SON DAKİKA
Hava Durumu

Arapça tabela

Yazının Giriş Tarihi: 22.04.2024 12:28
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.04.2024 12:28

Milliyetçiliğin birbiriyle uyumlu, uyumsuz çok tarifi vardır. Ancak bütün tariflerde ortak unsurlardan birisi dil ve tarihtir. Bu iki unsur olmazsa milliyetçiliği açıklamak ne mümkündür ne de gereklidir. Yüzyıl önce Türkiye semalarında yankılanan altı oklu velvele,  milliyetçiliğin temel iddiası Türkçeyi geliştirip ilerletmekti.

Bunun için iki yol seçmişlerdi: Birincisi Türkçedeki Arapça kelimeleri çıkararak işe başladılar. Şehadetnameye diploma, fırkaya parti, hayvanat bahçesine zoo dediler. Türk’ün can düşmanı, Cengiz, Hülagü, Oktay; Ahmet, Hasan, Sinan yerine ad oldular. Türkçe, gelişmek bir yana daralıp küçüldü, özellikle İngilizcenin istilasına uğradı. Milliyetçilikleri için Arapça kelimeleri boykot edenler, şaşılacak şekilde İngilizce kelimeleri içselleştirdiler. Türkçenin yüksek hatırı için Arapça kelimelere itiraz edenler, İngilizce kelimelere karşı boynu bükük, sessiz, tepkisiz kaldılar.

Arapça kökenli kelimeleri Türk halkı Araplaştığı için benimsememiştir. İslami vurguların karşılığı olduğu için kabullenmiştir. Teslim edilmelidir ki Arapça kelimeleri boykot edenlerde aslında bu kabulü değiştirmek istediler. Bu değişiklik için kelimelerin boykotunu yeterli bulmadıkları için alfabeyi de değiştirdiler. Türk’ün 751 Talas Savaşından beri kullandığı alfabeyi, “Arabın Alfabesi” diye aşağılayanların iddiası ile binlerce yıldan beri Latin Alfabesini bir gecelik karar ile “Türk Alfabesi” ilan ettiler! Latin Alfabesine “Türk Alfabesi” diye sahiplenmek dünyada rastlanan bir akıl tutulması değildir.

Şimdi bütün bunların mirasını taşımakla, yüzyıllık parti olmakla övünen CHP, bir helalleşme edebiyatı başlattı. Helalleşme isteği aslında geçmişte Türk halkına karşı işlenen suçların itirafıdır. Helalleşme, geçen yüzyılın hesabının görülmesiyle olabilirdi. Helallik isteyenler, işlediğimiz suçlar için bizi bağışlayın demediler. Sadece içi boş, işlenen suçlara denk bir karşılığı olmayan bir helallik istediler.

Nihayet 31 Mart yerel seçimleri ile görüldü ki Türk halkı bu “helalleşme” isteğini ciddiye almıştır. Yüzyılın suçluları, seçim kazanmış oldular. 1950’den beri seçim kaybetmenin verdiği sarhoşlukla kendilerinden geçerek, ayılıp bayıldılar.

Seçimden sonra Kilis, Bursa gibi yerlerde Arapça tabelaları indirmeyi seçim kutlamaları arasına kattılar. Milliyetçiliği Arap nefreti ve Arapça kelimelerin, alfabenin boykotu olarak içselleştirenler, kendilerinden geçtiler. Bazıları duydukları ölçüsüz heyecanı, İngilizce tabelalar artık inecek diye dışa vurdular. David People Coffe (Yahudi Halkı kahvesi) gibi tabelaların inmesini beklediler. Belediye zabıtaları hiçbir İngilizce tabela indirmedi. Yahudi Halkı Kahvesi olduğu yerde kaldı. Zaten ölü ve diri bütün CHP’liler bir araya gelseydi yine David People Coffe tabelasını indiremezdi. Nitekim indiremediler. Ancak kameraların önünde bir meydan savaşı havasında, Arapça tabelalar indirildi. Bir büyük Pirus Zaferi kazanmış oldular.

Seçim öncesindeki şamatalar arasında Kilis’in önemli bir yeri vardı. Tek parti döneminin faşizmi için yarışanların iddiasına göre, Kilis’te Suriyeli Araplar, Türklerden fazlaydı, onlara vatandaşlık verilmişti. Kilis vb. yerler artık bir milli güvenlik sorunu haline gelmişti. Ancak seçim sonuçları göstermiştir ki meğer Araplar, Kilis’te çoğunluk değilmiş, üstelik Kilis’te bulunan Araplara vatandaşlık verilmemiştir. Halka karşı işledikleri suçlar için helallik isteyenler, halka yalan söyleyerek, halkı bir daha aldatmışlardır. Türk halkı kendi aldatanları seçmiştir.

Oysa yüzyılın partisi CHP, yalnızca İngiliz Muhipleri Cemiyeti’nin devamıdır. Bu yüzden geçen ömrü de 100 yıl değil 105 yıl kadardır. O’ndan İngilizce tabelaların indirilmesini kim bekleyebilir? Nitekim beklentinin beyhude olduğu görüldü. Hiçbir İngilizce tabela indirilemedi.

MS 2024’te Türklük adına, Türkçe adına Arapça tabelalara karşı savaş açanlar, aslında İngilizcenin alan hakimiyeti için bunları yapmaktadırlar. Doğrudan bunu söyleyemedikleri için, İngilizciliklerini “Türkçe tabela” ile örtmeye çalışmaktadırlar. Üstelik Bursa, Arap turistlerin en çok uğradığı yerlerden birisidir. Yani kendi kazançları için bile Arapça tabela düşmanlığına hayır diyemediler.

Türkiye’nin hemen her il ve ilçesinde İngilizce tabelalar giderek çoğalmaktadır. Hiç kimsenin bu arada CHP’lilerin, bu İngilizce tabelalardan (hatta son yıllarda artan Rusça tabelalardan) şikayetleri hiç duyulmamıştır. İngilizce ve Rusça tabelalar için Türkçeyi hatırına getirmeyenlerin, Arapça tabelalar için birdenbire Türkçenin, Türklüğün fedaisi gibi davranmaları gülünç değil midir? Bunların eliyle milliyetçilik söylemi yeniden irtifa kaybetmiştir.

Türkiye’nin son yüzyılı, İslam’a karşı Türk adını, bir silah olarak kullanmanın tarihidir. Bunun için alfabe değiştirilmedi mi? Bunun için resmi binaların üstündeki eski harflerle yazılı olan levhalar kırılarak, kazınarak sökülmedi mi? Eski binaların, kalıntıların üzerine Bizans dönemi levhalarından daha az değil midir eski harfli levhalar? Üstelik bütün bunları işgalciler yapmadı, işgalcilerin yerlerini bıraktıkları, İngiliz Muhipleri Cemiyetinin partisi yaptı.

Türk adı ile Türkçe adı ile, Türk halkı aldatılmaktadır. Türkçe tabela söylemi ile Türk halkı diğer Müslüman topluluklara karşı, düşmanlaştırılırken batılılara, özellikle ABD’lilere ve İngilizlere karşı taklitçi bir topluluk durumuna getirilmiştir. Bu yüzden günümüzde Türk halkının önemli bir bölümü asla yüzyıl öncesinin Türk halkına benzemez. Sömürgeci Avrupalıları maymun iştahı ile taklit etmeyi gelişme ve ilerleme saymaktadır. Türk halkına karşı, yapılabilecek en büyük kötülük yapılmıştır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.