Karacabey Belediye Meclisi toplantısının ardından belediye çıkışında dikkatinizi çekerek bir kez daha altını çizeyim belediye çıkışında DEVA Partisi İlçe Başkanı ve Yörem Gazetesi’nin sahibi Şaban Önen, AK Partili iki belediye meclis üyesine önce sözlü ardından fiziki saldırıda bulunmaya kalkıyor… Ben yazmasam kimse bilmeyecek çünkü AK Parti İlçe Başkanlığı koltuğunu işgal eden şahıs tepki vermediği gibi Önen’le konuşup bu durumu siyasi malzeme yapmamasını rica edeceğini söylüyor. Utanmak erdemdir erdemin kıymetini bilene.

Karacabey Belediye Meclisi toplantısında iki önemli madde görüşüldü. Bunlardan birisi köylerden belediyeye geçen arazilerin satışıydı. CHP-AK Parti ve MHP’nin oyları ile madde reddedildi. Bir diğeri ise otopark ücretlerinin artışlarıyla ilgili madde. İYİ Parti getirmesine rağmen onların da red oyuyla madde kabul görmedi.

Hareketli geçen meclisin bitmesinin ardından meclis üyeleri de doğal olarak belediyeden ayrılmaya başladı. AK Partili meclis üyesi Arzu Uray’a belediye kapısından çıktıktan sonra sözle sataşıyor. Belli ki meclisin arazi satışlarını reddetmesine oldukça içerlemiş. “Siz görevdeyken cebinizden mi yaptınız hizmetleri” gibi abuk sabuk sözler söylüyor.

Aynı zamanda Kent Konseyi’ne de üye olan Şaban Önen’in kadın meclis üyesine sözlü müdahalesini gören AK Parti Karacabey Meclis Grup Sözcüsü Armağan Elçin olaya müdahil oluyor. “Bizim dönemimizde yöneticiler cebinden yapmadı da bugün yönetimler ya da yarın kendi ceplerinden mi yapacak” diyerek karşılık veriyor.

Kadın meclis üyesine sözlü müdahalede bulunan Önen, Armağan Elçin'in tepkisiyle karşılaşınca, “Sen ne konuşuyorsun lan” diye çıkışıyor. Sözüm ona gazeteci, DEVA Partisi ilçe başkanı ve Kent konseyi üyesi vatandaş. DEVA ne kadar aciz bir durumdaki bu tür kişilerle ilçe başkanlığı payesi vermeye mecbur kalıyor.

Neyse bu sözleri duyan Armağan Elçin, “Adabını takın doğru düzgün konuş” diyerek yanıt veriyor. Hayatınızda görebileceğiniz en beyefendi adamlardan birisidir Armağan Elçin. Terbiyesi, beyefendiliği, duruşu ile adam gibi adamdır anlayacağınız. Karşısındaki bozuk üsluba rağmen yine seviyesini düşürmeden yanıt veriyor.

Armağan Elçin’in sözleri üzerine hiddetlenen Şaban Önen, horoz gibi diklenerek kafa kafaya geliyor Elçin ile. Bağırmaya devam ediyor. “Sakin ol adamın canını sıkma” deyip bir de yumruk sıkıyor iyi mi? İş fiziki saldırıya dönüşmek üzereyken çevredekiler araya giriyor. O anda belediyenin satınalma ekibi orada bereket utanç verici olaylar yaşanması engelleniyor.

Bu nasıl bir kin bu nasıl bir saçmalamak Allah aşkına. DEVA Partisi mecliste yok, muhatap olan Şaban ben değil. Belediye önünde kadın meclis üyesine laf atıp sözlü saldırıda bulunmak nedir? Kadın meclis üyesine yapılan müdahale eden meclis üyesine sözlü ve fiili saldırı girişiminde bulunmak nedir? Hayırdır?

Ve bir büyük edepsizlik daha ediyor Şaban Önen… Belediyedeki araçlardan birinin plakasına atıfta bulunarak Armağan Elçin’e “Sen önce kızının adına belediyeye alınan aracın hesabını ver diyor. Nedir diye sordum. Malum plakalar araçlar alındığı zaman hangi harf dizini varsa ona göre veriliyor. Karacabey Belediyesine alınan araca da o seriden veriliyor normal olarak. Vay efendim 3 harf isimle uyuşuyor kızının ismini vermiş. Ya utanmazlığın bu kadarı olmaz gerçekten. Kızının ismini parka vermek caddeye vermek varken plakaya vermek nedir ya? Kendi çapın o kadar sanıyorsun ki başkaları da o kadar sığ bir yapıya sahip.

Neyse olayı anlattıktan sonra gelelim asıl söyleyeceklerimize. Yaşanan olay pek tabiki AK Parti Karacabey İlçe Başkanı Gültekin Saygısever’e iletiliyor. Normal şartlarda iki meclis üyesine sözlü ve fiili saldırı girişiminde bulunulan ilçe başkanı derhal açıklama yapıp olayı kınar ve gereken hukuki süreci başlatır öyle değil mi? Normali o ama öyle olmuyor.

Karacabey’de muhalefet etmemeye yemin etmiş, belediye başkanı ile iyi geçinmeye kendini kodlamış, etliye sütlüye dokunmadan üstüne bir de ilçe başkanlığı koltuğu elde etmiş beyefendi, her zaman olduğu gibi yine kendisinden bekleneni yapıyor.

Kimse kusura bakmasın bu tür silik ve kendi çıkarını total çıkarın önünde tutan, korkak, silik tiplerin siyasete de memlekete de millete de bir hayrı dokunmaz. Seçim döneminde de yetersizliği AK Parti’ye çok şey kaybettirdi. Bugünde aynı şekilde AK Parti’yi aşağıya çeken, siyaset yapamayan, siyaset yaparak İYİ Partili belediye başkanı ile arasının bozulmasından korkan, başkanın yol verdiği işlerine yoğunlaşan bir ilçe başkanı davası olan bir partiye zarar verir.

Bu tiplerin o koltukları işgal etmeleri Efkan Ala’nın, Mustafa Varank’ın, Davut Gürkan’ın Oktay Yılmaz’ın, Ferhat Erol’un, Alper Taban’ın, İrfan Akkaya’nın, Mutlu Turgut’un, Mehmet Taşer’in, Ali Sait Adiloğlu’nun, Armağan Elçin’in, Şahin Biba’nın, ve daha nicesinin verdiği mücadeleye ayıp bir kere. Gültekin Saygısever beyin başarılı olamadığı, öyle bir gayretinin de olmadığı, sadece etiket olarak kullandığı milletin makamı olan AK Parti İlçe Başkanlığını biran önce o işi canla başla yapacak, milletin hukukunu korumak için mücadele edecek, korkmadan sinmeden siyaset yapabilecek, halkın hukukunu müdafaa edecek bir isme bırakması çok yerinde olur.