Çoğumuzun arada bir kullandığı hiç kullanmayanın ise mutlaka duymuş olduğu “Arabın derdi kırmızı pabuç” deyişini başlığa koyduk ya bu deyimin nereden geldiğini de açıklama gereği hâsıl olmuştur. Bu deyiş, işin aslını savsaklayıp, önemsiz ayrıntılar üzerinde duranlar, gereksiz detayları ve saçmalıklarıyla, fantezi isteklerde bulunan kimseler için kullanılır. Bakın iş nerelere dayanıyor?

“18. yüzyılda II. Osman ve III. Mustafa devirlerinin Sadrazamı olan ve Şair Fitnat Hanımla aralarında âşk hikâyeleri bulunan Şair Koca Ragıp Paşa, bir gece konağının kütüphanesinde devlet işleri üzerinde çalışırken çok yorulmuş. Bir aralık kapı açılmış, içeriye Arap Dadı girmiş, o sevimli aksanıyla:

– Bâşâ afandi hazretleri, demiş. Biz yarın kuşuk hanım afandi ile Göksu’ya gideceğiz. Acaba bendeniz pembe meşlahı mı giysem, yoksa filiziyi mi? Hanim afandilerle bahse tutuştuk; acaba bana hangisi daha çok yakışır? Paşa lâ havle çekerek pembeleri önermiş. Dadı:

– Öyle ise yarın sabah bir çift kırmızı pabuç isterim, demez mi?

Arap çıkınca Paşa ellerini kaldırıp Allah’a yalvarmış:

– Yarabbi, şu arabın aklını bana bir gecelik emanet ver de rahat bir uyku uyuyayım. Benim derdim devleti ayakta tutmak, arabın derdi kırmızı pabuç.”

Bu CHP’liler de Arap Dadı hesabı kafayı ikinci tura takmış durumdalar. Şanslarının olmadığını Sayın Cumhurbaşkanımızın tekrar seçileceğini onlar da biliyor ama içlerinde ikinci tura bıraktırma umudu hala var. Öyle olursa bunu büyük bir başarı zannedecekler. Komik yanı da şu ki şiddetle karşı çıktıkları bir sistemi protesto edecekleri yerde o seçime giriyorlar. Kemal girmiyor tabii. Milletvekilliğini de elinden kaçırıp siyasi mevta olmayı maçası yemiyor.

Hürriyet gazetesi de aldığı talimat gereği onu bunu konuşturuyor. Bu sefer de CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek’i konuşturmuşlar. Çiçek Saadet Partisi'nin Cumhurbaşkanlığı adayının Abdullah Gül olmasını temenni ettiklerini belirtmiş ama ardından da eklemiş; “Ama ikinci tura kalacağını beklemiyoruz. İkinci tura CHP'nin adayının kalacağını düşünüyoruz.” Zırvalamış yani. Kardeşim ikinci tura kalmasını beklemiyorsan neden temenni ediyorsun? Ortalığı “Gül” adıyla karıştırmak için mi? Hedef saptırmak için mi? Hem CHP’nin adayı kim? Yoksa Ekmeleddin’i mi göstereceksiniz yine? Adamın ağzı yandı. Kabul etmez. Benden söylemesi. O yürek varsa Kemal çıksın ortaya diyeceğim de imkansızı istediğimi biliyorum.

Ya adam cidden ifade özürlü ya da haberi yazan gazetecilikten ve Türkçe ’den bi haber. Ya da ikisi birden geçerli. Dursun Çiçek ittifakla ilgili bir soruya da şöyle cevap vermiş; “Birinci turda çok sayıda adayla seçime girilmesi, anayasa oylamasında parlamenter demokrasiye sahip çıkan, tek kişi yönetimine itiraz eden bütün demokrasi bloğunun, ikinci tura kalan, şu anki Cumhurbaşkanı dışındaki adaya oy vermesi.” Artık ne demekse?

İfade özürlü haber yazarı ile editörünün yayınladığına göre bu ifade özürlü zatın açıklamaları şöyle:

“Özellikle Saadet Partisi, İYİ Parti'de bir sıkıntı olmayacağını düşünüyoruz ama 100 bin imza toplamalarında bir sıkıntı olursa bir grup 20 milletvekilinin imzası bunun için de yeterli. İhtiyaç olduğunda biz de kurumsal olarak imza verebiliriz. Meclis'te imza verip 100 bin imza yerine 20 imza ile bu adaylaşmayı kolaylaştırabiliriz. Birinci turda bütün partilerin aday göstermesini tercih ediyoruz. Tabii bu konuda da Saadet Partisi'nin adayının Abdullah Gül olmasını da temenni ediyoruz. Tabii biz ikinci tura kalacağını beklemiyoruz ama en azından iktidar partisi seçmenlerinden de destek alacağını düşündüğümüz için ikinci tur daha garanti olacaktır diye düşünüyoruz.”

Yani Gül’ün adaylığına CHP de destek veriyor ama maçaları yemediği için formül arıyorlar.

Bildiğimiz kadarıyla Gül akıllı adam. Bu tezgahlara gelmez. Kendini Ekmeleddin yerine koydurmaz.

Yoksa gelir mi?

Ne dersiniz?