Son yıllarda her köşede bir zincir marketin açılmasıyla beraber küçük esnafların karşılaştığı ekonomik zorluklar daha da belirgin hale geldi. Özellikle kasaba ve kırsal bölgelerde, mahalle esnafı bu dev market zincirlerinin etkisiyle yaşam savaşı vermeye başladı. Yapılan araştırmalar, bölgesel ticarette yaşanan bu dengesizliğe dikkat çekiyor.
Haber Giriş Tarihi: 30.05.2025 15:15
Haber Güncellenme Tarihi: 30.05.2025 15:16
Kaynak:
Ramazan Gültaş
Küçük esnafın en büyük şikâyetlerinden biri, zincir marketlerin rekabet koşullarını bozması. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) tarafından 2023 yılında yayımlanan bir rapora göre, zincir marketlerin yaygınlaşması sonucu son beş yıl içinde bakkal ve küçük işletme sayısında %25 oranında azalma görüldü. Raporda, zincir marketlerin tekelleşmeye doğru evrildiğine dikkat çekilirken, kasaba halkının ise bu durumdan olumsuz etkilendiği vurgulanıyor.
Kasabalarda yaşayan birçok vatandaş, zincir market ürünlerinin çoğunlukla dış üretim olduğuna ve yerel ekonomiye katkı sağlamadığına dikkat çekiyor. Küçük esnaftan alışveriş yapanların sayısında azalma olsa da, bazı tüketiciler yerel işletmelere destek olmayı sürdürüyor. Esnaflardan biri yaptığı açıklamada, zincir marketlerin sürekli olarak ürün indirimleriyle müşterileri çektiğini ancak uzun vadede fiyatların tekrar yükseldiğini ifade etti.
Ekonomistler de bu konuda yerel esnafın haklılığına dikkat çekiyor. Stratejik Planlama ve Araştırmalar Derneği tarafından yapılan çalışmada, zincir marketlerin bir bölgede yoğunlaşmasının yerel ticaret dengelerini ciddi şekilde bozduğu belirtiliyor. Ayrıca esnafların kendi bölgelerindeki süreçlerini geliştirememe riskine karşı, acil tedbirlerin alınması gerektiği öneriliyor.
Bununla birlikte, küçük esnafların örgütlenerek yerel dayanışma kooperatifleri kurmaya başladığı gözlemleniyor. Bu kooperatifler aracılığıyla hem ürün çeşitliliği arttırılmaya çalışılıyor hem de daha uygun fiyatlarla hizmet veriliyor. Ancak bu girişimlerin yeterli olup olmayacağı henüz kesin değil.
Kasaba halkı ise yerel ekonominin çöküşünü engellemek için tüketici davranışlarının önemine vurgu yapıyor. Uzmanlar da çözümün sadece devlet düzenlemeleriyle değil, vatandaşların bilinçli tercihler yapmasıyla sağlanabileceğini ifade ediyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kasaba esnafı zincir marketlere karşı direniyor
Son yıllarda her köşede bir zincir marketin açılmasıyla beraber küçük esnafların karşılaştığı ekonomik zorluklar daha da belirgin hale geldi. Özellikle kasaba ve kırsal bölgelerde, mahalle esnafı bu dev market zincirlerinin etkisiyle yaşam savaşı vermeye başladı. Yapılan araştırmalar, bölgesel ticarette yaşanan bu dengesizliğe dikkat çekiyor.
Küçük esnafın en büyük şikâyetlerinden biri, zincir marketlerin rekabet koşullarını bozması. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) tarafından 2023 yılında yayımlanan bir rapora göre, zincir marketlerin yaygınlaşması sonucu son beş yıl içinde bakkal ve küçük işletme sayısında %25 oranında azalma görüldü. Raporda, zincir marketlerin tekelleşmeye doğru evrildiğine dikkat çekilirken, kasaba halkının ise bu durumdan olumsuz etkilendiği vurgulanıyor.
Kasabalarda yaşayan birçok vatandaş, zincir market ürünlerinin çoğunlukla dış üretim olduğuna ve yerel ekonomiye katkı sağlamadığına dikkat çekiyor. Küçük esnaftan alışveriş yapanların sayısında azalma olsa da, bazı tüketiciler yerel işletmelere destek olmayı sürdürüyor. Esnaflardan biri yaptığı açıklamada, zincir marketlerin sürekli olarak ürün indirimleriyle müşterileri çektiğini ancak uzun vadede fiyatların tekrar yükseldiğini ifade etti.
Ekonomistler de bu konuda yerel esnafın haklılığına dikkat çekiyor. Stratejik Planlama ve Araştırmalar Derneği tarafından yapılan çalışmada, zincir marketlerin bir bölgede yoğunlaşmasının yerel ticaret dengelerini ciddi şekilde bozduğu belirtiliyor. Ayrıca esnafların kendi bölgelerindeki süreçlerini geliştirememe riskine karşı, acil tedbirlerin alınması gerektiği öneriliyor.
Bununla birlikte, küçük esnafların örgütlenerek yerel dayanışma kooperatifleri kurmaya başladığı gözlemleniyor. Bu kooperatifler aracılığıyla hem ürün çeşitliliği arttırılmaya çalışılıyor hem de daha uygun fiyatlarla hizmet veriliyor. Ancak bu girişimlerin yeterli olup olmayacağı henüz kesin değil.
Kasaba halkı ise yerel ekonominin çöküşünü engellemek için tüketici davranışlarının önemine vurgu yapıyor. Uzmanlar da çözümün sadece devlet düzenlemeleriyle değil, vatandaşların bilinçli tercihler yapmasıyla sağlanabileceğini ifade ediyor.
(Ramazan Gültaş)
Kaynak: Ramazan Gültaş
En Çok Okunan Haberler