İhalesini Sağlık Bakanlığı yapmış, parasını bakanlık ödüyor anlayacağınız. Temeli geçen yıl atılmış ve inşaatı sürüyor. 16 dönümlük arazinin sadece iki dönümü Cavit Çağlar tarafından bağışlanmış üstelik TMSF’deyken arsa. Doğrular gün gibi açıkken Olay Gazetesi Başyazarı Ahmet Emin Yılmaz, patronunu cilalamak için tüm doğruları çarpıtarak, Bursa halkını yanıltıyor. Ayıp değil mi Ahmet ağabey. Bu kadar açık gerçekleri bile saptırırken sana nasıl inanacağız.
Son dönemde gündemde yer alabilmek için hiçbir fırsatı kaçırmayan Bursalı işadamı Cavit Çağlar, Mudanya Üniversitesi'ndeki hemşehrisi ve kadim dostu Ali Molla Salih’in girişimleri ve Gıyasettin Bingöl hocaya ricasıyla Çağlar Mudanya Üniversitesi’nde gençlerle buluştu. Olay Gazetesi’nin köşe yazıları ve haberlerine bakınca Çağlar her zamanki gibi her şeyi ben yaptım, ben olmasan Türkiye taş devrini yaşardı mealinde ezberlenmiş cümleleri kullanıyor.
Yok uçak verdim terörist Abdullah Öcalan Kenya’dan getirildi. (Ki devlet operasyonlarında istediği uçağa araca vs el koyup sonrasında bedelini sahibine öder. Yani lütuf değil o an ihtiyaç varmış devlet kullanmış) Yok doğalgaz çevrim santraline ben kredi buldum, yok Bursaray’ın kredisini ben çıkardım vs vs. Süleyman Demirel’in Bursa’ya çevre yolu vaadini duymamış en yakınında olan birisi olarak. Ona üç kuruş parayı bulamadıkları için yıllar sonra yapılabildi. Neyse yapılan ne varsa Çağlar yapmış, yapılmayanlar ise Çağlar’la alakası yok.
Devam edelim…
Konuşmasında yine Cavit Çağlar Üniversitesi’nde son aşamaya geldiğini vs anlatıyor Çağlar. Ya adım atılmış olsa Ahmet Emin Yılmaz sabah akşam planı projeyi vs yaza yaza bitiremez. Dünya üniversiteyi Cavit Çağlar sayesinde tanıdı derdi. Böylesine muhteşem bir eser dünyada başka biri tarafından ortaya çıkarılamaz yazardı. Yazardı da yazardı. Dahası üniversitenin nereye kurulacağı belli değil. Belli olsa Ahmet Emin Yılmaz o araziden 7/24 yayın yapar. Güldürmeyin bizi.
İkinci konu ise akıllara zarar bir algı operasyonu. Cavit Çağlar’ın banka hortumlamaktan kaynaklanan borçları nedeniyle birçok menkul ve gayrimenkulu TMSF’ye geçmişti. Onlardan birisi de hemen Dr. Ayten Bozkaya Spastik Çocuklar Hastanesi’ne komşu olan 2 dönüm araziydi. İşte o arazi dönemin valisinin de enteresan bir yaklaşımı ile Cavit Çağlar tarafından hastaneye bağışlandı. Oysa zaten mülkiyeti o dönem orada değildi.
Sonra ilginç bir şekilde Çağlar’ın 1 Milyar dolarlık TMSF borcu bir anda buhar oldu. Hemen ardından Çağlar, bağışladığı bu araziyi geri istedi ancak burası da muz cumhuriyeti değildi. Baktı ki arsa geri alınamıyor Ahmet Emin Yılmaz aracılığı ile Bursa’ya ne büyük bir bağışta ve katkıda bulunduğunu 2 ayda bir kamuoyuna reklam etmeye başladı. Ah be Cavit bey, 1980’li-90’lı yıllar çok zaman oldu geride kaldı. O dönemin algı işleri de geride kaldı. O öğrenciler google girse zaten neyin ne olduğunu okuyacaklar.
Gelelim tekrar Mudanya Üniversitesi’nde Cavit Çağlar’ın tecrübe buluşmasından yansıyanlara. Başyazar Ahmet Emin Yılmaz bakın nasıl yansıtıyor bu iki konuyu, “Bir dönem… 5 fabrikasında 25 bin kişi çalışıyordu. Tekstil yatırımlarını yeğeni Şenol Şankaya’ya devredip iş dünyasından çekildi.
Fakat…
Mudanya Üniversitesi’nin Tecrübe Konuşuyor programında üniversiteli gençlerle bir araya gelen Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar, iki yeni ve çok özel yatırım planını açıkladı:
“Bursa’ya bir üniversite kazandırmak için hazırlıkların sonuna geldik. Cavit Çağlar-Ayten Bozkaya Spastik Hastanesi de yakında başlıyor.”
