SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bursalı işadamı Cavit Çağlar’dan çok tartışılacak sözler: “Ben olmasam Türkiye Ukrayna’dan beter olurdu”

Yazının Giriş Tarihi: 26.12.2024 12:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.12.2024 11:11

Cavit Çağlar’la ilgili birçok makale kaleme aldık, birçok habere de imza attık. Çağlar, kendisini ülkesinin üzerinde gören, melankolik bir hayal dünyasında yaşamaya başladı son dönemde. Yaşı ilerledikçe varlığını ispat etmenin telaşı içerisinde bazen haddi aşan kelimeler kullanıyor. Bunda akıl verenleri ile onun için güzelleme yapma görevini üstlenen başyazarının da etkisi var mı bilmiyoruz.

Son dönemde kitabı gereken etkiyi göstermemiş olacak ki sık sık gündeme gelmek için azami gayret gösteriyor Cavit Çağlar. Yaşı epey ilerlemesine rağmen hırsından ve mücadele gücünden çok fazla bir kaybının olmadığını da söyleyelim. Doğru Yol Partisi ve Süleyman Demirel tedrisatından geçtiği için icraatta olmasa da laf etme noktasında oldukça başarılı.

Cavit bey ben buradayım demek için yine Bursa’ya ziyaretler gerçekleştirmiş. Olay Gazetesi’nin ve internet sitesinin çarşaf çarşaf yayımladığı ve her satırı Cavit Çağlar güzellemesinden öteye gidemeyen köşe ve haberler günümüzü eğlenceli hale getirdi. Ancak Cavit beye biri hatırlatsın şu Rusya masalı gerçekten kabak tadı verdi. Hele konuyla ilgili son sözleri koca Türkiye Cumhuriyeti Devletine ayıp.

Olay Gazetesi ve internet sitesinde yer alan haberdeki detay gerçekten tartışmalara yol açacak cinsten. Malum bu Rus savaş uçağının düşürülmesinin ardından Türkiye ile Rusya arasında ciddi bir kriz yaşanmış, krizin diplomatik olması nedeniyle Putin ile arası oldukça iyi olan Dağıstan Devlet Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mektubunu Putin’e ulaştırmıştı. O meseleyi de Cavit Çağlar Dağıstan Devlet Başkanına söylemişti. Hikaye tamamen bundan ibaretken, Cavit Çağlar yıllardır bu hikaye üzerinden bir kahramanlık destanı yazmak için çırpınıyor adeta. Herkes konuyu bilmesine rağmen her seferinde ballandıra ballandıra ve vites yükselterek anlatıyor.

Ancak bu kez söylediği sözler Türk devleti açısından çok da kabul edilebilir ve hoş görülebilir sözler değildi. İşte Çağlar’ın Rusya ile Türkiye’nin savaşını engellediğini, bunu yapmazsa Türkiye’nin Ukrayna’dan beter olacağını söylemiş. Birebir cümleyi alırsak “Allah savaşlar göstermesin. Rusya ile oluşabilecek bir savaş Ukrayna’dan daha beter olurdu. Allah bana onu önlemeyi nasip etti.” sözleri ile koca Türk devletinin kendi sayesinde işgal edilmekten kurtulduğunu söylüyor.

Devletimiz bu sözleri ciddiye alır mı bilinmez ama Cavit bey gerçekten oldukça yorgun sanırız. Türk devleti ve Türk milletini bu kadar basit görmenin başka izahı olamaz. Haddi aşan cümleler kurarak kimseye mesaj verilemeyeceğini de en iyi Cavit Çağlar'ın bilmesi gerekir. Cavit Çağlar’ın bu söylediklerini düzelteceğini düşünüyorum.

Hazır başyazar da yanındayken içinde kalan ve bir türlü unutamadığı Başbakanlık koltuğuyla ilgili de yine çok acayip sözler etmiş Cavit bey. Kendisi yerine Tansu Çiller’in başbakan olmasını hiç hazmedemedi Çağlar ve o dönemde de Çiller’in karşısında yer aldı. 28 Şubat sürecinde etkin rol alan isimlerden birisi olan Çağlar, başbakan olamadı ama Çiller’in de siyasi yaşamının bitmesinde etkili olan isimler arasında yer aldı.

