SON DAKİKA
Hava Durumu

BOZBEY’İN PAZARLAMA AJANSI BPA

Yazının Giriş Tarihi: 20.08.2024 12:19
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.08.2024 12:19


17 Ağustos 1999 depreminin 25. Yılı, ölenlere rahmet olsun. İnşallah böylesi acılar yaşamayız, hiç unutmadık, unutturmadık… diye sahtekar laflar edecek değilim.

Elbette ölenlere rahmet olsun.

Ama unuttuk, misal ben unuttum. Yani “hiç unutmadık” demek çok büyük yalan.

Unutmasak, 6 Şubat depreminde bu kadar can kaybımız ve maddi kaybımız olmazdı değil mi?

Unutmasak; misal 6 Şubat depreminde hem kentsel dönüşüme karşı çıkan, kentsel dönüşüm için davalar açan, onlarca kat imarı babasının hayrına müteahhitlere veren Hatay büyükşehir belediye başkanı olan zat, yerel seçimlerde hiç utanmadan tekrar Hatay büyükşehir belediye başkanlığına yine CHP’den aday olabilir miydi?

Demek ki unutmuşuz, demek ki sadece işimize geleni hatırlamışız.

Peki biz Bursa’da yaşayanlar biz 99 depremini unutmadık ve unutturmadık değil mi? Koskoca yalan.

Unutmasak, Nilüfer ovasını, alüvyon araziyi parsel parsel imara açan, 3-5 kat imarı olan yerlere 15-20 kat imar vererek rant uzmanı ünvanı elde eden Mustafa Bozbey’i Bursa büyükşehir belediye başkanı olarak seçer miydik?

Demek ki neymiş? Unutmuşuz.

Şöyle sorayım; biliyorsunuz Bursa Büyükşehir belediye başkanımız Mustafa Bozbey rant uzmanlığının yanında müteahhitlik ve inşaat mühendisliği yapıyor, şimdi sayın Bozbey’in kendisi bir site inşa etse, oradan daire alır mısınız? Cevabı duyar gibiyim.

Bende almam, zaten bu maddi güçle alamam ama gücüm olsaydı bile almam, hatta bedava verse inanın gidip oturmam, depremden korkarım, neme lazım, demiri, çimentosu vakıf bağışına kurban edilmiş olur, kat yüksekliği 5’ten 15’e çıkmış olur, toprağı kooperatife aitken kata külle ile el konulup imar verilmiş olur, bir daire 5-10 kişiye satılmış olur… aman aman helal olsun küçük olsun, hiç bulaşmamak en iyisi .

Deprem gündemiyle devam edelim.

Müteahhit Mustafa Bozbey, İstanbul’da ikamet ettiği iddia edilen ama ispatlanamayan İstanbul Büyükşehir belediye başkanı müteahhit Ekrem İmamoğlu ile İstanbul’da ‘17 Ağustos'un Çeyrek Asır Ardından' sloganı altında bir araya gelmiş deprem gerçeğini topluca masaya yatırmışlar.

“Hiç unutmadık, unutturmayacağız” sloganı altında bir sürü takım elbiseli, plastik yüzlü insan, ağdalı laflar edip deprem gerçeğini masaya yatırmışlar.

Vay anasını deprem gerçeğini masaya yatırmışlar…

Kimler? CHP’li iki müteahhit Ekrem İmamoğlu ve Mustafa Bozbey

17 Ağustos depreminden aklınızda kalan ilk isim nedir? Bende kalan isim Müteahhit Veli Göçer, depremde 198 kişinin ölümüne sebep olmaktan 18 yıl ceza almıştı.

6 Şubat depreminden aklınızda kalan isim nedir? Kahramanmaraşlı müteahhit Mesut Başkır, Başkırın şu açıklaması ilginç "Ben suçlu değilim. Binalar depreme dayanıklı mı, değil mi diye yapı denetime başvurmayanlar suçludur. Beraatimi talep ediyorum".

Şimdi bu iki müteahhit, İmamoğlu ve Bozbey bu etkinlikte bir araya gelerek deprem gerçeğini katılanlara anlatmışlar.

İmamoğlu daire yapsa satın alır mısınız? Ben almam depremden korkarım, zaten alamam adam beyaz Türklere iş yapıyor.

