SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bremen mızıkacılarının hali pür melali!

Yazının Giriş Tarihi: 16.06.2020 20:48
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.06.2020 20:48

İlahi İsmail ağabey (Öztat). Onca benzetecek şey varken bir gazeteyi bornoz cebine benzetmek gerçekten akıllara zarar bir ironi olmuş. Tanıyanlar bilir İsmail abi bornozla had bildirme işlerini yapar.

Faruk Çelik’in yakın dostlarından biri olan ve adı gri pasaport skandalıyla anılan Yüksel Baysal, İznik Belediye Başkanı Kaan Usta üzerinden akıl dışı bir algı operasyonu çekmeye kalktı. Sonuç Kaan Usta devlet nezaketi ve zarafetiyle yazdıkların yalan dedi.  

Konteyner medyasında Bursa Şehir Gazetesi ve Nezir Asaroğlu’na saldırmak için yapılan canlı yayına patronun “Nöbete” talimatıyla katılan Cennet Yüzer, 17/25 Aralık 2013 tarihinden itibaren ta darbe girişimine kadar olan zamana kadar yayınlarını bastırdığı AKMAT üzerinden sözüm ona Asaroğlu’na çamur attı. Ah be Cennet abla… Bari çalışıp çık şu yayınlara Marksitler seni konuşturup kendileri gülüyor.

Ve İsmail Kemankaş ile Esat Kaplan… Şu hakaret maili ile ilgili hikayeniz güzeldi ancak sonunu anlatmadınız. Hikayeniz yarım kalmasın tamamlayayım….

-------------

Bursa’da siyasetten ticarete kadar her alanı kontrolleri altına almak için her türlü yolu mubah sayalar dört koldan Bursa Şehir Gazetesi ve Nezir Asaroğlu’nu susturmak ve sindirmek için büyük çaba harcıyor. Ellerindeki yayın kuruluşları ile iftira ve yalan kampanyasını fütursuzca sürdüren bu ekibe son günlerde Cavit Çağlar’ın Olay Gazetesi de katıldı.

Son 10 yılda Olay’ı dev bir markayken kapısına kilit vuracak hale getiren Mehmet Ali İnan ve kadroları, kendi kendilerini ele verdiler. Olay’ın arşivinde olan ve TMSF tarafından defalarca denetlenmiş yasal faturaları Çağlar’ın izni ile konteyner medyasına sızdıran İnan ve ekibi, yıllarca Türkiye’nin en büyük şehir gazetesi olan Olay’ı ve başyazarı Ahmet Emin Yılmaz’ı da seviyesizce bir algı operasyonuna kurban etti.

Bu girişin ardından son 24 saat içinde yaşanan ve kara mizah olarak değerlendirmemiz gereken gelişmeleri aktaralım. Solumsuların yönetimindeki konteyner medyası patronun talimatıyla yazarlarını canlı yayına çıkararak yine Nezir Asaroğlu üzerinden algı operasyonu çekmeye yönelik bir yayın yaptı. Yayın baştan sona skandal diyeceğimiz olaylara sahne oldu.

YÜZÜN KIZARMADI MI BE ABLA…

Konteyner medyasında Bursa Şehir Gazetesi ve Nezir Asaroğlu’na saldırmak için yapılan canlı yayına patronun “Nöbete” talimatıyla katılan Cennet Yüzer, 17/25 Aralık 2013 tarihinden itibaren darbe girişimine kadar olan zamana kadar yayınlarını bastırdığı AKMAT üzerinden sözüm ona Asaroğlu’na çamur attı. Oysa tam da masadakilerin sağda solda yıllarca anlattığı bir gerçeği unutuyordu.

TMSF Olay Medya’nın yönetimine el koyup Zakir Barutçu ve Nezir Asaroğlu’nun yönetime gelmesinin ardından kestane şekerleri ile ziyaretlerine gittiğin dillerden dile dolaşıp durmuştu. Şimdi çamur attığın Nezir Asaroğlu seni Olay’a aldı ve orada o durduğu sürece çalıştın. Almasa bugün bir Olay geçmişim var diyemeyecektin. Dahası TMSF ekibi Olay’ı devrettikten sonra yanındaki zatı muhteremler Olay’a geri dönerken seni de kapının önüne koymuştular.