Esnaf ziyaretinde bakın o konuyla ilgili de neler söylüyor başyazarın köşesinden aynen alıntılayalım;

“ Türkiye’yi Tansu Çiller’e teslim etmenin de en büyük hatası olduğunu yineleyen Çağlar, onla birlikte Türkiye’de merkez partilerin yok olduğunu vurguladı,

Çağlar sözlerini, “Eğer ben o gün başbakan olsaydım. Türkiye bugün bambaşka bir yerdeydi. Ben iddia ediyorum ki, milli gelir 25 bin dolardı. Orta sınıf bu sıkıntıları görmeyecekti. İnşallah, Suriye konusunda da Türkiye sıkıntıya girmez. Bu işin içine de çok bulaşmamamız lazım” diye tamamladı.”

Büyük fırsat kaçırmışız ülke ve millet olarak. Düşünün 1994’lerde falan 25 bin dolar kişi başı milli gelire ulaşacakmış ülke Çağlar Başbakan olsa. İlahi Cavit bey… Bu fırsatı nasıl kaçırdığımızı sık sık söyleyip kahretmeyin milletçe hepimizi (!)

Çok acayip değil mi? Birkaç ay önce S400’leri Hindistan’a verelim diyen Çağlar, Türkiye’nin Suriye işlerine karışmamasını istiyor. Çağlar, Türkiye’yi hala Doğruyol Partisi’nin yönettiği yıllarda sanıyor. Bölgesel güç olan bir ülkeden değil soğuk savaşın jandarması ülke olarak görüyor herhalde. Öyleyse gerçekten üzücü.

Bir de, Cavit bey'in iktidarla arası biraz limoni sanki. Lafı sözü pek geçmiyor olacak ki alttan alttan eleştirilerini yöneltiyor. İşte esnaf ziyaretinde ince ince yaptığı eleştirilerden bir kesitle Cavit beyle ilgili bölümü tamamlayalım yine Olay’daki yazılardan alıntılayarak, “Biz Karaman’dan Balkanlar’a göçmüşüz. Ama burda evlendik, çocuklarımız burda doğdu, burda evlendiler, fabrikalar kurduk, 30 binlere kadar çalışan sayısına çıktık. Bursa benim vazgeçemeyeceğim bir marka şehirdir. Bursa’nın Cavit Çağlar gibi bir markası oldu. Niye oldu? Allah savaşlar göstermesin. Rusya ile oluşabilecek bir savaş Ukrayna’dan daha beter olurdu. Allah bana onu önlemeyi nasip etti. Kendimiz de sıkıntılar yaşadık ama Bursa halkını hep yanımızda gördük. Öyle bir şey oldu ki, bankamıza el koydular, hapishanelere girdik, çıktık. 100 binler bizi karşıladı. Bursa sevgim, ülke sevgim her şeyin önündedir. Lafımızın sözümüzün geçeceği bir yaşa geldik. Beklentim yok. Tek beklentim, ülkemin çok iyi idare edilmesi, emeklinin, iş insanın huzurlu olmasını isterim. Refah isterim. Bizim de son durağımız Emirsultan olacaktır.”

Neyse gelelim başyazar beye…

Ah be ağabey… Tamam Cavit beyle olan dostluğunun 30 yılı aşkındır birlikte çalışmanız, Cavit beyle iktidarların arasında köprü olma vazifeleri falan tamam da ayarı kaçırmamak lazım.

Cavit bey'in bu kadar sığ ve okuyanı gülümseten güzellemelere gerçekten ihtiyacı yok.

“Gençliği Bursa’da geçti… Emirhan’daki küçük ofisle başladığı iş yaşamında 30 bin çalışana ulaşan fabrikalar kurdu. Bursa’da evlendi, çocuk sahibi oldu. Siyasete Bursa’da adım attı. Bursaspor’a önce Genel Kaptan, sonra Başkan olarak hizmet etti.

Emirsultan’da mezar yeri olduğu için döneceği yer de Bursa..

Zaten…

Cavit Çağlar da bu kente sevgisini gittiği her yerde açık açık söylüyor:

“Beni Cavit Çağlar yapan Bursa halkıdır. Bursa vazgeçemeyeceğim şehir. Bursa ve ülke sevdam bu hayatta her şeyin önünde gelir.”

Bak zaten Cavit bey de lafının sözünün geçtiği yaşa geldiğini bir beklentisinin olmadığı falan söylüyor. Ne gerek var gereksiz abartı sözlere.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.