Özgür Özel’in Kemal Kemal Kılıçdaroğlu'nu yenerek CHP Genel Başkanı olduğu CHP Kurultayı ile ilgili soruşturma derinleştirilerek devam ediyor.
Her gün yeni itirafçılar ve yeni gelişmeler yaşanıyor. Bir partinin kurultayı hileli olduğu iddiasıyla soruşturma konusu oluyorsa, bir partinin milletvekilliği sırasını oluşturmak için ilan ettiği temayül yoklamasına da hile katıldığı bizzat o partinin yetkilileri tarafından söyleniyorsa, halkın iradesine sahip çıkılması açısından soruşturulması gerekmez mi?
Dahası hileli bir şekilde temayülden çıkıp milletvekili olan birinin milletvekilliği sakatlanmaz mı? Hile ile elde edilen makamın milletin vekilliği olduğu tartışılıyorsa, o makamın da itibarı zedelenmez mi?
2023 genel seçimleri öncesi İYİ Parti Genel Merkezi ön seçim yapılmayacağını açıklamıştı. Ancak belli şehirlerden gelen talepleri göz önünde bulunduran partinin o dönemin Genel Başkanı Meral Akşener, temayül yoklaması yapılmasına olur verdi. Bu Meral hanımın demokratlığından mı yoksa belli şehirlerde birinci sıralara yazılacak çok güçlü isimleri listeden çıkarmak için mi bu yola yöneldiği bilinmez.
Bursa’da temayül yoklaması yapılacak iller arasında yer aldı. Temayül yoklamalarına Bursa’daki iki milletvekili Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu ve Ahmet Kamil Erozan katılmadı. Milletvekilliği adaylığı içinde başvuruda bulunmadılar. Her iki isimde Bursa ekibinin neler yapabileceğini çok net görebilecek düzeyde tecrübeye sahip siyasilerdi ve hiç kendilerini yıpratmadan ve bu tartışmaların içine girmeden adaylık başvurusundan vazgeçtiler.
Temayül yoklaması yapıldı ve daha önceden de tahmin edildiği gibi Selçuk Türkoğlu ile Hasan Toktaş iki bölgenin birinci sıralarına yerleştiler. İYİ Parti bir isim hariç listeleri aynen onayladı ve seçimlere o listelerle gidildi. Sonuç olarak Hasan Toktaş ve Selçuk Türkoğlu milletvekili seçildi.
O dönem kulaktan kulağa fısıltı olarak temayülde hile yapıldığına yönelik iddialar dolaşmaya başladı. Hatta birkaç ilçede akşamdan hazırlanan dolu sandıkların, gündüz boş sandıklarla değiştirildiği söylendi. Misal Dağ bölgesindeki ilçelerde 800 oy kullanıldığı görünürken, sandık başına 80 kişinin bile gitmediği ileri sürüldü.
Uzun bir süre kulaktan kulağa dolaşan bu iddialar Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel ile Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın Ak Parti’ye geçmesi sürecinde İYİ Parti içerisinde patlak veren tartışmalar nedeniyle bu kez açıktan dillendirilmeye başlandı. Özel ve Karabatı’yı protesto etmek için iki belediyenin önüne giden Selçuk Türkoğlu, uzun süredir zaten partililerin büyük kısmının şimşeklerini üzerine çeken birisiydi.
İşte o tepkilerden birisi ve oldukça sert bir şekilde Karacabeyliler Derneği Onursal Başkanı ve İYİ Parti önceki dönem il başkan yardımcısı Yüksel Ceylan’dan geldi. Yüksel Ceylan sosyal medya hesabı üzerinden Selçuk Türkoğlu'nu hedef alarak, “Selçuk, ön seçiminde sahte oy sandığı kurdurduğu zamanın ilçe başkanlarını , şimdi meydanlarda yuhalıyor, hepiniz sahtekarsınız ve bu ahlar sizden çıkacak” ifadelerini kullandı. Ceylan bir başka paylaşımında ise “Yarın Karacabey meydanında Partisinden istifa eden Fatih’i protesto edeceklermiş, Selçuk'un ön seçimdeki sahte oy saydığını inşallah Fatih belediyeden üzerlerine fırlatmaz” dedi.
