SON DAKİKA
Hava Durumu

Nilüfer’e danışman “atandı”

Yazının Giriş Tarihi: 30.09.2024 11:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.09.2024 11:46

“Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar”

İki mısrasını aldığımız Orhan Veli bu şiirinde Süleyman efendiyi anlatır.

Bursa’nın Nilüfer ilçesi de Süleyman Efendi’nin nasırı gibi, hiçbir şeyden çekmedi CHP belediyelerinden çektiği kadar.

Mustafa Bozbey yönetimiyle başlayan rant ve talan düzeni yıllarca sürdü, “siyasi görüşü” fark etmeksizin bıyıklı kralı, bıyıksız kralları, yiyenler semirdi, imar oyunları, plan dışı katlar, hazine arazilerinin peşkeş çekilmesi yani ne arasanız yaşandı, onlarca dava dosyası mahkeme arşivlerinde F tipi dolaplara istif edildi, o bildiğimiz el, bu süreçleri maalesef yönetti ve bu rant düzeninin bozulmasına imkan vermedi.

Adalete baskı oluşturmakta kullanılan sosyal medya ve ona eşlik eden sanal medya, şimdilerde“sen bu kadar yedin, o bu kadar yedi, bizimki daha az yer”kıvamında CHP içi rant savaşına tanıklık ediyor.

Helal süt emmiş yürekli savcılarımız, kamu yararına, bu olaya müdahale ederde kim ne kadar yemiş, nasıl yemiş, kimlerle yemiş diye sorar diye bekliyoruz.

Biz beklerken hayat devam ediyor elbette ve Nilüfer ilçesi hala rantı en fazla olan bölge konumunu devam ettiriyor.

Kişiler değişiyor, roller değişiyor ama Nilüfer’de düzen hala devam ediyor.

Sizlerde mutlaka haberdar olmuşsunuzdur, Nilüfer belediye başkanı Şadi Özdemir’e “Fahri Danışman” geldi.

Nereden geldi? Sorusuna birlikte cevap arayacağız.

Fahri Danışmanın ismi Erdal Aksünger, kendisi eski CHP İzmir Milletvekili, belediye geçmişi var mı? kendisi bir röportajda bu soruyu şöyle cevaplıyor “Ben bilmiyorum ki belediyecilik işini. Hiç bilmiyorum".

Belediyeciliği bilmediğini söyleyen bu fahri danışman belediyede esas karar verici olduğu iddia ediliyor, hatta kendisi de röportajda bunu kabul ediyor.

Aksünger gerçekte ne iş yapar? Bilişim şirketleri kurmuş, ortak olmuş, uluslararası yatırımcılara gayrimenkul danışmanlığı yapmış.

Gayrimenkul yatırım danışmanlığını okuyunca “ha işte” dediniz değil mi, acele etmeyin belki yazının sonunda ya kafanız karışır ya da başka bir kanıya varırsınız, burası birilerinin “gülümsediği” ilçe, yeni düzende “hepimizin sesi, hepimizin Nilüferi”.

Erdal Aksünger ismini siyasetten hatırlarsınız ama önce bir hatırlatma yapmam lazım, hatırlatmayı Bursa FETÖ çatı iddianamesinden alıntılayalım.

““ 01.08.2016 tarih ve 51463 sayı ile Bursa Valiliğine gönderilen ve 04.08.2016 tarihinde Bursa Emniyet Müdürlüğünün 14141 kayıt nolu ihbarda; Bursa Nilüferde baş döndüren Paralel yapı yeni değil..Zamanın Valisi Şehabettin HARPUT döneminde bizzat Fetullah GÜLEN tarafından Vali Beye verilen talimatla başlıyor. CHP’li olsa da bu çocuk bizim gereken destek verilsin talimatından sonra Vali Bey dâhil Cemaatin iş adamları, hizmet birimleri, mütevelli heyeti yönlerini Nilüfere çeviriyor. Tüm müteahhit ve arazi yatırımcıları Nilüferi merkez seçiyor. Cemaatin Bursa’da yapısı değişiyor, Nilüfere kayıyor. Çünkü bu bölgede Belediye Başkanı her türlü imar, proje kalaylıkları sağlanıyor. Seçim zamanında her türlü maddi manevi destekler artıyor. AKP her türlü çalışmalara rağmen Nilüferi kazanamıyor. Çünkü AKP içindeki gizli güçler de Nilüferde Bozbey’i destekliyor. Cemaat hizmetlerini ve müteahhitlerini nilüfere yönlendiriyor. Sami Ş, Eyüp K, Kenan S, BAKGÖRLER, Tavacı R, Hulusi K, Hilmi G bu bölgede yoğunlaşıyor. Hilmi G.20 Milyonluk Okulu alıp proje değişikliği yapılmadan 10 milyon harcayıp eğitimci oluveriyor. E.KARAKUŞ okul ve yurt sahibi oluyor. Arsalar alınıyor, 2-3 kat İmar hakkı veriliyor. Karşılığında Bozbey’in abisi Ramiz aracılığı ile zarflar gönderiliyor. Bakgörler aynı şekilde mantar gibi bitiyor. Sandalcı tüm arazi ve yatırımlarını kaydırıyor.

