"Yerel Üreticiden Market Rafına: Kooperatif Ürünlerine Büyük İlgi"
"Yerel Üreticiden Market Rafına: Kooperatif Ürünlerine Büyük İlgi"
Son yıllarda, yerel üretime olan ilgi giderek artarken, kooperatif ürünleri özellikle tüketiciler arasında hızla popülerlik kazanıyor. Bunu tetikleyen etkenler arasında doğal ve organik ürünlere yönelme, gıda güvenliği endişeleri ve sürdürülebilir üretime verilen önem başı çekiyor. Çeşitli platformlarla desteklenen ve market raflarına kadar ulaşan bu ürünler, hem üreticiler hem de tüketiciler için yeni fırsatlar sunuyor. Peki, bu yükselişin altında yatan dinamikler neler?
Haber Giriş Tarihi: 16.06.2025 17:01
Haber Güncellenme Tarihi: 16.06.2025 17:02
Kaynak:
Ramazan Gültaş
Uzmanlar, yerel kooperatiflerin ekonomik anlamda hem kırsal kalkınmayı desteklediğini hem de küçük işletmeleri ayakta tutabilmeleri açısından kritik bir rol oynadığını belirtiyor. Uzman, “Kooperatif ürünleriyle bir taşla iki kuş vuruluyor. Üreticiler daha adil bir gelir elde ederken, tüketiciler de aracısız bir şekilde kaliteli ve doğal gıda ürünlerine ulaşabiliyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, kooperatiflerin doğrudan satış politikası sayesinde fiyatların makul düzeyde kalabildiği vurgulanıyor.
Türkiye genelinde farklı alanlarda üretim yapan kooperatifler tarım ürünlerinden el yapımı işlere kadar çok geniş bir yelpaze sunuyor. Örneğin, Ayvalık’taki zeytinyağı üretim kooperatifleri, yüzde yüz doğal yöntemlerle üretilen yağları doğrudan tüketiciye ulaştırmayı hedefliyor. Aydın'daki incir üretim kooperatifleri ise hem iç piyasaya hem de ihracata yönelik çalışmalarını genişletmiş durumda. Konya’da faaliyet gösteren kadın girişimci kooperatifi ise tamamen doğal tarhana, erişte ve reçel ürünleriyle dikkat çekiyor.
Tüketici cephesinde yapılan araştırmalar ise oldukça dikkat çekici sonuçlar ortaya koyuyor. Yerel bir araştırma şirketi tarafından yapılan ankete göre, katılımcıların yüzde 68’i kooperatif ürünlerini satın almayı tercih ettiğini belirtiyor. Bunun temel gerekçeleri arasında ürünlerin yerel ekonomiyi desteklemesi (%45), doğal ve katkısız içerik sunması (%52) ve sürdürülebilir yöntemlerle üretilmiş olması (%39) yer alıyor. Özellikle şehir yaşamından bıkan ve sağlıklı beslenmeye yönelen bireyler için kooperatif ürünleri cazip bir seçenek olarak öne çıkıyor.
Ancak bu başarı hikâyesi sınırsız değil; sektörde bazı sorunlar da bulunuyor. Kooperatiflerin pazarlama yetersizliklerinden dolayı daha geniş kitleye ulaşamaması, dağıtım kanallarında yaşanan sıkıntılar gibi problemler yaygın şekilde görülüyor. Buna rağmen çeşitli projelerle bu engellerin aşılması hedefleniyor. Örneğin, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteğiyle geliştirilen çevrimiçi satış platformları sayesinde yerel kooperatifler daha geniş bir pazara açılabiliyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
"Yerel Üreticiden Market Rafına: Kooperatif Ürünlerine Büyük İlgi"
Son yıllarda, yerel üretime olan ilgi giderek artarken, kooperatif ürünleri özellikle tüketiciler arasında hızla popülerlik kazanıyor. Bunu tetikleyen etkenler arasında doğal ve organik ürünlere yönelme, gıda güvenliği endişeleri ve sürdürülebilir üretime verilen önem başı çekiyor. Çeşitli platformlarla desteklenen ve market raflarına kadar ulaşan bu ürünler, hem üreticiler hem de tüketiciler için yeni fırsatlar sunuyor. Peki, bu yükselişin altında yatan dinamikler neler?
Uzmanlar, yerel kooperatiflerin ekonomik anlamda hem kırsal kalkınmayı desteklediğini hem de küçük işletmeleri ayakta tutabilmeleri açısından kritik bir rol oynadığını belirtiyor. Uzman, “Kooperatif ürünleriyle bir taşla iki kuş vuruluyor. Üreticiler daha adil bir gelir elde ederken, tüketiciler de aracısız bir şekilde kaliteli ve doğal gıda ürünlerine ulaşabiliyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, kooperatiflerin doğrudan satış politikası sayesinde fiyatların makul düzeyde kalabildiği vurgulanıyor.
Türkiye genelinde farklı alanlarda üretim yapan kooperatifler tarım ürünlerinden el yapımı işlere kadar çok geniş bir yelpaze sunuyor. Örneğin, Ayvalık’taki zeytinyağı üretim kooperatifleri, yüzde yüz doğal yöntemlerle üretilen yağları doğrudan tüketiciye ulaştırmayı hedefliyor. Aydın'daki incir üretim kooperatifleri ise hem iç piyasaya hem de ihracata yönelik çalışmalarını genişletmiş durumda. Konya’da faaliyet gösteren kadın girişimci kooperatifi ise tamamen doğal tarhana, erişte ve reçel ürünleriyle dikkat çekiyor.
Tüketici cephesinde yapılan araştırmalar ise oldukça dikkat çekici sonuçlar ortaya koyuyor. Yerel bir araştırma şirketi tarafından yapılan ankete göre, katılımcıların yüzde 68’i kooperatif ürünlerini satın almayı tercih ettiğini belirtiyor. Bunun temel gerekçeleri arasında ürünlerin yerel ekonomiyi desteklemesi (%45), doğal ve katkısız içerik sunması (%52) ve sürdürülebilir yöntemlerle üretilmiş olması (%39) yer alıyor. Özellikle şehir yaşamından bıkan ve sağlıklı beslenmeye yönelen bireyler için kooperatif ürünleri cazip bir seçenek olarak öne çıkıyor.
Ancak bu başarı hikâyesi sınırsız değil; sektörde bazı sorunlar da bulunuyor. Kooperatiflerin pazarlama yetersizliklerinden dolayı daha geniş kitleye ulaşamaması, dağıtım kanallarında yaşanan sıkıntılar gibi problemler yaygın şekilde görülüyor. Buna rağmen çeşitli projelerle bu engellerin aşılması hedefleniyor. Örneğin, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteğiyle geliştirilen çevrimiçi satış platformları sayesinde yerel kooperatifler daha geniş bir pazara açılabiliyor.
(Ramazan Gültaş)
Kaynak: Ramazan Gültaş
En Çok Okunan Haberler