Bozkırın Tezenesi, Anadolu'nun sesidir. O, sadece bir müzisyen değil, aynı zamanda bir kültür elçisidir. Neşet Ertaş'ın müziği, Anadolu'nun ruhunu yansıtır. O, şarkılarıyla Anadolu'nun derinliklerindeki duyguları ve düşünceleri dile getirir.

Herkes bilmez ama bilen iyi bilir… İlk gençlik aşklarının yürek yakan sevdaları bilir, tanır onu… Bir kere değdi mi yüreğine artık Neşet'le büyürsün… Bozkırın Tezenesi'nin türküleri, aşka bulanmış gönüllerin marşıdır!

Beni duygulandıran bir sitemi ise şöyleydi, "20 yıl önce gençler türkülerime ağlardı şimdiki gençler aynı türkülerde göbek atıyor." …

Ses büyücüsü, saz büyücüsü… Sadece bu topraklarda yaşayan insanlar için değil, tüm dünya için önemli bir değer… İnsanlığın ortak değerlerini yansıtan bir müzik…

Neşet Ertaş, 1938 yılında Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesinde dünyaya geldi. Babası Muharrem Ertaş, dönemin ünlü halk ozanıydı. Neşet Ertaş, henüz çocuk yaştayken babasının yanında çalarak ve söyleyerek müziğe başladı.

Neşet Ertaş, ilk plağını 1957 yılında "Neden Garip Garip Ötersin Bülbül" adlı şarkısıyla çıkardı. Bu plak, onun ününü ülke çapına yaymaya başladı. Ardından "Garip" mahlasıyla birçok plak ve kaset çıkardı.

Neşet Ertaş, Türk halk müziğinde kendine özgü bir üslup geliştirdi. O, Anadolu'nun zengin kültürünü ve geleneklerini müziğine yansıttı. Şarkılarında aşk, ayrılık, gurbet, dostluk, toplumsal sorunlar gibi konuları ele aldı.

Neşet Ertaş, sadece Türkiye'de değil, dünyanın birçok ülkesinde de tanınan bir halk ozanıydı. 1991 yılında Almanya'da "Yaşam Boyu Sanat Ödülü" aldı. 2003 yılında UNESCO tarafından "Yaşayan İnsan Hazinesi" ilan edildi.

‘’Abdal müzisyen’’ olarak bilinen Neşet Ertaş çizgisini hiç bozmadan hayata gözlerini kapayana kadar müzik yaşamını sürdürdü.  2022 yılında Kırşehir'de hayatını kaybetti. Ölümünden sonra da müziği ve sözleri ile milyonlarca insanın kalbinde yaşamaya devam ediyor.

Bozkırın Tezenesi, sonsuza dek yaşayacak.