erişimdeki eksiklikleri gösteriyor.
ESC’nin 2024 verilerine göre Türkiye’de kalp krizi sonrası ilk 30 gün içinde ölüm oranı %12 ile Avrupa’nın en yüksek seviyesi olarak kaydedildi. Bu oran, Almanya’da %6, Fransa’da %5,5 ve İspanya’da %4 seviyelerinde bulunuyor.
Uzmanlar, “Bu rakamlar endişe verici. Avrupa’da kalp krizi sonrası hayatta kalma oranı giderek artarken, Türkiye’de durum tersine ilerliyor. Bunun temel nedenleri arasında sigara tüketimi, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam ve hastaneye geç başvuru yer alıyor” diyor.
Kalp krizi geçiren hastaların hızlı bir şekilde sağlık kuruluşlarına ulaştırılması hayati önem taşıyor. Ancak Türkiye’de birçok hasta, belirtileri görmezden gelerek ya da hastane mesafesi nedeniyle geç başvuruyor.
Kalp krizi sonrası ölümlerin yüksek olmasında Türkiye’nin yaşam tarzı alışkanlıkları da büyük rol oynuyor. Uzmanlar, özellikle sigara ve yüksek tansiyonun en büyük risk faktörleri arasında olduğunu belirtiyor.
Türkiye’de:
-Sigara kullanım oranı %27 (AB ortalaması %18)
-Hipertansiyon hastalarının oranı %31 (AB ortalaması %25)
-Obezite oranı %32 (AB ortalaması %22)
Beslenme alışkanlıkları da bir diğer önemli faktör. Fast-food tüketimi ve işlenmiş gıdaların fazla tüketilmesi, kalp sağlığını tehdit eden unsurlar arasında yer alıyor.
Uzmanlar, Türkiye’de kalp krizi sonrası ölüm oranlarını düşürmek için sağlık politikalarında yeni düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirtiyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kalp Krizi Sonrası Ölümlerde AB Birincisiyiz
Türkiye, Avrupa Birliği ülkeleri ile karşılaştırıldığında kalp krizi sonrası ölümlerde en yüksek orana sahip ülke olarak öne çıkıyor.
Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin (ESC) yayınladığı son rapora göre, Türkiye’de kalp krizi geçiren hastaların ilk 30 gün içinde ölüm oranı AB ortalamasının üzerinde seyrediyor. Uzmanlar, bu durumun başlıca nedenleri arasında yaşam tarzı, geç müdahale ve sağlık hizmetlerine erişimdeki eksiklikleri gösteriyor.
ESC’nin 2024 verilerine göre Türkiye’de kalp krizi sonrası ilk 30 gün içinde ölüm oranı %12 ile Avrupa’nın en yüksek seviyesi olarak kaydedildi. Bu oran, Almanya’da %6, Fransa’da %5,5 ve İspanya’da %4 seviyelerinde bulunuyor.
Uzmanlar, “Bu rakamlar endişe verici. Avrupa’da kalp krizi sonrası hayatta kalma oranı giderek artarken, Türkiye’de durum tersine ilerliyor. Bunun temel nedenleri arasında sigara tüketimi, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam ve hastaneye geç başvuru yer alıyor” diyor.
Kalp krizi geçiren hastaların hızlı bir şekilde sağlık kuruluşlarına ulaştırılması hayati önem taşıyor. Ancak Türkiye’de birçok hasta, belirtileri görmezden gelerek ya da hastane mesafesi nedeniyle geç başvuruyor.
Kalp krizi sonrası ölümlerin yüksek olmasında Türkiye’nin yaşam tarzı alışkanlıkları da büyük rol oynuyor. Uzmanlar, özellikle sigara ve yüksek tansiyonun en büyük risk faktörleri arasında olduğunu belirtiyor.
Türkiye’de:
-Sigara kullanım oranı %27 (AB ortalaması %18)
-Hipertansiyon hastalarının oranı %31 (AB ortalaması %25)
-Obezite oranı %32 (AB ortalaması %22)
Beslenme alışkanlıkları da bir diğer önemli faktör. Fast-food tüketimi ve işlenmiş gıdaların fazla tüketilmesi, kalp sağlığını tehdit eden unsurlar arasında yer alıyor.
Uzmanlar, Türkiye’de kalp krizi sonrası ölüm oranlarını düşürmek için sağlık politikalarında yeni düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirtiyor.
Ambulans hizmetlerinin iyileştirilmesi: Acil müdahale sürelerinin kısaltılması için ambulans sistemlerinin güçlendirilmesi gerekiyor.
Farkındalık kampanyaları: Halkın kalp krizi belirtileri konusunda bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor.
Sağlıklı yaşam programları: Sağlıklı beslenme, sigara bırakma ve düzenli egzersiz teşvik edilmeli.
(Sema Yüksel Güngörmez)
Kaynak: Sema Yüksel Güngörmez
En Çok Okunan Haberler