CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na açık mektubumdur.

Hani adalet vurgusuyla konuşuyorsunuz kul hakkının üzerinde önemle duruyorsunuz ya Sayın Kılıçdaroğlu, o adalet ve kul hakkı vurgularınızı Bursa’da parti yöneticileriniz ve milletvekillerinizin umurunda bile değil. Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterdiğiniz Mustafa Bozbey’in Nilüfer’de yaptıkları her gün pehlivan tefrikası gibi yayınlanıyor, siz görmüyorsunuz yada görmek istemiyorsunuz. 

Şimdi size Bursa’daki partinizle ilgili önemli bir kaç konudan bahsetmek istiyorum. Hani yetimin hakkını yedirmen, kul hakkı yiyenlerden hesap sorarım diyorsunuz ya, gelin Nilüfer’e bir bakın kul hakkı yiyenler, vatandaşın malına çökenler CHP rozetiyle dolaşıyor. Rant ittifakları kurarak, parti ayrımı gözetmeksizin milletin imkanlarına çöküyorlar. 

Birincisinden başlayalım.
 Nilüfer’de nerede bir rant şaiyası var göbeğinde sizin Büyükşehir Belediye Başkan adayınız olan Mustafa Bozbey ve yakınları var. Dün NİLVAK bugün EMİRKOOP. Her gün belgeler saçılıyor, iddialar havada uçuşuyor. Bozbey ve yakın çevresi ile ittifak ettiği diğer partilerden ağır ağabeyler adeta Nilüfer’i bölüşmüş ve birbirlerinin ayaklarına basmadan onlarca rant oyununu gözgöre göre oynuyorlar. Halktan yana bir işlem yok ama ranttan yana işler tıkırında.  

Sayın Kılıçdaroğlu, merak ederseniz elimizdeki tüm belge ve bilgileri memnuniyetle size veririz. Halkın Bursa’nın imkanlarının kişilere nasıl aktarıldığını görmenizi isterim. Kimlerle yol yürüdüğünüzü de anlamınızı umut ederiz. Madem Bursa’daki partilileriniz ses çıkarmıyor bari siz ses çıkarın derim. Müfettiş gönderin tek tek anlatalım kendisine, belgeleri bağlantıları ve şahitleri ile gösterelim. 

Sayın Kılıçdaroğlu, hani belediye başkanlarınıza vekillerinize ilçelerinizde illerinizde milletin kamunun hakkını savunun diyorsunuz ya, sırf Büyükşehir Belediye Meclisini AK Partili bir belediye başkanı yönetiyor diye sizin Mudanya Belediye Başkanınız Hayri Türkyılmaz o toplantılara katılıp Mudanya’nın Mudanyalının hakkını bile savunmuyor, alması gereken hizmetleri bile orada gidip söylemiyor. 

Halktan yana olun, kimseye iltimas geçmeyin diyip duruyor, adalet için yürüyüş yapıyorsunuz ya hani, Bakın CHP’li Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, Bademli’deki tuzukurulara dokunamadığı için sahillerde halkın evlerini başına kaçak olduğu gerekçesiyle  yıkıyor. Plan yapıp insanlara yardımcı olacağına plan yapmadığı yerlerde yıkım yapıyor oysa planlı yerlerdeki villalara dokunmuyor bile. 

Sayın Kılıçdaroğlu, hani usulsüzlük iddiasıyla işaret ettiğiniz Central Balat projesi var ya, o projeyle ilgili Danıştay planları iptal etti. Sizin belediye başkanınız orada sıkıntı yok derken, sorunun sizden ve müfettişten kaynaklandığını söyledi. Yani müfettiş yazmasa siz söylemeseniz sorun yok. Dahası fazladan yapılan imalatlara rağmen ve bu imalatların kaçak olduğunu bile bile yıkabiliyorsanız yıkalım diyerek aba altından sopa gösterdi. 

Meclis üyeniz sanki o dönemlerde meclis üyesi siyasetçi değilmiş gibi kerhen planları onayladıklarını söyledi. Vatandaş mağdur olmasın edebiyatı yaparak koca holdingin kaçak ve imara aykırı kulelerini masum hale getirmeye çalıştılar. 

Sayın Kılıçdaroğlu, vatandaşlar sizin belediyelerinizle ilgili sıkıntıları anlatmak için il binanıza giderken, karşılarına bir tek sorumlu bile çıkmıyor. Milletvekilleriniz, işlerine gelmeyen hiçbir konuda ortalarda görünmüyor. Millet ekonomik sıkıntılar içinde kıvranırken, sizin belediyeleriniz vur patlasın çal oynasın eğlenceden, davetten, geri durmuyor. 

Şimdi bu ve benzeri bir çok sıkıntı yaşanırken, partilileriniz rantçılarla ağır abilerle ittifak yapıp, milletin rızkına çökerken siz hala adaletten, hala kul hakkından bahsediyorsunuz. Bursa’ya ideolojik saplantıları olmayan, buradakilerle ilişkisi olmayan birkaç kişiyi habersiz gönderip partililerinizi bir dinleyin. Vatandaştan geçtim partililerinizi dinleyin bakalım Bursa ne halde. 

Misal il başkanınıza kaçak yapılaşmalarla ilgili neden sesin çıkmıyor senin de mi kaçak işlerin var diye bir sorun? Misal belediye başkanlarınıza villa ile baraka arasında ne fark gördünüz da önceliği baraka yıkımına veriyorsunuz diye bir sorun? Mesela milletvekillerinize ve il başkanınıza sorun bakalım neredeyse hiç biri birbiriyle neden konuşmuyor? 

Neden adalet diye önce kendi kapılarının önünü süpürmüyor ve neden haksızlık nereden gelirse gelsin ona karşı çıkmıyorlar. Her gün liyakatten dem vururken, parti yöneticilerinin kendileri,yakınları eş dost akrabaları belediyeleri arpalık şeklinde kullanıyor sorun lütfen. Mesela siz köylünün arazilerini satmayacağız yönetime gelince satılanları da geri alacağınızı vaad etmenize rağmen, CHP’li belediyeler köylerden geçen arazileri haraç mezat neden satıyor?

Belediye başkanlarınız ve il başkanınız çözümü Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde aramak varken İBB’ye gidip Bursa’daki ne sorunu çözeceklermiş merak edin de il başkanınıza en azından bir sorun bence. Bursa’dan bir feryat yükseliyor duyun derim. Bu gidişle daha çok sandık görür çok ağıt yakarsınız onuda belirteyim. 

Madem iktidara adaysınız ve madem haktan hukuktan  dem vurup kul hakkından giriyorsunuz, Nilüfer’de milletin hakkına göz dikenlere belki dur demek istersiniz. İstersiniz herhalde emin olamadım şimdi ama ben uyarmış olayım.