Ve sen Cennet Abla, herkesin bildiği gerçekleri gizleyerek çamur atmak sana yakıştı mı? Hiç mi yüzün kızarmadı? Hiç mi utanmadın? Bak TMSF yönetiminde Olay Trend 2008-2010 yılları arasında yayınlandı. Oysa sen Olay’dan kapı önüne konulduktan sonra gidip Özlem Yağmur’la kurduğun Havadis 16 Dergisi ve gazetesini o tarihini bile doğru dürüst hatırlamadığın 17/25 darbe girişiminden sonra da ta ki alçak darbe girişimi dönemine kadar AKMAT’ta bastırdın. 2013 yılının mayıs ayında dikkat mayıs ayındaki iki tweti gösterip ki altını çizeyim 17/27 darbe girişiminden aylar önce atılmış Asaroğlu’nu kripto olmakla suçlayabildin. Madem TMSF FETÖ’cüleri atadı Olay’a seni de FETÖ mü aldı Olay’a? Bu yalan propaganda ne için be Cennet abla…

Olay’a gittiğinde kimse yüzüne bakmadı, selam vermedi. Sen odanda gizli gizli ağladın. Şimdi o yüzüne bakmayanlarla kol kola girip iftira kampanyasında bayrak taşıyorsun. Ne desek boş.

Şimdi gelelim Faruk Çelik boyutuna… Sen değil miydin kapı kapı dolaşan benim bir yerlere gelmemi engelleyen Faruk Çelik’tir diyen. Bugün tutunacak bir yer kalmayınca Faruk Çelik’e son bir enerji ile sarılıyorsun.

Meşhur bir hikaye vardır herkes bilir. Tıkandı baba… Kısmetsiz bir adamın ayağına gelen fırsatların nasıl uçup gittiğini anlatır. Bursa siyasetinde de sensin tıkandı baba Cennet abla… Kaybedensin ve kaybedenler kulübünün ilk sırasındaki isimlerden birisin.

Sadece son bir iki yılda neler olduğuna bir baksana Cennet abla… FETÖ’cülerin açık destek verdiği Mustafa Bozbey’e son yerel seçimlerde verdiğin desteği herkes biliyor. 31 Mart akşamı Alinur Aktaş’ın seçilmesi ile büyük bir hayal kırıklığına uğrayıp günlerce sesin soluğun çıkmadığını tüm Bursa biliyor. Son aylarda Babacan’ın partisine attığın desteği kimse görmüyor mu sanıyorsun Cennet abla…

Gazeteciliğimize söz söylemeden önce bir kez daha aynaya bakmanı öneriyoruz. Kim gazeteci kim değil o zaman daha iyi anlayacaksın. Marksistlerle kol kola girip kendi mahallene ateş edip sonra da AK Partiliyim diye gezeceksin. İnsanlara iftira atılırken bayrak taşıyacaksın… Sonra iki gözyaşı ile vicdan yapmaya kalkacaksın. Yemeyeceğiz emin olabilirsin…

KEMANKAŞ VE KAPLAN

İzleyenleri yanıltmaya yönelik bilgi kirliliği oluşturmaktan başka bir amacı olmayan konteyner medyanın kalemşörlerinin katıldığı ve Nezir Asaroğlu ile hükümeti hedef alan yayında Esat Kaplan ve İsmail Kemankaş, Olay’ın TMSF yönetimine geçtiği günlerle ilgili yaşananları kendilerine göre aktardılar. Olay TMSF’ye geçmeden önce Pazar günleri canlı yayında dünya gündemini değerlendiren ikilinin AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sert sözleri nedeniyle Nezir Asaroğlu’nun kendilerine hakaret içeren bir mail attığını anlatan Kemankaş bunlara gülüp geçtiklerini, TMSF ekibinin yönetime gelmesinin ardından Nezir Asaroğlu’nun genel müdür yardımcısı olarak atanmasıyla mail konusunun yeniden gündeme geldiğini anlattı. “Ben bunlara takılmadım güldüm geçtim” diyen Kemankaş, haklarını mahkeme yoluyla aldıklarını söyledi, Esat Kaplan da onayladı. Oysa hikayenin devamı daha enteresandı ve gizlenmeliydi.

