Türkiye, ekonomik büyüme ve uluslararası rekabet gücünü artırmak amacıyla stratejik sektörlere yönelik yatırım teşvik politikalarını sürdürmeye devam ediyor. Özellikle sanayi, enerji, sağlık, teknoloji ve tarım gibi stratejik öneme sahip alanlara verilen desteklerle hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için cazip fırsatlar sunuluyor. Bu teşvikler, Türkiye’nin sürdürülebilir ekonomik kalkınma hedeflerini desteklerken, istihdam yaratma ve üretim kapasitesini artırma gibi olumlu etkiler yaratıyor.
Haber Giriş Tarihi: 09.09.2024 16:46
Haber Güncellenme Tarihi: 09.09.2024 16:46
Kaynak:
Fatma Hatun ALTIKARDEŞ
Türkiye’nin stratejik yatırım teşvikleri, büyük ölçekli projelere odaklanarak ekonomik büyümeyi hızlandırmayı amaçlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen bu program kapsamında, belirli kriterleri karşılayan yatırımlar çeşitli vergi indirimleri, gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası ve devletin belirli sektörlerde yaptığı altyapı yatırımları gibi avantajlardan faydalanabiliyor. Ayrıca, teşvik kapsamındaki yatırımlara faiz desteği ve SGK işveren primi desteği gibi doğrudan mali yardımlar da sağlanıyor.
Yapılan düzenlemeler, yüksek teknoloji içeren yatırımlar ile dijital dönüşüm ve yenilikçi üretim modellerine sahip projelere yönelik teşviklerin artırılmasına öncelik veriyor. Bu sayede Türkiye, küresel rekabette teknoloji odaklı sektörlerde daha güçlü bir konuma gelmeyi hedefliyor.
Yapılan araştırmalar, stratejik teşviklerin Türkiye ekonomisine olan katkılarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Ekonomi ve İşletme Araştırma Dergisi'nde yayımlanan bir çalışmaya göre, stratejik yatırım teşviklerinden yararlanan firmalar, Türkiye’nin gayri safi yurt içi hasılasına (GSYH) doğrudan katkı sağlarken, aynı zamanda bölgesel ekonomik gelişime de katkıda bulunuyor. Çalışmada, teşvik alan yatırımların özellikle gelişmemiş bölgelere kaydırılması sayesinde bu bölgelerdeki istihdam oranlarının ’a kadar arttığına dikkat çekiliyor.
Örneğin, 2022 yılı itibarıyla teşvik kapsamında yapılan yatırımların büyük bir kısmı sanayi ve enerji sektörlerinde yoğunlaşırken, bu yatırımlar sayesinde sanayi üretim endeksi %8 artış göstermiştir. Özellikle yenilenebilir enerji sektöründe yapılan yatırımların Türkiye’nin enerji bağımsızlığına katkı sağladığı ve elektrik üretiminde dışa bağımlılığı azalttığı vurgulanıyor.
Stratejik yatırım teşvikleri, sadece yerli girişimciler için değil, aynı zamanda yabancı yatırımcılar için de Türkiye'yi cazip bir destinasyon haline getiriyor. Yatırım Ofisi tarafından yayımlanan bir rapora göre, son beş yılda stratejik teşviklerden yararlanan yabancı sermayeli şirketlerin sayısında artış yaşandı. Özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Asya’dan gelen yatırımcılar, Türkiye’nin sunduğu teşviklerden faydalanarak yeni üretim tesisleri kurmaya ve mevcut yatırımlarını genişletmeye devam ediyor.
OECD tarafından yapılan bir araştırma ise Türkiye’nin stratejik yatırım teşvik politikalarının doğrudan yabancı yatırım (DYY) üzerindeki olumlu etkisini ortaya koyuyor. 2021 yılında Türkiye’ye yapılan DYY’nin %40’ı stratejik teşviklerden faydalanan projelerden oluşurken, bu yatırımların büyük çoğunluğu teknoloji ve enerji sektörlerinde gerçekleşti. OECD raporunda, Türkiye’nin lojistik avantajları, genç nüfusu ve teşvik programlarının yatırımcılar açısından cazip olduğu belirtiliyor.
Stratejik yatırım teşvikleri kapsamında, teknoloji ve Ar-Ge alanındaki yatırımlara verilen destekler ön plana çıkıyor. Türkiye, yerli teknoloji üretimini artırmak ve küresel pazarda rekabet edebilir teknolojik ürünler geliştirmek amacıyla, teknoloji odaklı projelere ciddi teşvikler sağlıyor. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında, yüksek teknoloji üretimi ve Ar-Ge’ye dayalı projelere özel vergi muafiyetleri, düşük faizli krediler ve eğitim destekleri veriliyor.
Stratejik yatırım teşvikleri, bölgesel kalkınmayı destekleyerek ülke genelindeki ekonomik dengeleri de iyileştiriyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yapılan yatırımlar, yerel ekonomilerin canlanmasını ve bölgesel gelir farklarının azaltılmasını sağlıyor. Bölgesel teşvikler kapsamında, bu bölgelerde yatırım yapan şirketlere daha yüksek oranlarda vergi indirimleri ve devlet katkıları sunuluyor.
