AK Parti Artvin Milletvekili Faruk Çelik'e yakın patronajı ve yine Çelik'in en yakınındaki isimlerin yönettiği AS TV’de alelacele programa çıkarılan Gazeteci Yüksel Baysal, yeni ve enteresan bir tartışmanın fitilini şu sözlerle ateşledi; , “İstanbul’da hani var ya itirafçı tanıklar gizli tanıklar bunlar FETÖ yöntemleri. Bunları biliyoruz biz. Yanlış işler bunlar aynı şeyi Bursa’da denemeye çalışıyorlar ama çok şükür hemen söyleyeyim Bursa'nın sağduyusu buna izin vermez. Burada mesela sağduyusu derken Bursa’daki AK Partililerin bile daha sağduyulu olduğunu biliyorum. Bile derken bir yanlış anlama olmasın. Ben tabi özellikle bazıları kızacak ama söylüyorum Faruk Çelik’e güveniyorum yani. Neden güvendiğimi söyleyim size o sağduyulu da ondan dolayı. Ha Davut Gürkan’da sağduyuludur. O suç duyurusuna rağmen ben o durumlara yol açmayacağını biliyorum ben o suç duyurusu başka bir şey. Onun da haklı bir zemini var yani onu da söyleyeyim” İfadelerini kullandı.

Mustafa Bozbey ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde olduğu gibi bir soruşturma yapılmasına gerek Bursa’daki AK Partililer gerekse Faruk Çelik’in izin vermeyeceğini düşündüğünü söyledi Faruk Çelik’e yakınlığı ile bilinen Gazeteci Yüksel Baysal. Buyrun yeni ve oldukça iri bir gündemimiz daha var Bursa olarak. Bu gündem Bursa’dan taşar Ankara siyasetini ve ulusal basını da eksenine alır.

Aslında böyle bir gündem en azından açık bir şekilde yoktu. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in geçmiş yıllardan kaynaklanan davaları üzerinden yorumlar yapılıyordu ancak bu yönde bir adım atılacağına yönelik bir görüntü yoktu.

Ta ki Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in görevdeki bir yılını değerlendirdiği toplantıya kadar. Bu toplantının soru cevap bölümünde ilk sözü alan Gazeteci Tayfun Çavuşoğlu, Bozbey’e bazı mahallelerde “Bozbey görevden alınırsa yerine kimin gelmesini istersiniz” diye anket çalışmaları yapıldığını duyduğunu kendisine de bu bilgilerin gelip gelmediğini sordu. Enteresan bir şekilde sorunun cevabını Mustafa Bozbey önündeki bilgi notunun olduğu kağıttan okudu. Sadece bizim değil gerek salonda gerekse canlı yayından toplantıyı takip eden bir çok kişinin dikkatini çekti bu durum. Çok anlamlandıramadık.

Toplantıdan sadece iki gün sonra bu kez AS TV’de İrem Özyılmaz’ın moderatörlüğünde Namık Göz, Mustafa Gültekin ve Yüksel Baysal’ın katıldığı “Farklı açı” programında, mevzu nerelere gitti. Solcu hatta CHP’li Gazeteci Yüksel Baysal, Bursa’da İstanbul benzeri bir operasyon yapılmasına eski bakan AK Parti Artvin Milletvekili Faruk Çelik'in müsaade etmeyeceğini söyledi. Faruk Çelik'in sağduyusuna güvendiğini söyledi.

Malum 5 ay önce Celal Sönmez, Medya S’yi sattı. Medyanın Faruk Çelik’e yakın bir grup tarafından alındığı, Çelik’in yakınında olan isimlerin yeni süreçte medyayı yönettiğini tüm Bursa biliyor. Yine yakın bir gelecekte Çelik’in küçük oğlu Sefa Çelik’in medyanın başına geçmesi de bekleniyor.

Yüksel Baysal, Faruk Çelik'in Mustafa Bozbey’i koruyacağını Faruk Çelik'in olduğuna inanılan ve yakınlarının yönettiği AS TV’de söyledi. Çelik ile istişare edilmeden bu açıklamanın yapılacağına inanmıyorum. Belli ki bu konu Bakan beyin de olduğu bir ortamda konuşulmuş ve Baysal’ın bu konuyu gündeme getirmesi kararlaştırılmış.

Yüksel Baysal en nihayetinde gazeteci. İstediğini düşündüğünü söyleyebilir ya da yazabilir. Bu kendini bağlayacak bir şey. Ancak hem de Faruk Çelik’e yakın isimlerin yönettiği bir televizyon kanalında bu sözler söylendiğinde konunun boyutu biraz değişiyor. Birincisi soruşturmalar şüphesiz kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde açılıyor. İstanbul’da yürüyen soruşturmada gizli tanık vs var ancak ortada belgeler de var. Yani sadece gizli tanıkla ya da itirafçılarla yürümüyor soruşturma.

İkincisi var sayalım ki Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Başkanı Mustafa Bozbey’e soruşturma açılacak, elde de belgeler var. Bunu Faruk Çelik nasıl engelleyecek? Faruk Çelik bey yargıya müdahale mi ediyor? Baysal’ın sözlerinden bu çıkıyor ortaya. Faruk Çelik tartışmaların hiçbir yerinde yokken ve son bir haftadır seçim bölgesi Artvin'de çalışmalarını yürütürken, bir anda üstelik kendisine yakın bir medya kuruluşunda tartışmaların birinci figürü haline nasıl geliyor?

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, varsa hakkında iddia ya da inceleme gider ifadesini verir. Varsa bir yolsuzluk ya da usulsüzlük yargı gereğini yapar yoksa da zaten sorun yok. Açıkçası varsa da Yüksel Baysal biliyor ancak kamuoyu ve bizler bilmiyoruz. Baysal’ın öncelikle böyle bir girişim var, deniyorlar demesi oldukça önemli. Faruk Çelik üzerinden bir gündem oluşturmak yerine bu girişimleri anlatan bir yazı yazsa ya da program yapsaydı daha sağlıklı olurdu.

Asıl aklımıza takılan konu Faruk Çelik’e rağmen bu konuşma yapılamayacağına göre, muhterem bakan bey neden böyle bir yola başvurdu. Yıllardır Baykan Bozbey’le olan dostlukları zaten biliniyor. Dahası onu koruyup kolladığı da hep söyleniyor. Mevcutta da böyle bir düşünce tüm Bursa ovasında zihinlere yerleşmişken bunu açık açık kamuoyuna duyurmanın amacı ne? Baysal’ın AK Partililere yönelik sağduyulular sözleri aynı zamanda AK Parti Bursa’ya bir mesaj mı?

Muhterem bakan bey bu kez çok büyük oynadı. Hatası doğrusu günahı sevabı ile Başkan Bozbey'in yanında duruyor. Bozbey’le ilgili bir durum yokken onun üzerinden Bursa'ya ve AK Parti’ye bir racon kesme durumu var ki, geldiğimiz noktada ne Başkan Bozbey'e ne de AK Parti ve Çelik’e bu raconun ne fayda sağlayacağını ya da ne kaybettireceğini de bilmiyoruz. Bunun sonuçları önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Baysal'ın muhterem bakan beyin gölgesinde Bursa kamuoyuna verdiği mesaj ise çok net. Eğer soruşturma açılırsa bu FETÖ taktiğidir. Yani bu saatten sonra hukuk ve yargı kendi işini yapsa bile adı FETÖ kumpası olacak öyle mi? Bu hamur daha çok su kaldırır.