Ne anlatmışlardır diye hayal ettim; İmamoğlu “Ya benim milyon dolarlık villalar depremde yıkılır mı? mal beyanında da göstermemiştim ne yapsam acaba sayın Bozbey, bir de benim AVM var bir şey olur mu acaba”.

Bozbey “Ben imar verdiğim ovayı düşündüm de 5 kat imar olan yerlere 15-20 kat imar vermiştim ama nasıl olsa unuturlar, benim mal varlığımı açıklamadığımı bile unuttular”.

Şeklinde bir konuşma olmuş mudur acaba?

Neyse İstanbul CHP’li müteahhitlerin deprem geyiği toplantısında; Bozbey “Bütüncül yaklaşım önermiş” çok fiyakalı gözüken içi boş cümle.

İstanbullu müteahhit Ekrem İmamoğlu ise “Bu konuda tek ışığımız var aslında. Bilim, teknik ve akıl. Başka bir ışığımız yok. Bilimi önünüze bir ışık ve doğrultu olarak koyduğunuzda inanın bu toplum en doğruları yapacaktır ve o doğrular can kaybı yaşamaktan bizleri kurtaracaktır. Burada oluşumuz sadece geçmişimizi değil, tam aksine geleceğimizi konuşmaya dairdir”.

Yani anlaşılması zor bu cümleye “Işıklar içinde uyusun” diyesim geldi.

Ya birisi de çıkıp sormamış mı “kardeşim siz Büyükşehir belediye başkanısınız, yıllarca kentsel dönüşümleri mahkemelere taşıdınız, insanları mağdur ettiniz, şimdi imar sizin elinizde 3 kat imar olan yere 10 kat vermeyin, 5 kat imar olan yere 15 kat imar vermeyin yemişim bilimin ışığını siz önce nefsinizi aydınlatın bırakın vakıf üzerinden imar ruhsatı verip köşeyi dönme hikayelerini “diye araştırdım inanın soran olmamış.

Bu iki günlük gezme yeme içme unutmama toplantısından (ki solun geleneksel işi budur, iş yapmaz sadece lafını yapar ama bunu çok güzel sunarlar, sanırsın şehir yeniden kurulacak, hatta sana da bedava ev verecekler öyle anlatırlar) .

Bozbeymizin tek anladığı şey İPA olmuş, yani iki gün toplantı yap, o kadar “solcu” orada konuşsun Bozbey’in aklında kalan tek şey İPA İstanbul Planlama Ajansı (bence bunu NilVak gibi görmüş diye düşünüyorum).

“Tizz Bursa’da BPA açılsın elalem Bozbey nasılda çalışıyor çalıyor görsün” talimatı vermiş.

BPA yanlış anlaşılmasın Bozbey’i Pazarlama Ajansı, Bozbey Pazarlama Ajansı filan değil onu baŞka baŞka ajanslar, Yaman köşeciler çok tatlı ve duygusal şekilde hatta baz göz çıkartacak, göz yaşartacak şekilde abartarak yerine getiriyor zaten.

(BPA) Bursa Planlama Ajansı

“Tizz başına da Pala’lardan kim kaldıysa o getirilsin” talimatı vermiş,

Talimatı duyanlar Pala zaten Kültür sanatın başındaki Biyoloji mezunu arkadaşımız, şimdi eşi Kayıhan Pala var elimizde, malum kızlarına önümüzdeki yıllar için belediyeden yer ayırttılar ama bu planlama işi için Tıp doktoru Pala uygun olur mu? Diye sormuşlar, Bozbey “olur olur Pala olsun unuturlar” demiş diyorlar.

(BPA) ne yapacak? BPA aynı Cübbeli Ahmet’in deprem duası gibi, kurulduğu anda depremi ve deprem kaynaklı can kaybını önleyecek.

Kesin mi?

Hele bir kurulsun, hele bir Doktor Pala deprem planlaması yapsın, deprem olsun gör bak nasıl engelliyor.

Doktor Pala depremin neresini planlayacak? Bursalıların kanını alarak grubuna bakacak, aynı kahve falı gibi, işte oradan planlayacak.