Cemaatin tüm yurt ve evleri nilüfere kayıyor Bozbey’in başkanlık döneminde, hatta o kadar ileri gidiliyor ki 2014 seçimlerinde Bozbey aldığı cezalar nedeniyle aday olmaması gerekirken Cemaatin Hâkimlerinden oluşan Seçim Kurulu ile aday yapılıyor. Cemaatin hâkimleri sayesinde usulsüz olarak aday olup başkan seçiliyor.

Nilüfer Belediyesinin Savcılıklardaki ve Mahkemelerdeki tüm ihale ve diğer dosyaları cemaat tarafından kollanıyor. Ya takipsizlik kararları veriliyor ya da Harput döneminde olduğu gibi Valilikten soruşturma izni çıkmıyor.

Bozbey Cemaatten nasiplendiği gibi Adliyede de kollanıyor. Kayra İş Merkezi, Barla İş Merkezi, Özlüce’de Özdemiroğlu’na verdiği arsadan aldığı paralarla Bozbey iflas etmiş iken yeniden zenginleşiyor. Başkaları adına aldığı daire ve dükkânlarda cabası. Umarım Yüce Adalet hepsine gereken cevabı verir.''şeklinde beyanlarda bulunduğu”.

Evet, şimdi Erdal Aksünger tüm işini gücünü, evini, barkını bırakıp, hem de ücret almadan Nilüfer Belediye başkanına danışmanlık yapacak, kargalar gülmeden durabiliyorsa bende yazmadan durabilirim.

Öyleyse sayın Aksünger’i biraz daha tanıyalım;

“PYD terör örgütü değildir” dedi sayın Aksünger.

Amedspor-Bursaspor maçı “Bursasporlu futbolculara Siz Futbolcusunuz Kardeşim siz nasıl bir insanlarsınız gelen misafire böyle saldırıyorsunuz” dedi Erdal Aksünger

“Demirtaş içerdeyken çözüm olmaz “dedi sayın Aksünger, neyi kim çözecek?

CHP’nin İP’ye verdiği 15 milletvekili için “Yetmez ama evet.” yorumunu yapan CHP’li Aksünger, “HDP de bu kardeşlik ittifakında olmalıdır.” dedi.

Şimdi gelelim mi FETÖ’ye

FETÖ’nün en önemli insan ve para kaynağı olan Dershanelerin kapatılması tartışmasında dönemin CHP PM üyesi Milletvekili Aksünger, kapatılmaya karşı çıkmış hatta mecliste yumruklu kavganın içinde yer almıştı.

17/25 Aralık darbe girişiminde; FETÖ’cü polisleri ceza evinde ziyaret edecek kadar şirazeden çıkmış, cezaevi çıkışında FETÖ'CÜ polis şefi Yakup Saygılıdan çok etkilendiğini beyan etmişti”.

FETÖ’nün organize ettiği MİT tırları kupasında safını yine FETÖ’den yana belirleyerek “Bu bence uluslararası bir suçtur. Lahey Adalet Divanı'nda görüşülecek bir suçtur. Türkiye'nin kendisine bir hesap vermesi lazım”.

2014 yılında devletimizin başlattığı FETÖ ile mücadele hakkında “Ülke durmadan dalgalarla karşı karşıya. 2007'den beri değişik gruplara yönelik Türkiye'de husumet üzerinden hareket yapılıyor. 2007'deki aktörler kendine göre başkaydı. 2013'ten sonra aktörler değişti. Husumetler değişti. Devletin husumeti olamaz. Devletin yargısı, yürütmesi tarafından ele alınmış ve kolluk da buna hizmet ediyorsa burada artık ciddi bir cinnet vardır. Sıkıntı burada tahakküm altında kalmış olan yargıdır. Çünkü yargı yürütmenin önüne geçmiş durumda. Yürütme, yargı, yasama ve dördüncü bir kuvvet olarak da basın vardır. Beğenmediğiniz 82 Anayasası'nda da bu var. Basın hürdür, sansür edilemez deniyor. Ülke, 5-6 yıldır inanılmaz şeylerle sansürleniyor. Millet gerçeği bilmek zorunda." cümleleriyle sonlandırdı.


