CHP Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Bursa siyasetinde kendine münhasır yer eden isimlerden birisi. Yıllardır siyasetçi kişiliğiyle değil Aydın Belediyesi’ndeki yolsuzluk iddiaları ve yolsuzluk davaları ile gündeme geliyordu. Belediye başkanı olduktan sonra da partisi ne diyorsa tersini yapmakla ilgi çekiyor.
Önce en günceli ile başlayalım. Malum mecliste bir zeytinlikler yasası ve sadece siyaseti değil sokağı da tedirgin eden bir durumda. CHP Genel Merkezinden yapılan açıklama ile zeytin yasasına, "Zeytinlik alanlarını madene açmayı hedefleyen yeni torba yasa teklifi, Türkiye’nin doğasına, çiftçisine ve geleceğine yönelik büyük bir tehdit olarak TBMM gündemine gelmek üzere. İktidarın ‘elektrik üretimini güvence altına alma’ bahanesiyle hazırladığı bu düzenleme, gerçekte yalnızca belli enerji şirketlerine sınırsız ayrıcalık tanıyan, kamu çıkarını değil şirket kârını önceleyen bir yasa girişimidir. CHP olarak bu adrese teslim kanun teklifine şiddetle karşı çıkıyoruz. Zeytin ağacı, bu toprakların hafızasıdır; gölgesinde büyüyen çocuklar, meyvesiyle geçinen köylüler, bu ülkenin gerçek sahipleridir. Onları yok sayan, yalnızca rantı düşünen hiçbir düzenleme bizim gözümüzde meşru değildir” diyor ama...
Ve bu zeytin yasasına karşı başlatılan mücadelenin CHP’de en fazla öne çıkan ismi de Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal. Sarıbal’ın fikirlerine katılmam, siyasetini benimsemem ancak tarım konusunda samimi olduğunu düşünüyorum. En azından eylemi ile söylemi burada birbirini karşılıyor.
Şimdi Orhan Sarıbal’ın da dikkatini çekeceğini düşündüğüm bir konuyu buradan aktarayım. Zeytinlikler özellikle CHP’lilerin üzerinde çok hassas oldukları bir alan. Mücadele ediyorlar, protesto eylemleri düzenliyorlar ve zeytinlik alanların hiçbir nedenle kaldırılmasına razı olmadıklarını gösteriyorlar. Kurumsal bir tavır ve birçoğunun da samimi olduğunu düşünüyorum. Ancak tabandaki ve yönetimdeki bu hassasiyete hemen solun solunda olduğu bilinen CHP’li Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve arkadaşlarının katılmadığını gösteren bir bilgi var.
Parti zeytinlikler yok edilmesin diye mücadele ederken bizim keskin solcu Şadi Özdemir başkan arkadaşları ile Dikili’de deniz kıyısında zeytinlik bir alanı kooperatif olarak alarak buraya villa yaptırmak için harekete geçmiş. Alan zeytinlik diye geçtiği için oldukça güç aşamaları var ancak malum Dikili'de solun solu olan yönetimler tarafından yönetildiği için oltayı atıp imar çıkarılamayacak bu araziye onlarca başvuru ve dilekçeyle imar çıkarmak için çalışıyor.
Oldu mu şimdi Şadi bey. Biz sizi solcu biliyorduk, Yüksel Baysal rantçılara karşı bir kahraman savaşçı olarak sizi seviyor ve çarşaf çarşaf övüyordu. Şimdi solculuğa uymayan bu girişiminize mi üzülsek, Yüksel Baysal gibi müstesna bir gazeteciyi hayal kırıklığına uğrattığınıza mı yansak. Ya bir de 15 yıldır en çok börtü böcek organizasyonları yapıp, kaçak yapıya izin vermeyeceğini her defasında dile getirip, balkonda domates salatalık yetiştirme projeleri yaparken. Oysa çevreciliğinize ve solculuğunuza inanmak istiyorduk.
Şadi bey Dikili’deki kooperatifin yöneticisi. Yani zeytinlik vasfındaki araziyi villalık hale getirmek için ciddi uğraş veren ekibin içinde. Bunları duyunca Şadi beyin de kadim dostu ve arkadaşı olan partisi tarafından kapının önüne konulan eski Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz geldi aklıma. Bir karış imara arazi açmadım deyip 18 uygulaması ile Mudanya kadar alanı kapsayan zeytinliklerin yok olmasına yol vermişti. Demek ki solun solundaki solcularda ne diyorsa tersini yapmak bir gelenek.
Şadi Özdemir'in geçtiğimiz günlerde Dikili Belediye Başkanı ve bir zamanların yol arkadaşı SHP İlçe Başkanını ağırlaması elbette tesadüftür ama zeytinlik arazisine imar çıkarılması için yapılan çalışmalar tesadüf değildir. Bu durum karşısında Orhan Sarıbal mutlak suretle bu duruma da tepki gösterecektir. Solcular zeytinlikleri talan ediyor dedirtmez diye düşünüyorum.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in asansör denetimlerini makine mühendisleri odasına verin talimatına rağmen 40 yıllık arkadaşı ve fikirdaşı Erdal Akaltun’a işi veren Şadi Özdemir, CHP’den uzaklaştırılan Erdal Aksünger’i de Bursa’ya getirerek danışman yaptı. Ne danıştığını açıklamasada. Şadi Başkan’ı biz solun solunda biliyorduk ama yine kadim dostlarından Yüksel Baysal gibi sağcılarla iş yapıp solculara nutuk atıyor seviyesinde ileri gidemediğini sadece bu 3 örnekte bile ispat ediyor.
Şadi başkandan solculuk bekleyen Nilüfer halkı ile Bursa CHP örgütleri ve tabanı balkonlarında domates yetiştirerek ve haftasonları düzenlenen çevre etkinliklerine katılarak kendilerini motive edebilirler ancak. Gerçeği görmek gerçekten moral motivasyonlarını yok edebilir.