Mevsim değişimi, stres, kullanılan kozmetik ve temizlik ürününde değişiklik, yanlış beslenme, genetik yatkınlık, yanlış işlemler ve daha birçok faktör gibi sebeplerle saç dökülebiliyor. Ancak bazen de saç dökülmesi bazı hastalıkların sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Peki bu dökülmeler ne zaman normal ne zaman riskli kabul edilmelidir?
Günde 50-150 adet saç teli kaybının normal olduğunu ancak dökülmenin arttığı fark edilirse mutlaka önlem alınması gerekiyor. Saç ürünleri üzerine çalışan bir firmanın medikal direktörü olan Berkant Dural da “Saç dökülmesinin tedavi edilebilmesi için ilk olarak nedeni araştırılmalıdır. Ardından doğru tedavi yöntemi ile saç kayıpları önlenebilir” diyerek uyarıyor.
O halde gelin uzmanına kulak verelim: “Saç kayıplarında genetik faktörlerin etkisi çok güçlü. Örneğin genetik faktörlere bağlı saç dökülmesi erkeklerde şakak ve alın bölgesinde meydana gelirken kadınlarda tepe bölgesindeki seyrelmeler ile ortaya çıkıyor. Üstelik saç dökümlerinin nedenleri, cinsiyete göre de farklılık gösterebiliyor. Çoğu zaman erkeklerde 20 yaşından itibaren kalıtsal olarak yaşanan saç kayıpları kadınlar söz konusu olduğunda daha çok hormonal problemler dolayısıyla kendini gösteriyor. Bu noktada saç dökülmesi tedavisinde en önemli nokta dökülmenin nedenini doğru saptayabilmek. Böylelikle hem saç kaybının önüne geçebilir hem de dökülmenin sebebi olan hastalık daha fazla ilerlemeden önlem alınabilir.”
Ancak dökülmenin sebebi bazı hastalıklar da olabilir. Tiroit bezi, kalp rahatsızlıkları, hormonal rahatsızlıklar ya da menopoz gibi birçok nedene bağlı olarak kişilerde saç dökülmesine rastlandığını belirten Berkant Dural, “Saçınızda ciddi oranda seyrelme ve dökülme söz konusu ise mutlaka bir uzmana başvurulması gerekiyor. Dökülmenin tedavi edilmesi için doğru tespit önem arz ediyor. Vitamin ve demir eksikliği saç kayıplarında mutlaka değerlendirilmeye alınmalı. Özellikle D, A vitamini, demir, çinko, biotin ve B12 eksikliği, saç köklerinin protein ve keratinle beslenememesine yol açıyor. Bu durum ise saçların güçsüzleşmesine, kırılıp dökülmesine sebebiyet veriyor. Aynı şekilde kemoterapi, kolesterol, insülin, zayıflama ilaçları ve çeşitli ilaçlar saçın ihtiyacı olan vitamini alamamasına neden olabiliyor. Bu noktada hastalar, doktorları ile görüşmeli ardından gerekli yöntemin belirlenmesi gerekir”
Gördüğünüz gibi bedenimiz bir bütün ve her şey birbiriyle denge içerisinde… Saç dökülmesini sadece görsel estetik kaygı olarak değerlendirmemek, bir hekim görüşü almak belki de belirti veren bir hastalığın tedavisine de adım atmayı sağlayacaktır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Elif Sucu
Saç dökülmesi bir sonuçtur
Mevsim değişimi, stres, kullanılan kozmetik ve temizlik ürününde değişiklik, yanlış beslenme, genetik yatkınlık, yanlış işlemler ve daha birçok faktör gibi sebeplerle saç dökülebiliyor. Ancak bazen de saç dökülmesi bazı hastalıkların sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Peki bu dökülmeler ne zaman normal ne zaman riskli kabul edilmelidir?
Günde 50-150 adet saç teli kaybının normal olduğunu ancak dökülmenin arttığı fark edilirse mutlaka önlem alınması gerekiyor. Saç ürünleri üzerine çalışan bir firmanın medikal direktörü olan Berkant Dural da “Saç dökülmesinin tedavi edilebilmesi için ilk olarak nedeni araştırılmalıdır. Ardından doğru tedavi yöntemi ile saç kayıpları önlenebilir” diyerek uyarıyor.
O halde gelin uzmanına kulak verelim: “Saç kayıplarında genetik faktörlerin etkisi çok güçlü. Örneğin genetik faktörlere bağlı saç dökülmesi erkeklerde şakak ve alın bölgesinde meydana gelirken kadınlarda tepe bölgesindeki seyrelmeler ile ortaya çıkıyor. Üstelik saç dökümlerinin nedenleri, cinsiyete göre de farklılık gösterebiliyor. Çoğu zaman erkeklerde 20 yaşından itibaren kalıtsal olarak yaşanan saç kayıpları kadınlar söz konusu olduğunda daha çok hormonal problemler dolayısıyla kendini gösteriyor. Bu noktada saç dökülmesi tedavisinde en önemli nokta dökülmenin nedenini doğru saptayabilmek. Böylelikle hem saç kaybının önüne geçebilir hem de dökülmenin sebebi olan hastalık daha fazla ilerlemeden önlem alınabilir.”
Ancak dökülmenin sebebi bazı hastalıklar da olabilir. Tiroit bezi, kalp rahatsızlıkları, hormonal rahatsızlıklar ya da menopoz gibi birçok nedene bağlı olarak kişilerde saç dökülmesine rastlandığını belirten Berkant Dural, “Saçınızda ciddi oranda seyrelme ve dökülme söz konusu ise mutlaka bir uzmana başvurulması gerekiyor. Dökülmenin tedavi edilmesi için doğru tespit önem arz ediyor. Vitamin ve demir eksikliği saç kayıplarında mutlaka değerlendirilmeye alınmalı. Özellikle D, A vitamini, demir, çinko, biotin ve B12 eksikliği, saç köklerinin protein ve keratinle beslenememesine yol açıyor. Bu durum ise saçların güçsüzleşmesine, kırılıp dökülmesine sebebiyet veriyor. Aynı şekilde kemoterapi, kolesterol, insülin, zayıflama ilaçları ve çeşitli ilaçlar saçın ihtiyacı olan vitamini alamamasına neden olabiliyor. Bu noktada hastalar, doktorları ile görüşmeli ardından gerekli yöntemin belirlenmesi gerekir”
Gördüğünüz gibi bedenimiz bir bütün ve her şey birbiriyle denge içerisinde… Saç dökülmesini sadece görsel estetik kaygı olarak değerlendirmemek, bir hekim görüşü almak belki de belirti veren bir hastalığın tedavisine de adım atmayı sağlayacaktır.