İşte o hikayenin devamı. TMSF yönetiminden rahatsız olan Kemankaş ve Kaplan, o dönem ayrılmak isteyenlerin tazminatının verildiğini biliyordu. Genel Müdür Zakir Barutçu’ya giderek ayrılmak istediklerini ancak tazminat ve haklarının da ödenmesini istiyor. Zakir Barutçu, “Nezir Asaroğlu da atacak. Ama siz onu mahkemeye vermişsiniz. O imza atmaz” diyor. Bunun üzerine Kaplan ve Kemankaş soluğu adliyede alıyor ve tazminatı alabilmek için davalarından vazgeçiyorlar.

YÜKSEL BAYSAL’A USTA’DAN TOKAT GİBİ CEVAP

Konteyner medyanın Bursa Şehir Gazetesi ve Nezir Asaroğlu’na yönelik iftira kampanyasının önde gelen isimlerinde biri de Yüksel Baysal. Herkese gazetecilik dersi verip bunca yıl doğru düzgün gazetecilik yapmak yerine algı operasyonları ile küpünü dolduran Baysal, yine aynı oyunları sürdürüyor. Gri pasaport skandalı hala hafızalarda olan Baysal, geçen gün İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’nın ismini kullanarak akıllara zarar bir köşe yazdı. İznik Ayasofya’nın cami olmasının acısını hala daha yüreğinde hisseden Baysal, Usta’nın Ayasofya camii oldu İznik kaybetti dediğini yazdı. Baysal’a Usta’nın cevabı ise nazik ama çok ağır oldu.

İşte Yüksel Baysal’a Usta’nın verdiği o cevap: “14.06.2020 tarihinde Yüksel Baysal imzalı köşe yazısında tarafımızca  “İznik Ayasofya Orhan Camii" ile ilgili söylediğimi iddia ettiği ifadeler tamamen gerçek dışıdır. Yazıda bahsi geçen ifadeler yazarın kendi düşünce arzu ve istekleridir. Şahsın kendi düşünce ve emellerinin tarafımızca ifade edilmiş gibi yansıtılması gazetecilik ahlakı ile örtüşmemektedir.  Tarafımızca konu ile alakalı olarak hukuki süreç başlatılacaktır. Mezkur yazının müellifini bir Cuma günü İznik’te misafir etmeyi, Ayasofya Orhan Camiinde Cuma namazını birlikte eda etmeyi temenni ediyoruz.”  Yılların gazetecisine yalan yazmak ne kadar da yakışmış değil mi?

İSMAİL AĞABEYİN BORNOZLU HAD BİLDİRME YÖNTEMİ

Bursa Şehir Gazetesi’ne yönelik linç ve iftira kampanyasına bir dönem Türkiye’nin en büyük şehir gazetesiyken şimdilerde bir iş hanında yayın yapan Olay da önceki gün katıldı. Faruk Çelik’in ricası üzerine mevzuya bodozlama girdiği o kadar belli ki Ahmet Emin Yılmaz’a yazdırıp rengi de tam kıvamında tutturmuş Olay.  TMSF döneminden kuyruk acısı olan ekibin kaleminden çıktığı ve Ahmet Emin imzası ile renk verilen iftira ve karalama haberinin hemen ardından Cavit Çağlar’ın özel kalem müdürü ve yanından ayırmadığı İsmail Öztat ağabey de dün bize had bildirmiş. Yazıyı okuduk ve İsmail ağabeyin uzun zamandır Olay’a uğramadığını ya da hayal dünyasında yaşadığını gördük. Dahası bize had bildireyim derken güldürdü sağ olsun. İlahi İsmail ağabey (Öztat). Onca benzetecek şey varken bir gazeteyi bornoz cebine benzetmek gerçekten akıllara zarar bir ironi olmuş. Tanıyanlar bilir İsmail abi bornozla had bildirme işlerini yapar.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.