Eh be Ahmet abi bu kadar da olmaz. Kamu müdürleri ile gayet sıcak ilişkilerin var. Keza AK Parti’nin üst yöneticileriyle de. Her yatırımı onlara soruyorsun da buna gelince üstelik aynı gazetenin başka bir yazarı tam tersini söylerken bu algı operasyonunu neden yapıyorsun.
Dr. Ayten Bozkaya Spastik Çocuklar Hastanesi ile ilgili gerçekleri ben sıralayayım. Evet çok önemli bir sağlık kuruluşu olan hastane, yetersiz kalınca Sağlık Bakanlığı Hastane’nin yenilenmesine karar verdi. Hastanenin çevresinde kamulaştırmalar yapıldı, belediyelerden ve Milli Emlak’tan geçen arazilerin toplamı 14 dönüm. Cavit Çağlar’dan geçen 2 dönümle birlikte 16 dönüm arazi üzerine inşa ediliyor hastane.
Hastaneyi Sağlık Bakanlığı geçen yıl ihale etti ve geçen yıl temeli atılan hastane de inşaat devam ediyor. Yani Cavit Çağlar yapmıyor, üstelik başlayacağım dediği hastanenin inşaatı devam ediyor. Ahmet Emin Yılmaz’ın bundan habersiz olması ise ilginç. Üstelik aynı Cavit Çağlar kısa bir dönem önce araziyi geri almak için girişimde bulunmuştu ve bu açıklamaları Ahmet Emin arşivinde mutlaka vardır en azından basılı olan gazete arşivinde. Yani üniversite ile ilgili bugüne kadar duyduğumuz laftan başka bir şey yokken hastane ile ilgili bilgilerin tamamına yakını ise aldatıcı, algıya yönelik ve gerçeği yansıtmayan bilgiler.
Cavit Çağlar’ın Mudanya Üniversitesi’ndeki konuşmasından bir anekdot daha aktaralım.
“Hayatında kimseye kazık atmadım, bilerek boğazından haram lokma geçmedi, bu sayede akil, güven duyulan bir Cavit Çağlar oldum” demiş. Haramı helali pek tabiki Allah bilir ancak Çukurova Holding’e TMSF’nin İnterbank’tan rücu ettiği 533 milyon 936 bin dolarlık bir borç var ve bu borcun Çağlar’a ait şirketlerin çekip geri ödemediği kredilerden kaynaklandığı biliniyor. Çukurova taksit taksit ödediği bu borçlar için sürekli icra ve haciz davaları açıyor ve kazanıyor. Ancak şirketlerin içi boşaltıldığı için tahsilat yapmakta zorluk yaşıyor. TMSF ile anlaşıp kendi borcunu bir başka holdinge rücu ettirmek pek bir helal gibi görünmüyor ama dediğimiz gibi Allah bilir helalini haramını.
Burada değinmeden edemeyeceğiz. TMSF ile Çağlar arasında kurulan ilişki oldukça ilginç. Çağlar’ın ödemesi gereken 1 milyar dolar bir anda yok oldu. El sıkışıldı. Çukurova Grubu’na ait olmadığı ortaya çıkarılan borcu bu gruptan tahsil eden TMSF’nin ana borçlu Çağlar’a dokunmaması oldukça manidar. TMSF, borcun sorumlusundan tahsil edilmesi gerekirken, yakaladığından borcu tahsil ediyor. Bu adil değil, hakkaniyetli değil. O nedenle hükümetin Çağlar ile TMSF başkanları arasındaki ilişkiyi kontrol etmesinde fayda var.
Ahmet Emin Yılmaz ağabeye son sözümüz… Doğruların ortaya çıkmak gibi bir huyu var. Evet Çağlar çok güçlü ve etkili bir isim. Evet dostlukları ve ilişkileri sayesinde her dönem önemli bir figür. Ama tüm bu baskı ve güç gösterileri arasında hakikati bağıracak “kral çıplak diyecek” mutlaka birileri çıkar. Bir de gün gelir Ankara’da yargıçlar var diyen yiğitler çıkar. Bu şehir Cavit Çağlar’a dünyanın servetini verdi. Öyle algılarla değil aldıklarının bir kısmını millete gönülden vererek ruhunu rahatlatmalı.
Yazının dipnotu:
Parası olana takla atmaktan başka kabiliyetleri olduğuna da inandığımız Ali Molla Salih, öğrencilere gerçek bilim insanları ve topluma faydalı iş adamlarını davet etse daha hayırlı bir iş görmüş olur.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Alpaslan Yıldız
Bir Cavit Çağlar kolay yetişmiyor(!)