Ergenekon, balyoz gibi davalarda ardından Mit tırları ve 17/25 aralık darbe girişiminde yasal olmayan yöntemlerle dinleme yaparak yapılan dinlemeleri montajlanmasını imkan sağlayan Telekomünikasyon iletişim başkanlığınıdevletimiz kapatmak istediğinde ve orada yuvalanmış vatan hainlerini görevden aldığında karşısına çıkan ilk isim maalesef yine Aksünger’di ne demişti “TİB Başkanı geldikten sonra bütün üst düzey ve orta düzey yöneticilerin hepsi askıya alındı, tabiri caizse çaycı yapıldı bir kısmı da. 15 Haziran'da kendilerine göre şüpheli şahıslar, çaycı vaziyetinde görevlerinden alındı. Çok önemli bilgilere sahip daire başkanlarının makinalarına el konuldu. Oralara gelen kişiler MİT'ten gelen kişiler makine başında oturan ve kanunla oturan insanlardan zorla ellerindeki şifreleri almak istediler. Vermeyenleri çaycılıktan da daha öte başka bir operasyona tabi tuttular. Bütün insanların bilgilerinin nerelere taşındığını kimse bilmiyor. Bütün adamlarını TİB'e yerleştirdi Sayın Başbakan ve tayfası. 2 Haziran'da ilginç bir operasyon yapıldı, TİB'e baskın yapıldı, yeniden TİB'deki bütün makinalara el konuldu. Bu makinadaki hangi veriler kimin tarafından nereye taşındı. Bu yapılan operasyonlar yasadışıydı. Bu bilgilerden en basiti ne olabilir, acaba İsviçre bankalarındaki hesaplarla ilgili telefon trafiği var mıydı? Acaba rehine krizleriyle ilgili yapılan konuşmalar nelerdi ve kim tutuyordu bunun hepsini. Bir hafta boyunca TİB çalışamaz hale getirildi. Türk Telekom eşittir TİB olmuştur. TİB, MİT'in taşeronudur. MİT, Başbakan'ın arka bahçesi haline getirilmiştir."

Zekaya dikkat ettiniz mi? MİT, Başbakanın arka bahçesi olmuş” ne olacaktı MİT nereye bağlıydı o dönem?

FETÖCÜ vatan hainlerinin şirketlerine yapılan baskınlar hakkında; "Duyduğum bir konu var, bütün illere gönderilen, bunun adına biraz da paralel yapı olarak koydukları kişilere karşı ve şirketlerine karşı bir operasyon girişimi olarak ve bunun genelgelerini gönderdiklerini biliyorum. Gizli şekilde valiliklere gönderilen ve oradaki Maliye'ye gönderilen bir şey. Bu ortak yapılan bir operasyon. Bununla birlikte muhalif olan herkesin üzerine gidebilme yetkisini kendine göre kendi iç bünyesinde almaya çalışan bir diktatörlük bir faşist uygulamadır bu. Söylediğiniz şey aslında gizli, saklı zaten yapılıyordu. Bu saatten sonra hem Emniyet hem de Maliye ortak çalışmayla kendilerine göre muhalif olanların üzerine gidileceğini ben de görüyorum" dedi.

Hatta 2014 sonrası devletten temizlenmeye çalışılan FETÖCÜ vatan haini polis, savcı, hakim, askerler için “Devlet kurumlarının içi boşaltılıyor, nitelikli insanlar görevden alınıp haksızca içeri atılıyor “ dedi.

Terör örgütüne “Cemaat” “Fethullah Gülen cemaatı” demeye yakın zamana kadar sürdürdü.

17/25 aralık darbe girişiminin FETÖ ile ilgili olmadığını defalarca nara atarak anlatmaya çalıştı.

ABD’de FETÖ'CÜ CHP Milletvekili Aykan Erdemir’in yalancı şahitliğinde yürüyen HALKBANK davasını sayın Aksünger orada takip etti ve oradan neler sayıkladı neler, sonuç malumunuz.

Yine ABD’de o dönem yasal olmayan delillerle yürüyen Zarrap davasını takip etti, o davada da kendisine yakışan tarafta yer aldı, sonuç malum.

Daha çok vukuatı var ama yerimiz dar.

İşte bu Erdal Aksünger, Nilüfer belediye başkanımız Şadi Özdemir’e danışman olarak geldi.

Gayrimenkul danışmanı olduğu için,başkan danışmanı olduysa geldiği yer çok doğru çünkü Nilüfer demek RANT demek.

Yok, sevdiği güçler git orayı boş bırakma dediyse? Buralar boş değil sahipsiz hiç değil, hala buradayız.

Yakında anlarız niçin geldiğini.

Selam ve saygıyla

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.