Demek ki bilimin ışığı neymiş? Bu ajansı kurmak, başına doktor getirip binaların ne binası canım, insanların kan grubundan deprem planlaması yapmakmış.

Yani Cübbeli Ahmet’in deprem duası ile Bozbey’in BPA’sı kapışır, tabii Pala’yı unutmayalım Bursa Plansız olur Palasız olmaz.

Başka başka ajanslara demeç veren Bozbey birde şu cümleleri kurmuş “ Kaçak yapıya göz yummak orada yaşayanın ölümüne göz yummak anlamına gelmektedir. Bu kent başıboş değil. Kentin sahibi Bursa halkıdır."

Gerçekten güzel laf, beylik laf ama lafı söyleyene bakınca beyin hata veriyor.

Şimdi kaçakla mücadele eyvallah baş üstüne, alkış, çok güzel ama sayın Bozbey’in iki katı Kaçak olduğu için Nilüfer belediye encümenin 44 milyon TL ceza verdiği okulu ne olacak o zaman? Deprem olursa orada kaç çocuk ölecek? Aman olsun bizim BPA mız var korur bizi, bizim semt lokantamız var 4 kap 60 TL korur bizi depremden, depremi semt lokantasına çeker Bursa’yı korur değil mi?

Şu BPA gibi “bilimin ışığında” çok işi var sayın Bozbey’in (Bilim bilim olalı böyle zulum görmedi).

Sene 2013, Mustafa Bozbey başkanımız Nilüferi müteahhitlere pay ederken aklına yine 17 Ağustos 99 depremi geliyor ve açıklama yapıyor ve bilimin ışında şu açıklamayı yapıyor ”Deprem Öncü İşaretleri İzleme ve Tahmin İstasyonları projesiyle Türkiye’ye örnek olan Nilüfer Belediyesi, olası bir felakete hazırlıksız yakalanmamak için ilçenin değişik noktalarında kurduğu 9 istasyonla yer altı hareketlerini sürekli takip altında tutuyor. Projelerini “önce insan” felsefesiyle uygulayan Nilüfer Belediyesi, Marmara için kaçınılmaz olan deprem gerçeğine yönelik bilimsel çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. 2007 yılında faaliyete geçirmeye başladığı Deprem Öncü İşaretleri İzleme ve Tahmin İstasyonları'nı yaygınlaştırarak bugün sayısını dokuza çıkaran Nilüfer Belediyesi, İstanbul Üniversitesi ve Doğa Hareketleri Araştırma Derneği (DOHAD) tarafından Marmara Bölgesi’nde yürütülen Elektrostatik Kayaç Gerginliği İzleme Yöntemi ile Deprem Tahmin Sistemi projesi kapsamında kurulan istasyonlar sayesinde, depremin yeri ve büyüklüğünü yer altındaki hareketlenmeleri, elde edilen verilere göre birkaç saat önceden belirlemeyi hedefliyor”.

Nasıl açıklama ama, tamda bilimin ışığında değil mi? peki bu istasyonlardan 2007 yılından beri haber alındı mı? bizi depremlere karşı uyardı mı? tam olarak yerin ne kadar altında ki biz hiç haber alamıyoruz bu bilimin ışığından?

Haber alan, uyarılan varsa yazsın bilimin ışığında

İşte klasik CHP belediyesi; bilimin ışığında istasyon ama ne veri var ne istasyon var hiçbir şey yok ama kağıt üzerinde var.

BPA iş yapar mı? yapmaz yapamaz, defalarca yazdım Bozbey; rant dağıtma, vakfına “bağış alma” dışında bir şey yapmaz, bilmez, görmemiştir, duymamıştır.

Bursa Planlama Ajansı şehrimizi depreme hazırlayacak öyle mi?

Peki bu ajansın başında tıp doktorunun olması sadece bana mı garip geliyor?

“Eşi Şafak hanımda biyoloji mezunu ama Kültür daire başkanı yapıldı” diye cevaplayanlar olabilir.

Ee ajans Bursa Büyükşehir belediyesin mi? yoksa yarın öbür gün Bozbey ailesinin özel ajansı mı olacak? Pala’lar kaç nesil daha CHP’ li belediyelerde hak etmedikleri ünvanlarla maaş alacak?

Selam ve saygıyla






Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.