Yüksel Ceylan bey, temayülde sahte oy sandığı ile ilgili iddiasının gerçek olduğunu Selçuk Türkoğlu ile istediği televizyona çıkıp canlı yayında bunu ispat etmeye ve konuşmaya da hazır olduğunu söyledi. Ceylan, sosyal medyadan kendisinin yorumunu yeniden paylaştığımız iletinin altına yaptığı yorumda da, “Alpaslan iddia değil gerçek, Hangi ilçelerde akşamdan kurulan sandıkları ve içine atılan sahte oyları tek tek sayarım, Bunlar karaktersizmiş kardeşim, Para için değil dava arkadaşını Vatanını satar bunlar. Çıkalım AS TV’de karşılıklı konuşalım ve tüm ispatları dökeyim önüne” ifadelerini kullandı.
Hikayemiz bununla bitmiyor tabi. O dönem partide görev alan bir çok kişiyle konuştum. Hepsi benzer şeyler söylüyor. Karacabey, İnegöl ve Yenişehir’de temayüle katılım ve elde edilen sonuçlar oldukça ilginç onu da söylemeliyim. Tüm ilçelerde benzer etkinliklerin olduğunu da çok kişiden teyit ettiğimi ekleyeyim.
CHP Kurultayı’na yönelik soruşturmanın nedeni delegelerin maddi vaad ve olanaklarla manipüle edilmesi ve iradenin sandığa yansımaması. Hile var deniyor anlayacağınız. O halde İYİ Parti Bursa temayülü de soruşturulmalı. Sadece Yüksel Ceylan değil, partinin içinde onlarca kişi bunu biliyor ve söylüyor. Selçuk Türkoğlu’nun il başkanı olduğu dönemin ilçe başkanları da dahil. İYİ Parti delegesinin iradesinin sandığa yansımadığı, delegeler adına oy kullanıldığı yönündeki iddialar korkunç. Bu aynı zamanda milletvekilliği seçimlerinin de üzerine gölge düşmesine neden olabilecek bir durum.
Savcılar mutlak suretle Yüksel Ceylan beyin iddialarından yola çıkarak İYİ Parti Bursa’da yaşananları soruşturması ve varsa delegenin ve milletin iradesine müdahale bunun gereğinin yapılması gerekir. Milletin serbest ve hilesiz seçimle seçip temsilci ettiği kişiler ancak milletin vekili olabilir. Başlangıcı hile hurda olan bir durumda o milletvekilliklerinin de millet iradesine müdahale edildiği için iptali gerekir. Milletin vekilliğini hile ile bir kişi elde etmişse o kişinin vekilliğinin sona erdirilmesi millet adına atılacak bir adımdır. 35 yıl önce başlangıcı hileli olduğu gerekçesiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diploması iptal edilebiliyorsa, hileli temayülün ortaya çıkması durumunda vekillikte iptal edilebilir.
Konunun bir de başka bir yönü var ki bunun da AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’ın canını sıkacağı bir gerçek. Yüksel Ceylan’ın öne sürdüğü hileli temayülün kahramanlarından ikisi Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel ile Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı. Her iki isim de İYİ Parti temayül yoklaması sırasında ilçe başkanı olarak görev yapıyordu. İddiaya göre her ikisi de temayül yoklamasında yapılan hilenin merkezinde yer alıyor. Sandık değiştirme, sahte oy kullanma vs.
Bu kadar ağır iddialara muhatap olan iki ismi AK Parti transfer etmiş oldu. Adı bile Adalet ile başlayan bir partinin milletin iradesi ile iktidar olan bir partinin şaibeli bir temayül yoklamasında oynadıkları rol ve bunun ardından belediye başkanı olmuş isimleri transfer etmesi, kendi tabanı açısından da oldukça sıkıntılı bir durum. Olur ya bir savcı soruşturma açar iş bu iki isme de dayanırsa Davut Gürkan beyin AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bunları nasıl açıklayacağını bizde merak ediyoruz.
Tabi örneğin Ercan Özel’in AK Parti’nin önüne benzin bidonu atan grup arasında olması. Karabatı’nın AK Partili kadınlar başta olmak üzere yaptığı skandal açıklamalar ve hakaretler de bir kenarda duruyor. Transferlerin getirisi götürüsü siyaseten hesaplandığında AK Parti’ye zarar yazarken, ticareten hesaplandığında bir grup zengine büyük imkanlar sunacak olması da bir paradoks. Kısa bir süre sonra bu şehrin gündemi yeni kurulacak sanayi bölgeleri, bu bölgelerde ortaya çıkacak rant ve rantın kimler tarafından pay edileceği olacak.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Alpaslan Yıldız
Temayül hileli ise vekillik sakatlanır mı?