İhalesini Sağlık Bakanlığı yapmış, parasını bakanlık ödüyor anlayacağınız. Temeli geçen yıl atılmış ve inşaatı sürüyor. 16 dönümlük arazinin sadece iki dönümü Cavit Çağlar tarafından bağışlanmış üstelik TMSF’deyken arsa. Doğrular gün gibi açıkken Olay Gazetesi Başyazarı Ahmet Emin Yılmaz, patronunu cilalamak için tüm doğruları çarpıtarak, Bursa halkını yanıltıyor. Ayıp değil mi Ahmet ağabey. Bu kadar açık gerçekleri bile saptırırken sana nasıl inanacağız.
Son dönemde gündemde yer alabilmek için hiçbir fırsatı kaçırmayan Bursalı işadamı Cavit Çağlar, Mudanya Üniversitesi'ndeki hemşehrisi ve kadim dostu Ali Molla Salih’in girişimleri ve Gıyasettin Bingöl hocaya ricasıyla Çağlar Mudanya Üniversitesi’nde gençlerle buluştu. Olay Gazetesi’nin köşe yazıları ve haberlerine bakınca Çağlar her zamanki gibi her şeyi ben yaptım, ben olmasan Türkiye taş devrini yaşardı mealinde ezberlenmiş cümleleri kullanıyor.
Yok uçak verdim terörist Abdullah Öcalan Kenya’dan getirildi. (Ki devlet operasyonlarında istediği uçağa araca vs el koyup sonrasında bedelini sahibine öder. Yani lütuf değil o an ihtiyaç varmış devlet kullanmış) Yok doğalgaz çevrim santraline ben kredi buldum, yok Bursaray’ın kredisini ben çıkardım vs vs. Süleyman Demirel’in Bursa’ya çevre yolu vaadini duymamış en yakınında olan birisi olarak. Ona üç kuruş parayı bulamadıkları için yıllar sonra yapılabildi. Neyse yapılan ne varsa Çağlar yapmış, yapılmayanlar ise Çağlar’la alakası yok.
Devam edelim…
Konuşmasında yine Cavit Çağlar Üniversitesi’nde son aşamaya geldiğini vs anlatıyor Çağlar. Ya adım atılmış olsa Ahmet Emin Yılmaz sabah akşam planı projeyi vs yaza yaza bitiremez. Dünya üniversiteyi Cavit Çağlar sayesinde tanıdı derdi. Böylesine muhteşem bir eser dünyada başka biri tarafından ortaya çıkarılamaz yazardı. Yazardı da yazardı. Dahası üniversitenin nereye kurulacağı belli değil. Belli olsa Ahmet Emin Yılmaz o araziden 7/24 yayın yapar. Güldürmeyin bizi.
İkinci konu ise akıllara zarar bir algı operasyonu. Cavit Çağlar’ın banka hortumlamaktan kaynaklanan borçları nedeniyle birçok menkul ve gayrimenkulu TMSF’ye geçmişti. Onlardan birisi de hemen Dr. Ayten Bozkaya Spastik Çocuklar Hastanesi’ne komşu olan 2 dönüm araziydi. İşte o arazi dönemin valisinin de enteresan bir yaklaşımı ile Cavit Çağlar tarafından hastaneye bağışlandı. Oysa zaten mülkiyeti o dönem orada değildi.
Sonra ilginç bir şekilde Çağlar’ın 1 Milyar dolarlık TMSF borcu bir anda buhar oldu. Hemen ardından Çağlar, bağışladığı bu araziyi geri istedi ancak burası da muz cumhuriyeti değildi. Baktı ki arsa geri alınamıyor Ahmet Emin Yılmaz aracılığı ile Bursa’ya ne büyük bir bağışta ve katkıda bulunduğunu 2 ayda bir kamuoyuna reklam etmeye başladı. Ah be Cavit bey, 1980’li-90’lı yıllar çok zaman oldu geride kaldı. O dönemin algı işleri de geride kaldı. O öğrenciler google girse zaten neyin ne olduğunu okuyacaklar.
Gelelim tekrar Mudanya Üniversitesi’nde Cavit Çağlar’ın tecrübe buluşmasından yansıyanlara. Başyazar Ahmet Emin Yılmaz bakın nasıl yansıtıyor bu iki konuyu, “Bir dönem… 5 fabrikasında 25 bin kişi çalışıyordu. Tekstil yatırımlarını yeğeni Şenol Şankaya’ya devredip iş dünyasından çekildi.