TÜİK verilerinden yapılan derlemeye göre, Doğu Anadolu Bölgesi’nde stratejik teşvikler sayesinde 2022 yılında işsizlik oranı %2,5 oranında düşmüş durumda. Ayrıca, bu bölgelerde teşviklerle desteklenen tarım ve sanayi yatırımları, yerel istihdamı artırarak göçü engelleyen faktörler arasında yer alıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Stratejik yatırım teşviklerine destek sürüyor
Türkiye, ekonomik büyüme ve uluslararası rekabet gücünü artırmak amacıyla stratejik sektörlere yönelik yatırım teşvik politikalarını sürdürmeye devam ediyor. Özellikle sanayi, enerji, sağlık, teknoloji ve tarım gibi stratejik öneme sahip alanlara verilen desteklerle hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için cazip fırsatlar sunuluyor. Bu teşvikler, Türkiye’nin sürdürülebilir ekonomik kalkınma hedeflerini desteklerken, istihdam yaratma ve üretim kapasitesini artırma gibi olumlu etkiler yaratıyor.
Türkiye’nin stratejik yatırım teşvikleri, büyük ölçekli projelere odaklanarak ekonomik büyümeyi hızlandırmayı amaçlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen bu program kapsamında, belirli kriterleri karşılayan yatırımlar çeşitli vergi indirimleri, gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası ve devletin belirli sektörlerde yaptığı altyapı yatırımları gibi avantajlardan faydalanabiliyor. Ayrıca, teşvik kapsamındaki yatırımlara faiz desteği ve SGK işveren primi desteği gibi doğrudan mali yardımlar da sağlanıyor.
Yapılan düzenlemeler, yüksek teknoloji içeren yatırımlar ile dijital dönüşüm ve yenilikçi üretim modellerine sahip projelere yönelik teşviklerin artırılmasına öncelik veriyor. Bu sayede Türkiye, küresel rekabette teknoloji odaklı sektörlerde daha güçlü bir konuma gelmeyi hedefliyor.
Yapılan araştırmalar, stratejik teşviklerin Türkiye ekonomisine olan katkılarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Ekonomi ve İşletme Araştırma Dergisi'nde yayımlanan bir çalışmaya göre, stratejik yatırım teşviklerinden yararlanan firmalar, Türkiye’nin gayri safi yurt içi hasılasına (GSYH) doğrudan katkı sağlarken, aynı zamanda bölgesel ekonomik gelişime de katkıda bulunuyor. Çalışmada, teşvik alan yatırımların özellikle gelişmemiş bölgelere kaydırılması sayesinde bu bölgelerdeki istihdam oranlarının ’a kadar arttığına dikkat çekiliyor.
Örneğin, 2022 yılı itibarıyla teşvik kapsamında yapılan yatırımların büyük bir kısmı sanayi ve enerji sektörlerinde yoğunlaşırken, bu yatırımlar sayesinde sanayi üretim endeksi %8 artış göstermiştir. Özellikle yenilenebilir enerji sektöründe yapılan yatırımların Türkiye’nin enerji bağımsızlığına katkı sağladığı ve elektrik üretiminde dışa bağımlılığı azalttığı vurgulanıyor.
Stratejik yatırım teşvikleri, sadece yerli girişimciler için değil, aynı zamanda yabancı yatırımcılar için de Türkiye'yi cazip bir destinasyon haline getiriyor. Yatırım Ofisi tarafından yayımlanan bir rapora göre, son beş yılda stratejik teşviklerden yararlanan yabancı sermayeli şirketlerin sayısında artış yaşandı. Özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Asya’dan gelen yatırımcılar, Türkiye’nin sunduğu teşviklerden faydalanarak yeni üretim tesisleri kurmaya ve mevcut yatırımlarını genişletmeye devam ediyor.
OECD tarafından yapılan bir araştırma ise Türkiye’nin stratejik yatırım teşvik politikalarının doğrudan yabancı yatırım (DYY) üzerindeki olumlu etkisini ortaya koyuyor. 2021 yılında Türkiye’ye yapılan DYY’nin %40’ı stratejik teşviklerden faydalanan projelerden oluşurken, bu yatırımların büyük çoğunluğu teknoloji ve enerji sektörlerinde gerçekleşti. OECD raporunda, Türkiye’nin lojistik avantajları, genç nüfusu ve teşvik programlarının yatırımcılar açısından cazip olduğu belirtiliyor.
Stratejik yatırım teşvikleri kapsamında, teknoloji ve Ar-Ge alanındaki yatırımlara verilen destekler ön plana çıkıyor. Türkiye, yerli teknoloji üretimini artırmak ve küresel pazarda rekabet edebilir teknolojik ürünler geliştirmek amacıyla, teknoloji odaklı projelere ciddi teşvikler sağlıyor. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında, yüksek teknoloji üretimi ve Ar-Ge’ye dayalı projelere özel vergi muafiyetleri, düşük faizli krediler ve eğitim destekleri veriliyor.
Stratejik yatırım teşvikleri, bölgesel kalkınmayı destekleyerek ülke genelindeki ekonomik dengeleri de iyileştiriyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yapılan yatırımlar, yerel ekonomilerin canlanmasını ve bölgesel gelir farklarının azaltılmasını sağlıyor. Bölgesel teşvikler kapsamında, bu bölgelerde yatırım yapan şirketlere daha yüksek oranlarda vergi indirimleri ve devlet katkıları sunuluyor.
TÜİK verilerinden yapılan derlemeye göre, Doğu Anadolu Bölgesi’nde stratejik teşvikler sayesinde 2022 yılında işsizlik oranı %2,5 oranında düşmüş durumda. Ayrıca, bu bölgelerde teşviklerle desteklenen tarım ve sanayi yatırımları, yerel istihdamı artırarak göçü engelleyen faktörler arasında yer alıyor.
(Fatma Hatun Altıkardeş)
Kaynak: Fatma Hatun ALTIKARDEŞ
En Çok Okunan Haberler