">http://
Özgür Özel’in Kemal Kemal Kılıçdaroğlu'nu yenerek CHP Genel Başkanı olduğu CHP Kurultayı ile ilgili soruşturma derinleştirilerek devam ediyor.
Her gün yeni itirafçılar ve yeni gelişmeler yaşanıyor. Bir partinin kurultayı hileli olduğu iddiasıyla soruşturma konusu oluyorsa, bir partinin milletvekilliği sırasını oluşturmak için ilan ettiği temayül yoklamasına da hile katıldığı bizzat o partinin yetkilileri tarafından söyleniyorsa, halkın iradesine sahip çıkılması açısından soruşturulması gerekmez mi?
Dahası hileli bir şekilde temayülden çıkıp milletvekili olan birinin milletvekilliği sakatlanmaz mı? Hile ile elde edilen makamın milletin vekilliği olduğu tartışılıyorsa, o makamın da itibarı zedelenmez mi?
2023 genel seçimleri öncesi İYİ Parti Genel Merkezi ön seçim yapılmayacağını açıklamıştı. Ancak belli şehirlerden gelen talepleri göz önünde bulunduran partinin o dönemin Genel Başkanı Meral Akşener, temayül yoklaması yapılmasına olur verdi. Bu Meral hanımın demokratlığından mı yoksa belli şehirlerde birinci sıralara yazılacak çok güçlü isimleri listeden çıkarmak için mi bu yola yöneldiği bilinmez.
Bursa’da temayül yoklaması yapılacak iller arasında yer aldı. Temayül yoklamalarına Bursa’daki iki milletvekili Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu ve Ahmet Kamil Erozan katılmadı. Milletvekilliği adaylığı içinde başvuruda bulunmadılar. Her iki isimde Bursa ekibinin neler yapabileceğini çok net görebilecek düzeyde tecrübeye sahip siyasilerdi ve hiç kendilerini yıpratmadan ve bu tartışmaların içine girmeden adaylık başvurusundan vazgeçtiler.
Temayül yoklaması yapıldı ve daha önceden de tahmin edildiği gibi Selçuk Türkoğlu ile Hasan Toktaş iki bölgenin birinci sıralarına yerleştiler. İYİ Parti bir isim hariç listeleri aynen onayladı ve seçimlere o listelerle gidildi. Sonuç olarak Hasan Toktaş ve Selçuk Türkoğlu milletvekili seçildi.
O dönem kulaktan kulağa fısıltı olarak temayülde hile yapıldığına yönelik iddialar dolaşmaya başladı. Hatta birkaç ilçede akşamdan hazırlanan dolu sandıkların, gündüz boş sandıklarla değiştirildiği söylendi. Misal Dağ bölgesindeki ilçelerde 800 oy kullanıldığı görünürken, sandık başına 80 kişinin bile gitmediği ileri sürüldü.
Uzun bir süre kulaktan kulağa dolaşan bu iddialar Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel ile Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın Ak Parti’ye geçmesi sürecinde İYİ Parti içerisinde patlak veren tartışmalar nedeniyle bu kez açıktan dillendirilmeye başlandı. Özel ve Karabatı’yı protesto etmek için iki belediyenin önüne giden Selçuk Türkoğlu, uzun süredir zaten partililerin büyük kısmının şimşeklerini üzerine çeken birisiydi.
İşte o tepkilerden birisi ve oldukça sert bir şekilde Karacabeyliler Derneği Onursal Başkanı ve İYİ Parti önceki dönem il başkan yardımcısı Yüksel Ceylan’dan geldi. Yüksel Ceylan sosyal medya hesabı üzerinden Selçuk Türkoğlu'nu hedef alarak, “Selçuk, ön seçiminde sahte oy sandığı kurdurduğu zamanın ilçe başkanlarını , şimdi meydanlarda yuhalıyor, hepiniz sahtekarsınız ve bu ahlar sizden çıkacak” ifadelerini kullandı. Ceylan bir başka paylaşımında ise “Yarın Karacabey meydanında Partisinden istifa eden Fatih’i protesto edeceklermiş, Selçuk'un ön seçimdeki sahte oy saydığını inşallah Fatih belediyeden üzerlerine fırlatmaz” dedi.
