Tesisat ustaları arada bir “Kurbağacık” diye adlandırsa da yaygın adı “İngiliz Anahtarı” dır. İlk patentini 1835 yılında almış olan Solymon Merrick İngiliz değil bir Amerikan Yahudisidir. Hiç düşündünüz mü buna rağmen neden İngiliz anahtarı” deniyor?

Yorulmayın, internette de zor bulursunuz zaten. Ben kısaca söyleyeyim. Her boya ayarlanıp her tezgâha uyduğu için öyle deniyor. Bu İngilizler her kılığa bürünüp ortalığı karıştırmaya bayılır ya işte ondan. Hani bir Lawrence vardı hatırladınız mı? Ana dili gibi Arapça konuşan, İngiliz gizli servisinin has adamı… Ortalığı nasıl karıştırmıştı? Adamın heykellerini diktiler, “En baba casus” diye kahraman ilan ettiler. Evi de müze oldu…

Şimdilerde işler değiştiği için bu casusluk ve tezgâh kurma, kumpas, entrika işleri başka türlü ayarlanıyor elbet. Artık sosyal medya var, radyolar, TV’ler var.

İngilizler de bu yolları kullanıyor elbet.

Steve Owen‎ diye biri çıkmış piyasaya. Zat ı şahaneleri İngiliz BBC (Devlet yayın kuruluşu) Radyo 5’in program yapımcılarından biri. Adam tek başına çalışmıyor. Koca bir ekibi var ve Türkiye’de yerleşik onların “Expat” dedikleri tipler de seve seve yardımcı oluyor haliyle. Adamlar bir iki ev alıp Ege ve Akdeniz sahillerine çöreklenirken İngiliz hükümetinden (böyle dersek karşı çıkarlar, kılıfına uydurup da bankalarından diyelim) neden kolayca ve ehven şartlarda kredi aldıkları da belli oluyor elbet.

Buralara yerleşip, “Biz artık sizden biri olduk” diyecekler, çoğu kaçak olarak iş yapıp vergi mergi vermeden yolunu bulacak, bir ikisi göstermelik iş kurup, “Bakın vergimizi veriyoruz” ayaklarına yatacak ve ardından kuyu kazmaya devam edip anti Erdoğan’cı olacak, sosyal medyada ver yansın Sayın Başkanımıza hakaret edecek… İşin özü bu. Neyse, fazla sinirlenmeden ben iyisi mi esas konumuza gireyim;

Bu Steve Owen denilen şahıs bir radyo programı hazırlamaya başladı. Programın konusu ise, “Son terör saldırılarının Türkiye’ye giden İngiliz sayısı üzerindeki etkisini araştırmak ve de Türkiye’de İş kurmuş İngilizlerin dertlerini dinlemek"

Terör bahanesiyle Türkiye’ye gitmeyin propagandası yapılacağı aşikâr. BBC dört koldan çalışıyor. Radyo 4 en az haftada bir Elif Şafak’ı konuşturup yalanlarını aktarıyor, İngiliz gazeteleri bu kadına köşelerini açıyor, el birliğiyle aleyhte çalışmalar devam ediyor. Bakın İngiliz gazetelerine, birçoğu “Türkiye’de Başbakan istifa etti” diye verdi kongre kararını…

Neyse ben devam edeyim. Güney sahillerinde kulağım deliktir. Birkaç kişiyle röportajlar yapılmış bile. İşin sonunda bizim hükümeti ve Sayın Başkanımızı suçlamak için ellerinden gelen her türlü yönlendirici soruyu sorup bu arada algı yönetimi çabalarını da en üst seviyede uyguluyorlarmış.

Yakında radyodan dinler, sizlere daha ayrıntılı anlatırım. Neyse bu adamlar bari sistemli çalışıyor. Daily Mail gazetesi gibi, “Fethiye’de İngiliz turiste saldırı” diye yazıp da haberi okuyunca saldıranların iki adet pelikan olduğunu öğrendiğimizde olduğu gibi gülünç olmuyorlar en azından…