SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Türk'ün intikamı

Yazının Giriş Tarihi: 28.06.2025 16:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 28.06.2025 16:10

Türkiye gazetesinden Ekrem Buğra Ekinci, “İttihatçılar ölür ama İttihatçılık yaşar” sloganının doğru çıktığını, “yüzyıldan beri İttihatçılığın ne izleri ve seslerinin eksilmediğini” iddia ederek, İttihatçılar hakkında tarifi zor kinini, yeniden yazmıştır. (22 Haziran 2025)

Öncelikle 23 Temmuz 1908 İnkılabı denilen olayın, askeri bir isyan, askeri bir darbe olduğunu hatırlamamız gerekmektedir. Ardından bir alavere dalavere ile Abdülhamit’i padişahlıktan indirmeleri sürgüne göndermeleri, Selanikli Yahudi Alatini’nin köşkünde hapsetmeleri ve savaşın başında, Osmanlı Devleti’ni Birinci Dünya Savaşına sokmaları İttihatçıların, akla gelen ilk önemli hatalarıdır.

Ancak Ekinci bir akademisyende olmaması gereken kin ve nefret dolu yazıları ile İttihatçıların dönemini analiz etmektedir. İttihatçıları eleştirirken, araya bazı iftiralarda serpiştirmesi, telkin ettiği görüşlerin fanatizmle malül olduğunu göstermektedir.
Bir defa İttihat ve Terakki Cemiyeti (İTC), Şükrü Hanioğlu’nun deyimiyle, bir koalisyondu. İstibdat dedikleri Abdülhamit idaresini devirmek, ilk ve birinci hedefleriydi. Bu hedefte ittifak ettikleri her siyasi grup ve ayrılıkçı etnisite vardı. Çünkü İttihatçıların iddiasına göre, ayrılıkçılığın temelinde, istibdat idaresi vardı. Eğer bu idare değişirse ayrılıkçılık için bir sebep kalmayacaktı. Aslında bu iddia İttihatçıların icadı değildir. Birinci Meşrutiyet öncesinde Yeni Osmanlılar Cemiyetinin (Namık Kemal, Ali Suavi vb.) temel görüşleri de böyleydi. Bundan mülhem İttihatçılar da meşrutiyet idaresinin, yeniden kurulması halinde siyasi sorunların hal yoluna gireceğini umacak bir gaflet içindeydiler.

Ekinci’nin iftiralarından birisi de İttihatçılar döneminde “Kıbrıs ve Mısır’ın ilk etapta kaybedilmesi” olmuştur. Tümüyle iftiradır. Tarihin tahrifidir. Profesör unvanlı birisinin iddiasının mesnedine bakmadan, böyle büyük laflar etmesi şaşırtıcıdır. Çünkü 1878 Savaşının sonunda Abdülhamit, İngiltere’nin desteğini alıp, Yeşilköy Anlaşmasını iptal edebilmek için, “Kıbrıs’ın mülkiyetinin Osmanlı Devleti’nde, kullanımının ise İngiltere’de olduğunu” şart koşan bir maddeyle İngiltere’ye bırakmıştır. Çünkü Lozan Anlaşmasının 16. Ve 20. Maddeleriyle Kıbrıs ve diğer adalar üzerinde bir hakkının olmadığını Türkiye kabul etmiştir. O halde İttihatçıların gelişi ile ilk etapta Mısır ve Kıbrıs nasıl kaybedilmiş olur?

Mısır’ı Osmanlı Devleti, 1833 Kütahya ve 1840 Londra Mısır Konferansı ile fiilen kaybetmiştir. 1882’de Mısır’ı, İngiltere gelip işgal etmiştir. Abdülhamit ise bu işgali engelleyecek bir şey yapamamıştır. Yine Lozan Anlaşmasında, 17-19. Maddelerinde, Türkiye’nin 5 Kasım 1914’ten geçerli olacak şekilde, “Mısır ve Sudan’da bütün hak ve senetlerinden vazgeçtiği” yer almıştır. Bütün bunlara rağmen İttihatçılar, ilk etapta Kıbrıs ve Mısır’ı nasıl kaybetmiş olabilirler?