Yüksel Ceylan bey, temayülde sahte oy sandığı ile ilgili iddiasının gerçek olduğunu Selçuk Türkoğlu ile istediği televizyona çıkıp canlı yayında bunu ispat etmeye ve konuşmaya da hazır olduğunu söyledi. Ceylan, sosyal medyadan kendisinin yorumunu yeniden paylaştığımız iletinin altına yaptığı yorumda da, “Alpaslan iddia değil gerçek, Hangi ilçelerde akşamdan kurulan sandıkları ve içine atılan sahte oyları tek tek sayarım, Bunlar karaktersizmiş kardeşim, Para için değil dava arkadaşını Vatanını satar bunlar. Çıkalım AS TV’de karşılıklı konuşalım ve tüm ispatları dökeyim önüne” ifadelerini kullandı.
Hikayemiz bununla bitmiyor tabi. O dönem partide görev alan bir çok kişiyle konuştum. Hepsi benzer şeyler söylüyor. Karacabey, İnegöl ve Yenişehir’de temayüle katılım ve elde edilen sonuçlar oldukça ilginç onu da söylemeliyim. Tüm ilçelerde benzer etkinliklerin olduğunu da çok kişiden teyit ettiğimi ekleyeyim.
CHP Kurultayı’na yönelik soruşturmanın nedeni delegelerin maddi vaad ve olanaklarla manipüle edilmesi ve iradenin sandığa yansımaması. Hile var deniyor anlayacağınız. O halde İYİ Parti Bursa temayülü de soruşturulmalı. Sadece Yüksel Ceylan değil, partinin içinde onlarca kişi bunu biliyor ve söylüyor. Selçuk Türkoğlu’nun il başkanı olduğu dönemin ilçe başkanları da dahil. İYİ Parti delegesinin iradesinin sandığa yansımadığı, delegeler adına oy kullanıldığı yönündeki iddialar korkunç. Bu aynı zamanda milletvekilliği seçimlerinin de üzerine gölge düşmesine neden olabilecek bir durum.
Savcılar mutlak suretle Yüksel Ceylan beyin iddialarından yola çıkarak İYİ Parti Bursa’da yaşananları soruşturması ve varsa delegenin ve milletin iradesine müdahale bunun gereğinin yapılması gerekir. Milletin serbest ve hilesiz seçimle seçip temsilci ettiği kişiler ancak milletin vekili olabilir. Başlangıcı hile hurda olan bir durumda o milletvekilliklerinin de millet iradesine müdahale edildiği için iptali gerekir. Milletin vekilliğini hile ile bir kişi elde etmişse o kişinin vekilliğinin sona erdirilmesi millet adına atılacak bir adımdır. 35 yıl önce başlangıcı hileli olduğu gerekçesiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diploması iptal edilebiliyorsa, hileli temayülün ortaya çıkması durumunda vekillikte iptal edilebilir.
Konunun bir de başka bir yönü var ki bunun da AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’ın canını sıkacağı bir gerçek. Yüksel Ceylan’ın öne sürdüğü hileli temayülün kahramanlarından ikisi Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel ile Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı. Her iki isim de İYİ Parti temayül yoklaması sırasında ilçe başkanı olarak görev yapıyordu. İddiaya göre her ikisi de temayül yoklamasında yapılan hilenin merkezinde yer alıyor. Sandık değiştirme, sahte oy kullanma vs.
Bu kadar ağır iddialara muhatap olan iki ismi AK Parti transfer etmiş oldu. Adı bile Adalet ile başlayan bir partinin milletin iradesi ile iktidar olan bir partinin şaibeli bir temayül yoklamasında oynadıkları rol ve bunun ardından belediye başkanı olmuş isimleri transfer etmesi, kendi tabanı açısından da oldukça sıkıntılı bir durum. Olur ya bir savcı soruşturma açar iş bu iki isme de dayanırsa Davut Gürkan beyin AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bunları nasıl açıklayacağını bizde merak ediyoruz.
Tabi örneğin Ercan Özel’in AK Parti’nin önüne benzin bidonu atan grup arasında olması. Karabatı’nın AK Partili kadınlar başta olmak üzere yaptığı skandal açıklamalar ve hakaretler de bir kenarda duruyor. Transferlerin getirisi götürüsü siyaseten hesaplandığında AK Parti’ye zarar yazarken, ticareten hesaplandığında bir grup zengine büyük imkanlar sunacak olması da bir paradoks. Kısa bir süre sonra bu şehrin gündemi yeni kurulacak sanayi bölgeleri, bu bölgelerde ortaya çıkacak rant ve rantın kimler tarafından pay edileceği olacak.