Fakat…
Mudanya Üniversitesi’nin Tecrübe Konuşuyor programında üniversiteli gençlerle bir araya gelen Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar, iki yeni ve çok özel yatırım planını açıkladı:
“Bursa’ya bir üniversite kazandırmak için hazırlıkların sonuna geldik. Cavit Çağlar-Ayten Bozkaya Spastik Hastanesi de yakında başlıyor.”
Eh be Ahmet abi bu kadar da olmaz. Kamu müdürleri ile gayet sıcak ilişkilerin var. Keza AK Parti’nin üst yöneticileriyle de. Her yatırımı onlara soruyorsun da buna gelince üstelik aynı gazetenin başka bir yazarı tam tersini söylerken bu algı operasyonunu neden yapıyorsun.
Dr. Ayten Bozkaya Spastik Çocuklar Hastanesi ile ilgili gerçekleri ben sıralayayım. Evet çok önemli bir sağlık kuruluşu olan hastane, yetersiz kalınca Sağlık Bakanlığı Hastane’nin yenilenmesine karar verdi. Hastanenin çevresinde kamulaştırmalar yapıldı, belediyelerden ve Milli Emlak’tan geçen arazilerin toplamı 14 dönüm. Cavit Çağlar’dan geçen 2 dönümle birlikte 16 dönüm arazi üzerine inşa ediliyor hastane.
Hastaneyi Sağlık Bakanlığı geçen yıl ihale etti ve geçen yıl temeli atılan hastane de inşaat devam ediyor. Yani Cavit Çağlar yapmıyor, üstelik başlayacağım dediği hastanenin inşaatı devam ediyor. Ahmet Emin Yılmaz’ın bundan habersiz olması ise ilginç. Üstelik aynı Cavit Çağlar kısa bir dönem önce araziyi geri almak için girişimde bulunmuştu ve bu açıklamaları Ahmet Emin arşivinde mutlaka vardır en azından basılı olan gazete arşivinde. Yani üniversite ile ilgili bugüne kadar duyduğumuz laftan başka bir şey yokken hastane ile ilgili bilgilerin tamamına yakını ise aldatıcı, algıya yönelik ve gerçeği yansıtmayan bilgiler.
Cavit Çağlar’ın Mudanya Üniversitesi’ndeki konuşmasından bir anekdot daha aktaralım.
“Hayatında kimseye kazık atmadım, bilerek boğazından haram lokma geçmedi, bu sayede akil, güven duyulan bir Cavit Çağlar oldum” demiş. Haramı helali pek tabiki Allah bilir ancak Çukurova Holding’e TMSF’nin İnterbank’tan rücu ettiği 533 milyon 936 bin dolarlık bir borç var ve bu borcun Çağlar’a ait şirketlerin çekip geri ödemediği kredilerden kaynaklandığı biliniyor. Çukurova taksit taksit ödediği bu borçlar için sürekli icra ve haciz davaları açıyor ve kazanıyor. Ancak şirketlerin içi boşaltıldığı için tahsilat yapmakta zorluk yaşıyor. TMSF ile anlaşıp kendi borcunu bir başka holdinge rücu ettirmek pek bir helal gibi görünmüyor ama dediğimiz gibi Allah bilir helalini haramını.
Burada değinmeden edemeyeceğiz. TMSF ile Çağlar arasında kurulan ilişki oldukça ilginç. Çağlar’ın ödemesi gereken 1 milyar dolar bir anda yok oldu. El sıkışıldı. Çukurova Grubu’na ait olmadığı ortaya çıkarılan borcu bu gruptan tahsil eden TMSF’nin ana borçlu Çağlar’a dokunmaması oldukça manidar. TMSF, borcun sorumlusundan tahsil edilmesi gerekirken, yakaladığından borcu tahsil ediyor. Bu adil değil, hakkaniyetli değil. O nedenle hükümetin Çağlar ile TMSF başkanları arasındaki ilişkiyi kontrol etmesinde fayda var.
Ahmet Emin Yılmaz ağabeye son sözümüz… Doğruların ortaya çıkmak gibi bir huyu var. Evet Çağlar çok güçlü ve etkili bir isim. Evet dostlukları ve ilişkileri sayesinde her dönem önemli bir figür. Ama tüm bu baskı ve güç gösterileri arasında hakikati bağıracak “kral çıplak diyecek” mutlaka birileri çıkar. Bir de gün gelir Ankara’da yargıçlar var diyen yiğitler çıkar. Bu şehir Cavit Çağlar’a dünyanın servetini verdi. Öyle algılarla değil aldıklarının bir kısmını millete gönülden vererek ruhunu rahatlatmalı.
Yazının dipnotu:
Parası olana takla atmaktan başka kabiliyetleri olduğuna da inandığımız Ali Molla Salih, öğrencilere gerçek bilim insanları ve topluma faydalı iş adamlarını davet etse daha hayırlı bir iş görmüş olur.