1915’te Ermeni Tehciri esnasında İngiltere hükümeti, “tehciri savaş suçu sayacaklarını ve savaştan sonra, bu kararı alıp uygulayanları yargılayacaklarını” ilan etmiştir. Mondros Mütarekesinden sonra İttihatçıların A Takımı ya da grubu Türkiye’yi terk etmiştir. Türkiye’de kalarak, İngilizlerin güdümündeki bir mahkeme kararıyla idam edilmiş olsalardı, Ekinci’nin kini bitmiş olur muydu? Nitekim İngilizlerin kurgusu ile Boğazlayan Kaymakamı Kemal Bey ve Urfa Mutasarrıfı Nusret Bey, İstanbul’da idam edilmişlerdir. Bundan başka 250 kadar vali, komutan, İTC’li, Milletvekili, Yazar İngilizler tarafından tutuklanarak Malta’da özel bir mahkemede yargılanmışlardır. Ancak işgalcilerin gelişini fırsat bilen işbirlikçiler, Refik Halit Karay (Memleket Yazıları) Hüseyin Rahmi Gürpınar (Evlere Şenlik) gibileri, İttihatçıların arkasından bol bol sövmüşlerdir. Günümüzde bu sövme işini Ekinci tekrarlamaktadır.

1912’de Batı Anadolu’da Rumların, 1915’te ise Ermenilerin tehcirini Ekinci unutamamış, İttihatçıların suçları arasında saymıştır. Savaş şartları içinde kaçınılmaz olarak alınan idari bir tasarruf için suçlanmaları, Ermeni Tarih Tezlerini tahkim etmekten başka bir şey değildir. Ermeni ve Rum tehcirinden sonra İttihatçılar, tehcir ettiklerinin malına mülküne çökmüşler midirler? Savaş döneminde yapılan karaborsa vb işlerden İttihatçı liderler sorumlu sayılır mı?

Karaborsa, tehcir edilenlerin mallarına çökme işinden yöneticiler manen sorumlu olurlar. Ancak Talat Paşa Mart 1921’de Berlin’de öldürüldüğünde eşi çaresiz ve muhtaç duruma düşmüştür. Talat Paşa katledildiğinde meteliksizdir. O halde Ermeni, Rum mallarına çöktüyse, karaborsadan hisse aldıysa, hanımı niçin muhtaç duruma düşmüştür? Kadının mağduriyetini gidermek için, Meclis kararı ile Talat Paşa emekli sayılarak, emekli maaşı eşine tahsis edilmiştir.

Ekinci “Almanya’nın menfaatini hep Türkiye’nin önünde tuttular” diye iftiralarını çoğaltmaktadır. Mesela Almanya, Azerbaycan’a Bakü’ye asker gönderilmesine şiddetle muhalefet etmiştir. İttifakımızı bozarız diye, Enver Paşa’yı tehdit etmiştir. Buna rağmen Enver Paşa Azerbaycan’a asker göndermiş, bugünkü Kuzey Azerbaycan’ın temelini atmıştır.

Nihayet Ekinci, Talat Paşa ve arkadaşlarının Ermeni teröristler tarafından katledilmelerinden duyduğu memnuniyeti: “Birkaç Ermeni genci bunları vurup Türklerin de intikamını aldı” diyerek Ermenilerin sevincine ortak olmaya yeltenmiştir. Utanılacak bir iddiadır. Ermeni terör eylemlerini kutsama çabasıdır. Türkiye’de Marmara Üniversitesi gibi bir devlet üniversitesinde, Ermeni terörünü “Türklerin de intikamını aldılar” diyerek savunmak, İttihatçılık eleştirisi değildir. Gözü dönmüşlüktür. İttihatçılara duyduğu kinle, dolaylı olarak Ermeni terörünü aklama çabasıdır. Talat Paşa’nın öldürülmesi, Türk’ün değil, Ermeni’nin intikamıdır. Hiçbir insan, hiçbir Türk, Ekinci gibileri unutmamalıdır. Yazıklar olsun.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.